Hint yerel basınındaki haberlere göre, emniyet güçleri, ülkenin en kalabalık ve Müslümanların en fazla bulunduğu Uttar Pradeş eyaletinde, çok sayıda sosyal medya kullanıcısının Babri Camii arazisinin Hindulara verilmesinden sonra uygunsuz içerik paylaştığı belirtildi.
Eyalet polisi, sosyal medyada tahrik edici dil kullanan, çeşitli bölgelerde kutlama yaparak rahatsızlık yaratan veya kararı destelemek amacıyla şeker dağıtırken toplum huzurunu bozan 37 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.
Eyaletin başkenti Lucknow'da yetkili polis müfettişi Kalanidi Nathani, Twitter'daki paylaşımında, Hindistan vatandaşlarına sosyal medyayı kötüye kullanmama çağrısı yaptı.
Polis yetkilileri, Babri Cami kararıyla ilgili olarak Twitter, Facebook, Youtube ve WhatsApp'ta uygunsuz içerik paylaşan ve tahrik edici dil kullanan kişilere "sıfır tolerans" gösterileceğini aktardı.
Öte yandan İçişleri Bakanlığı, konuya ilişkin herhangi bir bilgi talebine yanıt vermedi.
Eyaletteki tüm okullarda eğitime ara verilmişti
Babri Camii'nin bulunduğu eyalette, 1992'de yaşanan benzer bir ayaklanmanın tekrar vuku bulmaması için geniş güvenlik önlemleri alındı.
Caminin bulunduğu Ayodhya (Faizabad) kentine 4 bin güvenlik görevlisi sevk edilirken, eyaletteki tüm okullarda eğitime ara verilmişti.
Eyalet Başbakanı Yogi Adityanath, kabinesindeki bakanlara "gereksiz" ve "tartışmalı" ifadeler kullanmaktan kaçınmalarını talep etmişti.
Yüksek Mahkemenin kararı
Hindistan Yüksek Mahkemesi, Müslümanlar ve Hindular arasında süren Babri Camiiarazisiyle ilgili davada, Hindular lehine karar vermişti.
Kararda, arazinin tapınak inşası için mütevelli heyetine verileceği, Müslümanlara da 5 dönümlük alternatif bir arazi tahsis edileceği ifade edilmişti.
Cami arazisi, Hindular ve Müslümanlar arasında tartışma konusuydu
Tarihi Ayodhya şehrinde, geçmişte Babri Camii'nin bulunduğu alan, uzun yıllardır Hindular ile Müslümanlar arasında tartışma konusu olmaya devam ediyordu.
Radikal Hindular, Müslümanların 16. yüzyılda Hindu Kral Rama adına yapılan tapınağı yıktıklarını ve yerine cami inşa ettiklerini öne sürüyordu.
"Babri Camii'nin bulunduğu alanda Ram Tapınağı olduğu" iddiası, ilk kez 1853'te mahkemeye taşınmış, dönemin İngiliz sömürge hakimince reddedilmişti.
Aşırılıkçı Hindular, aralık 1992'de, Babür İmparatorluğu döneminde inşa edilen Babri Camisi'ni yıkmıştı.
Caminin yıkılması, ülke çapında 2 bin civarında kişinin ölümüyle sonuçlanan ayaklanmalara neden olmuştu.
Hindistan'da Müslümanlar, söz konusu alana yeniden bir cami, Hindular ise tanrı kabul ettikleri Kral Rama'nın burada doğduğunu savunarak tapınak inşa edilmesini istiyordu.
Uttar Pradeş eyaletindeki Faizabad kentinin adının, "Ayodhya" olarak değiştirilmesine karar verilmişti. Ayodhya, Hindu geleneğinde Kral Rama'nın doğum yeri olarak bilindiği için Hindularca kutsal şehir olarak kabul ediliyor.
Modi, yıl başında Babri Camii arazisi anlaşmazlığı konusundaki herhangi bir kararın ancak yasal sürecin ardından değerlendirileceğini açıklamıştı.
Diğer yandan, iktidardaki Hindistan Halk Partisi (BJP) hükümeti, ocak sonunda Babri Camii'ne ait fazla arazinin bir bölümünün, arazinin ilk sahibi olduğu iddia edilen Hindu Vakfı "Ram Janmabhoomi Nyas"na verilmesi için Yüksek Mahkemeye başvuruda bulunmuştu.
Kaynak: AA