Tamam mı? Açıktan olmasa da, PKK militanlığı yapan hokkabazlar.
Muradınıza erdiniz mi?
Hizbullah davasında müebbet hapis cezası verilen 16 kişinin cezaları, dün on dakikada onanmış!
Bunu istiyordunuz değil mi?
Oldu işte.. Memnun musunuz şimdi?
Böyledir; yargı organları, medyanın tesiri altında olan ülkelerdeki işleyiş..
Medya manşetler atar.. Yargı da, gereğini yapar..
Hep birlikte yaşadık, CMK 102’nin yürürlüğe girdiği 1 Ocak’tan bu yana olanları..
Yargılananların kimliğine göre tavır aldılar.
CMK 102 gereği tahliye olan her düşünceden, her kesimden tutuklu vardı.. Ama malum medya, diğerlerini adeta unutmuş, Hizbullah davasından yargılananlara odaklanmıştı..
Oysa dürüst gazeteci ne yapmalı?
Bu tahliyelerde bir sorun varsa, tutukluların kimliğine göre değil, sıkıntının kendisine göre tavır almalı.
İstanbul’da bu maddeden tahliye olan şu görüştendir. Ankara’daki bu görüşten. Hakkari’deki farklı bir görüşten.
Önemli olan, kuralın doğru uygulanması..
Malum medyaya sorarsanız, PKK’lılar bu maddeden yararlansınlar.. Hiç önemli değil.
Dört-beş cinayeti olanlar yararlansın. Hiç farketmez.
Ama yanlışları olsa da, sonuçta dini kavramlarla bir bağı olanlar, bu maddeden yararlanırlarsa, işte o olmaz!
Haklarındaki iddialar doğrudur-yanlıştır, ayrı konu. Doğru olduğunu varsaysak bile, şu rezalete bakın.
Günlerce manşetten yayınladılar.
Yok domuz bağı, yok beton mezarlar..
Sanki PKK’lılar, öldürecekleri insanlara gül verip, sonra katlediyorlardı!
Sanki diğer sol örgütler, öldürecekleri insanlara, önce güzel mezarlar yapıp, sonra infaz edip, önceden hazırladıkları çiçekli mezarlara gömüyorlardı..
Eğer suç diyorsanız;
O da suç, bu da..
Ama olur mu?
Soldan çarklılar için, bu malum medya hiç manşet atar mı?
Askerleri kurşuna dizseler. Polisleri vursalar. Bebekleri katletseler. Yine PKK için atmazlar, Hizbullah için attıkları manşetleri..
Ve o medyadaki soldan çarklılar, dün emellerine kavuştular..
Ortalıkta o kadar tahliye olan PKK’lı varken..
Bir o kadar da, seri katil aramızda dolaşırken..
Yargıtay 9.Ceza Dairesi, medyanın baskısı ile alelacele toplanıp, Hizbullah davasında ömür boyu müebbet hapis kararı verilen 16 kişinin kararını onadı!
Lafı hiç eğip bükmeden soralım: “Bu kararın bir örneği var mı hiç?”
Evet, bir tanecik örneği var mı?
“16 tane müebbet hapis cezası” verilmiş dosyada, duruşma yapılıp, hemen o gün onama kararı verilen tek dosya gösterebilir misiniz bana?
Bırakın 16 müebbeti, bir tane müebbet bile olsa, “yap duruşmayı, ver kararı” usulünden bir örnek gösterebilir misiniz?
Yok böyle bir uygulama..
Ama medya bastırırsa.. Manşetler atarsa.. Bizim saf mütedeyyin insanlarımız da, onların kuyruklarına takılıp, “Doğru ya.. Müebbet hapis almış kişi, nasıl tahliye olur” diye yazarsa.. Hiç düşünmezse, “Niye örnekler hep Hizbullah üzerinden?Niye PKK’lılar üzerinden benzer örnekler gündeme getirilmiyor?” diye..
Olacağı budur işte!
9 senede ancak verilen karar, 10 dakikada onanır böyle..
Oysa daha iki hafta önce, kararı verecek olan 9. Ceza Dairesi’nin Başkanı Mahmut Acar açıklıyordu: “Bu dava çuvallar dolusu. 50-100 klasör. Çok sanıklı ve çetrefilli bir dosya. Okunması da uzun sürüyor. Bu çok sanıklı dosyalarda, irtibat kurmak gerekiyor. Birbiri ile irtibatlı suçlar çünkü. Bu tip dosyaları, biz tetkik hakimine 3-4 ay okutuyoruz.”
Ne oldu şimdi de 50-100 klasör, okunup yutuldu?
Ne oldu da, 3-4 ay tetkik hakimine okutulan dosya, iki ayda okunup bitirildi?
Yargıtay’a hızlı okuyucular mı alındı?
Ne oldu?
Boşuna yoruluyoruz, değil mi?
Hepsinin arkasında, malum medyanın yargısız infazcıları var değil mi? Yargısız infazcıların, attıkları manşetler var değil mi?
Onlar attılar manşetleri..
PKK’lılar dolaşırken, seri katiller aramızda iken, Hizbullah için aldılar hemen kararı..
Alsınlar ama, yediğimizi de sanmasınlar!
YENİ AKİT