HDP’lilerin Ağzından Figüranlık İtirafı

Öcalan ile görüşme esnasında HDP heyetinin takındığı tutum ve sözleri kısa bir süre öncesine kadar ‘halkların umudu’ diye cilalanan HDP’nin basit bir kukla olduğunu ortaya koyuyor!

HAKSÖZ-HABER

Merkezi Almanya’da olan Mezopotamya Yayınları, BDP-HDP heyetinin Çözüm Süreci boyunca Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmelerin notlarını içeren bir kitap yayınladı. Kitapta Öcalan'ın Kandil'e yönelik sert eleştirileri dikkat çekiyor. Ama bu arada çok ilginç itiraflar da var!

Örneğin 26 Nisan 2014 tarihli görüşmede, kısa bir süre önce yapılan 30 Mart seçimlerinde BDP-HDP’nin seçim başarısızlığı müzakere ediliyor, daha doğrusu seçim başarısızlığından ötürü Öcalan her zaman yaptığı gibi yine heyeti fırçalıyor.

Görüşmede sarfedilen sözler BDP-HDP’nin Kandil’in emriyle hareket eden, aday listelerine ilişkin dahi hiçbir şekilde sözü geçmeyen, tümüyle bağımlı, güdük bir yapı, kukla bir oluşum olduğunu ortaya koyuyor. Medyada tafralı konuşmalarıyla tanınan film işleri uzmanı Sırrı Süreyya’nın içine düştüğü hal ise tam manasıyla kepazelik!

Ama en az bu ifşaat kadar dikkat çeken bir olgu daha var. Bu olgu, bu hal herkes tarafından açıkça bilinmesine rağmen şimdi bu görüşmeleri notlar halinde yayınlayan Doğan Medya grubuna bağlı yayın organları başta olmak üzere medyanın 7 Haziran öncesi HDP’yi nasıl allayıp, pulladıkları bir kez daha gündeme alınmayı hak ediyor. Gayet açıktır ki; HDP ve Demirtaş güzellemeleri yapmaktan iflahı kesilen bu zevat en az destek verdikleri, kuyruğuna takıldıkları tipler kadar zelil ve aşağılık kişilerdir!  

İşte Radikal’den Ezgi Başaran’ın köşesine taşıdığı o görüşme tutanağı ve HDP’nin sadece bir figüran olduğunun itirafını içeren sözler:  

Tarih: 26 Nisan 2014

Katılımcılar: Devlet yetkilisi, Pervin Buldan, İdris Baluken, Sırrı Süreyya Önder, Abdullah Öcalan.

(Not: Mart 2014 yerel seçimlerin sonuçları değerlendiriliyor, HDP’nin başarısız olduğu il ve ilçeler üzerinden geçiliyor. –Ezgi Başaran)

İdris Baluken: Bizden kaynaklı bazı yanlışlar vardı. Bazı yerlerde yerelden aday gösterilmemesi oy kaybettirdi.

Öcalan: Kim belirledi bunları?

Baluken: Seçim komisyonunun çalışmalarıyla belirlendi.

Öcalan: Kimdir bu seçim komisyonu? Kandil tarafından mı belirlendi, yoksa siz mi belirlediniz?

Sırrı S.: Kandil belirledi.

Öcalan: Tamamıyla mı onlar belirledi? Parti meclisinde belirlenmedi mi bu komisyon?

Pervin B: Hayır, Parti Meclisi’nde ya da MYK’da belirlenmedi.

Öcalan: Böyle şey olur mu? Siz niye müdahale etmediniz? Devrimci cesaretiniz yok mu? Beni niye uyarmadınız?

Sırrı S.: Başkanım, yaşanan sıkıntıları size iletmiştik. Siz de Seçim Komisyonuna yönelik ağır eleştirilerde bulunmuştunuz.

Öcalan: Ona rağmen mi dikkate almadılar?

Baluken: Onlar da gerekli tedbirleri alacaklarını söylemişlerdi. Ancak Seçim Komisyonu buna rağmen BDP, DTK eşbaşkanlarıyla, parti meclisi ve MYK ile birlikte bu süreci ortaklaştırarak yönetmedi.

Öcalan: Kimdir bu seçim komisyonundakiler? İsim verin bana.

Heyet: (Sessiz kaldı)

Öcalan: Korkmayın, tek bir isim istiyorum.

Heyet: (Yine sessiz kaldı)

Öcalan: Kim yaptı bu işleri? Sorumlusu kimdir? Bütün sorumlusu Kandil’dir. Kandil’e deyin ki, kim yaptıysa bu işleri onun gözünü oyacağım. Kandil karışmayacak bu işlere! Kandil yazılarında bana çok bağlı görünüyor ama pratikte öyle davranmıyor. Bu böyle olmaz! Ne BDP ne HDP adına bu yapılamaz. Ders çıkaracak ve çok şiddetli özeleştiri verecekler. Ben devlete de söylüyorum, benimle iş yapacaksanız, benimle ciddi konuşacaksınız diyorum. Sizin de daha cesur olmanız lazım. Ben size benim adıma müdahale edin demiştim. Benim yetkilerimi kullanmalısınız demiştim. Selahattin’e de bunları söylemiştim. Selahattin de buradan gittikten sonra 24 saat bile geçmeden bu dayatılanlara boyun eğiyor. (Pervin ve İdris’e dönerek) Kandil’in bana karşı bir tavır alma durumu olabilir mi? Gözlemleriniz nelerdir?

Buldan ve Baluken: Böyle bir durum yoktur, aksine hepsi size çok bağlılar, biz bunu gözlemledik.

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!