HAKSÖZ HABER
Türkiye’de yabancı düşmanlığının tohumları ulusçu milliyetçi anlayışın yerleşmesiyle atıldı. Rum ve Ermenilere dönük milliyetçi düşmanlık karşı milliyetçiliği var etti. Yıllardır devam eden bu süreç Türkiye toplumunun temeline yerleştirilmiş bir dinamit.
Kürtleri sindirmek için uygulanan ulusçu politikalar kültürel ve siyasi bir çatışma ortamı doğurdu. Cumhuriyetin kurucu ideolojisi için kendisi gibi olmayan her şey düşmandı çünkü!
Milliyetçi hezeyanlar eğitim sistemiyle kuşaklara aktarıldı. Bu açıdan bakıldığında Türkiye’de bir kimse eğer ki siyasi veya dini olarak belli bir bilinç düzeyine sahip değilse milliyetçi gibi düşünür!
Mülteciler ise bu milliyetçi dalganın son kurbanları. Her yerde açık açık hedef haline getirilen mülteciler sokaklardan futbol sahalarına kadar nefret objesine dönüştürülmüş durumda. Ankara Altındağ’daki çılgınlık aslında bir işaret fişeğiydi. Çok sert bir şekilde müdahale edilmesi gereken milliyetçi dezenformasyon nefreti körüklemeye devam ediyor.
A Milli Futbol Takımı'nın Litvanya'yı 2-0 mağlup ettiği İzmir'deki maçta "Ülkede mülteci istemiyoruz" sloganları atıldı.
İzmir, 13 yıl aradan sonra ilk kez bir A Milli Futbol Takımı maçına ev sahipliği yapmış. Ev sahipliği yaparken de mültecileri hedef göstermekten çekinmemiş! Tabi ki mesele İzmir ile sınırlı değil…
TFF eğer ki bu ırkçı sloganlar hakkında bir işlem başlatmazsa bu pislik her maçta yapılacaktır. TFF’nin işlem yapmaması durumunda FIFA’nın ırkçı sloganlar hakkında soruşturma başlatıp Türkiye’ye gereken cezayı kesmesi gerekmektedir!