HRW: Esed Rejimi İnsani Yardımları Silah Olarak Kullanıyor

İnsan Hakları İzleme Örgütü, Beşşar Esed rejiminin insani yardımları, muhalifleri cezalandırmak ve zulmünü finanse etmek için silah olarak kullandığının belgelendiğini bildirdi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) internet sitesinden yapılan yazılı açıklamada, Beşşar Esed rejiminin istihbarat şubelerinin uzun süredir insani yardımlara müdahale ettiği belirtildi.

Açıklamada, "Suriye hükümeti, yardımları mezalimlerini finanse etmek, muhalifleri cezalandırmak ve kendisine sadık olanları ödüllendirmek amaçlı kullanmak için politika ve yasal çerçeve geliştirmiş." ifadesi yer aldı.

Rejimin bunun için güvenlik güçlerini kullandığı ve yardım dağıtımlarına ilk andan itibaren müdahale etmelerini istediği vurgulanan açıklamada, Washington merkezli Suriye Adalet ve Hesap Verebilirlik Merkezinin (SJAC) geçen hafta yayımladığı rapora da atıfta bulunuldu.

Yardım kuruluşları, Suriye'deki "baskı makinesini finanse etme" riskiyle karşı karşıya

Söz konusu 1 Ağustos'taki raporda, Esed rejiminin işkence ve alıkoymalardan sorumlu Siyasi Güvenlik Direktörlüğünün iç yazışmalarına yer verilmişti.

HRW'nin açıklamasında, "Yazışmalarda, şubelere insani yardımları sınırlama emri verildiği ve bunun insani değil, siyasi değerlendirmeler çerçevesinde yapıldığı açıkça görülüyor. Yardımlar dağıtılmadan önce bölgelerin muhaliflerin kontrolünde olup olmadığı ve savaşçıların ailelerinin orada bulunup bulunmadığı gibi değerlendirmeler yapılıyor." ifadeleri kullanıldı.

Belgelerin yardım paketlerinden hayat kurtarıcı öğelerin çıkarıldığını gösterdiği vurgulanan açıklamada, insani yardım dağıtımı sisteminin rejimin "yolsuz doğasından" ayrı tutulmadığı sürece, yardım kuruluşlarının Suriye'deki "baskı makinesini finanse etme" riskiyle karşı karşıya olduğunun altı çizildi.

Muhalif bölgelere yardım yok

SJAC'nin raporunda yer verilen Temmuz 2014'teki iç yazışmada, rejimin ülkeyi "güvenli ve sıcak bölgeler" olarak ikiye ayırdığı, yardımların sıcak bölgelere ulaşmasına izin vermeme yönünde talimat verdiği görülüyor.

O dönem, rejimin elindeki Cisr Eş Şuğur ve Fua ile Keferya beldeleri güvenli olarak nitelenirken, İdlib'in Türkiye sınırında Atme kamplar bölgesi ve Kah köyü, muhalifler ve yerinden edilmiş kişilerin bulunması nedeniyle sıcak bölge olarak tanımlanıyor.

Şubat 2014'teki başka belgede de sağlık yardımlarının sıcak bölgelere gönderilmemesi ve yabancı destek alarak muhalifleri tedavi eden sahra hastanelerine dikkat edilmesi uyarısı yapılıyor.

AA'nın aktardığına göre, SJAC raporunda, Birleşmiş Milletlerin (BM) "rejimin güvenlik güçlerinin yardım malzemelerine el koyduğu, yardım alanları tutukladığı, evli kadınlara eşlerini göndermeleri şartıyla yardım yapıldığı" yönündeki iddialarla ilgili şikayetlere de yer veriliyor.

Suriye Haberleri

Şeyh Kemal Hatip, Suriyeli müslümanların zaferini tebrik etti
Hakan Fidan: YPG, bir terör örgütü olarak Suriye'de bulunuyor
Ahmed el-Şaraa’dan PKK/YPG’ye: Ya geri çekilecekler ya da askeri harekat yapacağız
Rusya bile Suriye'deki gelişmeleri CHP’den daha makul değerlendiriyor!
"Suriyelilerden özür dilerim, sizin yaşadıklarınızı anlamadık!"