Uluslararası Af Örgütü'nün araştırması, İngiliz üretimi JCB buldozer ve kazıcıların, Müslümanların sahip olduğu mülkleri yıkmak için defalarca kullanıldığını gösteriyor.
Uluslararası Af Örgütü tarafından hazırlanan iki yeni rapora göre, Hindistan'da Müslümanların sahip olduğu mülkler, Bhartiya Janata Partisi (BJP) yönetimindeki illerde, Müslüman toplulukları hedef alan keyfi bir uygulamanın parçası olarak JCB buldozerleri kullanılarak hukuka aykırı bir şekilde yıkılıyor.
Başkent Delhi de dâhil olmak üzere Hindistan'ın kuzeyindeki eyaletlerde Müslümanlara ait en az 128 ev, dükkân veya cami, mezhepçi şiddet veya İslamofobiye karşı protesto olaylarının ardından "ceza" olarak yıkıldı.
Londra merkezli insan hakları grubu, Nisan ve Haziran 2022 arasında Müslümanlara ait en az 128 mülkün yıkıldığını, buldozerler tarafından gerçekleştirilen yıkımları en az 617 kişiyi evsiz bıraktığını ya da geçim kaynaklarını yok ettiğini kaydediyor.
Uluslararası Af Örgütü'nün araştırması, İngiliz yapımı JCB buldozerlerinin ve kazıcılarının bu yıkımlarda defalarca kullanıldığını, ve hatta Hindu çoğunluklu ülkedeki bazı sağcı politikacıların şirkete 'Cihatçı Kontrol Kurulu' adını verdiği ve uygulamayı 'buldozer adaleti' olarak adlandırdığını söyledi.
Uluslararası Af Örgütü tarafından Nisan ile Haziran 2022 arasında belgelenen yıkımlar, Başbakan Narendra Modi'nin partisi Bhartiya Janata Partisi (BJP) tarafından yönetilen beş eyaletteki (Assam, Gujarat, Madhya Pradeş, Uttar Pradeş ve Delhi) yerel yönetimler tarafından emredildi; ancak yerel medyada bu dönemden önce ve sonra yıkımlar olduğu bildirildi.
Aralık ayında, kuzey Uttarakhand eyaletindeki yerel bir yüksek mahkeme, çoğunluğu Müslüman sahiplere ait olan 4 binden fazla evin "yasadışı" olduğunu ve yıkılması gerektiğini ilân etti.
Raporların bulguları, yıkılan Babri Camii’nin kalıntıları üzerine inşa edilen Ayodhya Ram Tapınağı'nın geçen ayki tartışmalı açılışının ardından geldi. Tapınağının açılışının ardından çıkan toplumsal şiddet sonrasında, Mumbai'nin finans merkezinde Müslüman evleri ve mülkleri buldozerler tarafından yıkılmıştı.
Uluslararası Af Örgütü raporu, yerel halk arasında zaman zaman Müslüman mahallelerine giren Hindu milliyetçi "çetelerin" tetiklediği şiddet olaylarının ardından hükümetin mahkeme kararı olmadan hareket ederek Müslümanlara ait mülkleri yok etmek ve aileleri tahliye etmek için buldozerler gönderdiğini ayrıntılarıyla anlatıyor.
Uluslararası Af Örgütü Hindistan Yönetim Kurulu Başkanı Aakar Patel, Örgüt'ün, hükümetin mahallelere arazilerin keyfî olarak yerle bir edilmesi için buldozerler gönderdiği ve ev sahiplerine hiçbir uyarıda bulunulmadığı olayları da belgelediğini söyledi.
Patel, "Devlet, bunların herhalükarda yıkılması gereken izinsiz veya yasa dışı mülkler olduğunun gerekçesini veriyor, ancak bu belgelerle desteklenmiyor." dedi.
Bunu şiddet veya sivil kabahatlere yönelik bir 'toplu cezalandırma' biçimi olarak tanımlayan Patel, hükümetin buldozerleri "toplumun bir kesimini korkutmak ve gaddarlaştırmak için" bir araç olarak kullandığını söyledi.
Son yıllarda hak grupları, politikacıların ve dinî liderlerin Müslümanlar hakkında kışkırtıcı söylemleri ve aşağılayıcı ifadeleriyle birlikte, nefret söylemi ve şiddet de dahil olmak üzere Müslümanlara karşı işlenen suçlarda bir artış kaydetti.İngiltere merkezli Joseph Cyril Bamford Excavators’a (JCB) ait olan farklı turuncu ve siyah markalı buldozerleri, geçmişte de insan hakları ihlallerine suç ortaklığı yapmakla suçlanmıştı.
2021 tarihli bir Uluslararası Af Örgütü raporu, JCB makinelerinin İsrail yetkilileri tarafından Filistinlilerin evlerini yıkmak ve işgal altındaki Batı Şeria'da İsrail yerleşimleri inşa etmek için kullanıldığını belgeledi.