HAKSÖZ-HABER
Geçtiğimiz günlerde Türkiye'nin açık kapı politikasıyla Avrupa ülkelerine doğru göç etmek üzere sınır kapılarına giden mültecilerin durumunu yerinde inceleyen Hukukçular Derneği bir rapor sundu.
Türkiye'nin yıllardır AB ile yaptığı anlaşmalar sonucunda sınır güvenliğini sağladığı hatırlatılan raporda İdlib'de yaşanan saldırılara AB başta olmak üzre uluslararası kurumların sessiz kalması ve mülteciler konusunda üzerinde düşen sorumlulukları yerine getirmemesi üzerine Türkiye'nin kontrolü kaldırdığı bildirildi.
Raporun takdiminde "Bugün gelinen noktada Türk tarafının Yunanistan sınır kapılarını açmasıyla Avrupa ülkelerinde yaşama ve en temelde can güvenliğini temin etme hayaliyle Yunanistan’a geçmek için Edirne’ye gelen binlerce göçmen kadın, çocuk, bebek, yaşlı günlerdir Yunanistan’ın yani doğrudan Avrupa’nın insanlık dışı uygulamalarıyla karşılaşmaktadır." ifadeleri yer aldı.
Dernek yaşanan bazı hukuksuzluklardan bahsederek, bebeklerin biberonlarının ellerinden alındığını, hamile kadınların dövüldüğünü, çocukların dahi darp edildiğini, göçmen botlarının patlatılmaya/devrilmeye çalışıldığı, sudaki insanlara sopalarla vurulduğunu, kara sınırında mültecilere jop ve biber gazı ile müdahale edildiğini ve hatta gerçek silah kullanarak bir mültecinin dünyanın gözleri önünde öldürüldüğünü açıkladı.
Raporda mesele uluslararası hukuk, Pazarkule Sınır Kapısı'ndaki genel durum (güvenlik önlemleri, insani yardım ve sağlık hizmetleri), mültecilerle mülakat, hak ihlalleri gibi başlıkta ele alınırken, sonuç bölümünde çözüm önerileri sunuldu.