Bülent Kurşun’un suçu 26 Temmuz 2009'da İstanbul Bağcılar Hakkı Başer Spor Salonu'nda yapılması planlanan Hilâfet Konferansı için valiliğe verilen izin başvuru dilekçesindeki heyet içinde isminin olması! Bülent Kurşun bunun için yargılandı ve 7,5 yıl hapse mahkûm edildi. Yargıtay 16. Ceza Dairesi cezayı onadı ve infaz için Bülent Kurşun dün evine yapılan baskın ile tutuklandı ve cezaevine konuldu.
Köklü Değişim dergisinin internet sitesinde konuyla ilgili yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:
26 Temmuz 2009'da Köklü Değişim tarafından Hakkı Başer Spor Salonu'nda yapılacak Hilâfet Konferansı için valiliğe bildirimde bulunuldu. Bu bildirimi yapan heyette o dönem Köklü Değişim Dergisi İstanbul Temsilcisi olan Bülent Kurşun'un da ismi vardı. İstanbul Valiliği, konferansa izin vermiş olmasına rağmen konferans tarihine iki gün kala tüm Türkiye'de Hizb-ut Tahrir'e yönelik sistematik bir operasyon yapıldı. Valilik gerekçesiz şekilde konferansı engelledi. Sadece konferans için resmî bildirimde bulunan heyet içinde ismi olduğu için Bülent Kurşun hakkında soruşturma başlatıldı ve yargılama yapılarak ceza verildi.
Valilik, emniyet ve yargı bununla da kalmadı Hizb-ut Tahrir mensupları hakkında akla hayale gelmeyen iftira ve karalamalar yaptı. O gün, Cihan Haber Ajansı ve Zaman Gazetesi’nin yaptığı haberleri tüm medya kopyalayıp haber yaptı. Bugün olmuş, hâlâ bu haberler bazı gazetelerin web sayfalarında duruyor. Sözde “FETÖ” ile mücadele ediliyor ama “FETÖ/PDY” yargıçlarının hukuk dışı yargılamalar ile ceza verdiği Hizb-ut Tahrir mensupları hapse atılıyor; “FETÖ/PDY” medya kaynaklı haberler bugün hâlâ bazı gazetelerin web sayfalarında duruyor. Hâlbuki Hizb-ut Tahrir'e yönelik iftiralar ile yaşamaya devam edemezsiniz; Hizb-ut Tahrir'e yönelik zulmü görmezden gelemezsiniz. İşte gerçek objektif habercilik bunu gerektirir.
Hükümet samimi ise “FETÖ/PDY” yargıçlarının mağduru olan Hizb-ut Tahrir üyesi Müslümanlar ve 28 Şubat mağdurlarının hakkını iade eder ve geçmiş ile yüzleşir. Zira Hizb-ut Tahrir'e yönelik yargılamalar tam “Düşman Ceza Hukuku” kanunlarına göre yapıldı. Zulmedildi ve zulmedilmeye devam ediliyor.