HSYK’nın, Seyfi Dede’ye isyanı!

Ali İhsan Karahasanoğlu

HSYK Başkanvekili ve YARSAV merkezli hakimler ısrarla Anayasa değişikliğine karşı çıkıyorlar.

HSYK’daki hakim atamalarında yaşanan kilitlenmeye itiraz ediyor, yargıda AK Parti kadrolaşması kurulmak istendiğini söylüyorlar..
Yargıda dönen dolapları iyi izlemeyenler de, “Yargıtay karşı. Danıştay karşı. HSYK karşı.. 1200 üyesi olan YARSAV karşı.. Bu kadar hakim-savcının karşı çıkmasında, sakın bir doğruluk payı olmasın?” diye tereddüt ediyorlar.
Buyrun, Anayasa değişikliğine karşı çıkanların kimler olduklarına, tarihi süreç içinde bakalım.. Ona göre kararımızı verelim..
AK Parti mi yargıyı dönüştürmek istiyor?.. Yoksa yargı zaten bir yerlere dönüştürülmüş, şimdi düzlüğe çıkması mı engellenmek isteniyor, görelim.
1992 yılından bir gazete haberini okursak, olayı net olarak anlayacağız.
Bugünlerde Adalet Bakanı’na karşı ayaklanan HSYK üyelerinin içi boş itirazlarının fersah fersah ilerisindeki çok ciddi itirazların, 1992 yılında Adalet Bakanlığı koltuğunda oturan Seyfi Dede’ye nasıl yapıldığını hayretler içinde göreceksiniz.
CHP’li (SHP) Seyfi Dede’nin, Adalet Bakanlığı koltuğuna oturuşunun 7. ayındaki haberi birlikte okuyoruz:
“Hakim ve Savcılar Yüksek Kurul Başkanvekili, Adalet Bakanı Seyfi Oktay’ı objektif davranmamakla ve kurulu çalıştırmamakla suçladı. Kurul Başkan Vekili Yargıtay üyesi Necdet Mutiş ve kurulun 11 üyesinin imzalarını taşıyan 10 sayfalık deklarasyonla Bakan’a suçlamalar yöneltildi. Deklarasyonda kurulun büro işlemlerini Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü’nün yaptığı ve talimatları kuruldan aldığı hatırlatılarak Personel Genel Müdürlüğü’nün yazılı ikaza rağmen atamalarla ilgili taslakları kurula vermediği ifade edildi. Deklarasyonda Kurul’un adli ve idari yargı ile Devlet Güvenlik Mahkemeleri yargıç ve savcılarının durumlarıyla ilgili resen yaptığı araştırmaya da yer verildi. İstanbul DGM Başsavcısı’nın yerine dört ayı geçmesine rağmen atama yapılmak üzere Bakanlıkça bildirimde bulunulmadığı, 34 DGM yargıç ve savcısının dört yıllık görev süresini doldurdukları halde atama ve nakilleriyle ilgili taslağın Bakanlıkça hazırlanmadığı, adli ve idari yargıda da 200’e yakın yargıç ve savcı kadrosunun yetki yoluyla doldurulmaya çalışıldığı Doğu ve Güneydoğu bölgeleri başta olmak üzere görev sürelerini dolduranların atama ve nakil taleplerinin yerine getirilmediği, bu nedenle örgütte yakınmaların olduğu anlatılan deklarasyonda yetki yoluyla yapılan çalışmaların yasal tartışmalara konu olacağı kaydedildi. Deklarasyonun son bölümünde ise Bakan’ın, Personel Genel Müdürlüğü’nü harekete geçirme yerine kurulu, objektif davranmamakla suçlamasının yargıç teminatını zedelediği görüşüne yer verildi.”
Evet, 2008’de, 2009’da, 2010’da Adalet Bakanı’na karşı ayaklanan, bakana ve müsteşarına suç duyurusu yapan HSYK’nın, 18 sene önceki üyelerinin de bir deklarasyonu varmış!
Hem de 10 sayfalık.
Ne diyor HSYK üyeleri? “Bakan objektif değil”!
Neye isyan ediyor HSYK üyeleri? “Bakan, HSYK’yı çalıştırmıyor.”
Neye itiraz ediyor HSYK üyeleri? “Bakan, hakim atamalarını yaptırmıyor”
Neye karşı çıkıyor HSYK üyeleri? “Bakan, HSYK’yı bypas edip, hakimlerin atamalarını geçici görevlendirme ile yapıyor!”
Belki aklınıza şöyle bir soru gelebilir: “Canım o tarihde HSYK üyeleri, AK Parti kafasındandır. Onun için Seyfi Dede’ye itiraz ediyorlardır!”
O tarihde AK Parti yoktu ama.. Yine de buyrun, Seyfi Dede’nin Adalet Bakanlığı koltuğuna oturur oturmaz yaptığı kadrolaşmaya isyan eden 11 HSYK üyesinden birkaçının isimlerini sayayım da, siz de gerçekleri görün: Mustafa Bumin (Sonradan Anayasa Mahkemesi Başkanı oldu. RP ve FP’nin kapatılmasında oy kullanacak kadar mütedeyyin kesime karşıdır), Ender Çetinkaya (Daha sonra Danıştay Başkanı oldu. Tam bir mütedeyyin insan karşıtı.) Vural Savaş (Malum Yargıtay Başsavcısı. Bilgi vermeye gerek yok sanırım).
Evet bu isimlerle birlikte, toplam 11 Yargıtay ve Danıştay üyesi, Seyfi Dede’ye isyan etmiş, bakanlığı kadrolaşmak için kullandığını açıklamışlardı.
Daha sonra, bu HSYK üyelerinin bazıları ikna edildi.. Bazıları ekarte edildi. Ve Seyfi Dede amacına ulaştı.
İşte bugün, Anayasa değişikliğine karşı çıkanlar, Seyfi Dede’nin yükselttiği hakimler.
O tarihde “kadrolaşma yapılıyor” diye Seyfi Dede’ye isyan eden HSYK, Seyfi Dede’nin 3 senelik bakanlığı sayesinde bugünkü HSYK’ya dönüşüverdi..
Anayasa değişikliğine hayır diyenler de, gerçek HSYK değil, dönüştürülen HSYK!
Objektif HSYK değil, kadrolaşma sonucu oluşan HSYK!

VAKİT