Hicab: ABD’nin Liderliğini Göremedik

Suriyeli muhaliflerin liderlerinden Riyad Hicab, anlaşmanın aslında Rusya’nın ateşkesi kabul etmemesi anlamına geldiğini söyledi. Uluslararası toplumu ve ABD’yi liderlik göstermemekle eleştirdi.

Münih Güvenlik Konferansı’nın son günündeki Ortadoğu oturumunda bir konuşma yapan, Suriyeli Muhaliflerin Aralık ayında Cenevre görüşmeleri için oluşturduğu Yüksek Müzakere Heyeti’nin Başkanı Riyad Hicab, uluslararası toplumu Suriye halkını terk etmekle eleştirdi. Rusya ve İran’ın sivillere yönelik saldırılarını sert bir dille kınayan Hicab, aynı konferansta konuşan ABD’li senator John McCain gibi, buna Batı’nın izin verdiğini söyledi.

Obama’nın 2011’de Esed’in görevi bırakmasıyla ilgili sözlerini hatırlatan Hicab, ‘bu sözlerin bize ne faydası var?’ diye sordu, Suriye’de yaşanan insanî krizi bir kez daha hatırlattı:

“Size yerinden edilmiş milyonlarca mültecinin özgür ve güvenli ülkelerine dönme umutlarını iletmek için buradayım. Aynı zamanda evlerinin enkazından ufak bir umut ışığı için sizlere bakan Suriye halkının kararlılığını iletmeye geldim.

Sizinle açık konuşacağım. Suriye halkı uluslararası toplum tarafından parçalandı, terk edildi. Liderlik göremedik, özellikle de ABD’nin liderliğini göremedik. Yüz binlerce Suriyeli sokaklara çıkarak büyük bir cesaretle totaliter rejime karşı sesini yükseltti. Sivil devlet, eşit vatandaşlık hakları, özgür bir vatan talep etti. Üzüntüyle ifade etmek istiyorum, bu cesareti ortaya koyanlar hedeflerine ulaşamadı. Çünkü devlet kendi yurttaşına karşı savaş başlattı.”

"Kırmızı çizgi söyleminin ne anlamı kaldı?"

Hicab, kırmızı çizgi denilen kimyasal silah kullanımına da müdahale edilmediğini ve artık sözlerin bir anlamı kalmadığını söyledi. Görülen tek hareketin, Rusya’nın saldırıları olduğunu belirtti:

“2011 yılında Obama çıkıp ‘Esed çekilmeli, meşruiyetini kaybetti’ dedi. Aradan 5 yıl geçti, Suriye nüfusunun yarısı yerinden edildi. Liderler hâlâ Esed’in meşruiyetinin olmadığını söylüyor. Size sormak istiyorum: Biz bu sözler bize ne kazandırdı? ‘Kırmızı çizgi’ söyleminin, kimyasal silahlar ve en büyük insanlık suçlarına müdahale etmezsek ne anlamı kalıyor? Cinayet silahını aldılar ama katili öldürmeye devam etmesi için orada bıraktılar. Siyasi süreçte belirsizliğin arttığı bir dönemde Rusya’nın artan hava saldırıları ile rejim ve müttefiklerinin yoğun askeri operasyonları nedeniyle Suriye büyük bir felakete sürüklendi.

Üç gün önce Kerry ve Lavrov Münih’te basının karşısına çıktı, açık açık Rusya’nın ateşkesi kabul etmediğini duyurdu. Biz konferanslara ve sözlere alışkınız, asıl ihtiyacımız olan şey hareket. Ancak gördüğümüz tek hareket, Rusya’nın sivilleri öldürmesi.”

"Tek bir umut ışığı olmaksızın yaşıyorlar"

Uluslararası toplumun devasa boyutlara ulaşan suçları önleyemediği için sivil halkın büyük bir umutsuzluk içerisinde yaşadığını hatırlatan Hicab, rejim ve müttefiklerinin, siyasi sürecin kaçınılmaz sonuçlarını kabul etmemek için direndiğini söyledi:

“Müzakerelere uygun bir ortamın yaratılması gerekiyor. Kuşatma altındaki bölgelere insani yardımların ulaştırılması ile başlanmalı. Bunu tutukluların serbest bırakılması izlemeli, zorunlu göçe yol açan sivil bölgelere saldırıları durdurulmalı ve BM tarafından savaş suçu olarak tanımlanan eylemlere son verilmeli.

DAEŞ ve diğer radikal örgütlere karşı atılacak en etkili önlem Esed rejimine son vermektir. Esed rejimi terör ve teröristler için bir mıknatıs. Terörle mücadele edebilmek için Suriye’deki yabancı milis güçlerinin ülkeden çıkarılması gerekiyor. Buna İran destekli milisler de dahil. İran bu kişileri Suriyelilere yönelik mezhep zeminli korkunç suçlar için kullanıyor.”

Kaynak: Al Jazeera

Suriye Haberleri

Ahmed el-Şaraa: Türkiye her zaman Suriye'nin yanında yer aldı, bunu unutmayacağız
Hakan Fidan: Doğru tarafta yer almış olmanın haklı gururunu yaşıyoruz
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye devrim lideri Ahmed el-Şaraa ile görüştü
İşgalci Çin’den Suriye’nin yeni yönetimine Uygur küstahlığı
Suriye'de 14 yıl sonra köyüne kavuşan Semir Akça evini mayınlarla çevrili buldu