Psikiyatrik hastalıklarda belirtilerin mümkün olduğunca geçmesi ve kalıcı bir iyilik halinin sağlanması tedavinin ana hedefidir. Bunun için ilaçların merkezi bir rolü vardır. Lakin bu yaklaşım çoğunlukla eksik kalmaktadır. Tedavinin doğru bir şekilde yerleşmesi ve dış dünyanın olumsuz etkilerine direnmesi kolay olmamaktadır.
Psikiyatrik hastalıkların birçoğu bir tümörün gelişim politikasını takip eder. Nasıl ki bir tümör olabildiğince alanını genişletmek ve bünyeye nüfuz etmek isterse önce belli alanlarda başlayan psikiyatrik rahatsızlık da kişinin iradesini ve hareket alanını teslim almak ister. Yani günün belli zamanlarında, belli bir şiddette başlayan problemler, kişinin kendini “bırakmasıyla” hayatının neredeyse tüm alanlarında etkili olmaya başlar. Çünkü psikolojik ve psikiyatrik hastalıkların temel motivasyonu “umutsuzluk” üzerine kuruludur.