Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanık Aysel Tuğluk ve avukatları katıldı.
Esas hakkında savunmasını yapan Tuğluk, Demokratik Toplum Kongresinin (DTK) terör örgütünün uzantısı olmadığını savunarak, "DTK illegal bir yapılanma değildir, hiçbir şekilde şiddet çağrısında da bulunmamıştır. Temel amacı, Kürt sorununun demokratik çözümü, barışı esas almaktadır ve yasal bir platformdur." dedi.
Üzerine atılı suçlamayı kabul etmeyen Tuğluk, terör örgütü yöneticisi olmadığını öne sürerek beraatına ve tahliyesine karar verilmesini talep etti.
Savunmasının ardından söz alan avukatları da Tuğluk'un beraatına karar verilmesini istedi.
Avukat beyanlarının ardından son sözü sorulan Tuğluk, şunları kaydetti:
"Ben ne örgüt üyesiyim ne de örgüt yöneticisiyim, siyasetçiyim. Yaptığım her çalışma legal ve barış içerikli çalışmadır. Anayasamızda ve kanunlarımızda da görülen meşru faaliyetlerdir. Ben sadece HDP ve DTK üyesiyim, başka bir yerin üyesi değilim. Şimdi burada illegal bir yapılanma üyesi olarak yargılanmam üzüntü verici. 2007'de milletvekili adayı olduğumda Diyarbakır'da halka gittiğimizde insanların yüzde yüzü 'Biz kendimiz için bir şey istemiyoruz, barışı getirin.' diyorlardı. Bu sözü hep yüreğimde taşıdım ve her şeyi barış üzerine kurdum. Gücüm yettiği kadar barış için çalışacağım. Bu ülke hepimizin ülkesi, ülkeye barışı getiremediğimiz için Türk halkından da Kürt halkından da özür diliyorum. Bunda bizim de sorumluluğumuz var ama şuna çok inanıyorum ki bu coğrafyada yaşayan halkların aslında birbirleriyle sorunu yok. Ne olursa olsun ölümler olmamalı, ölümleri durdurmanın yolunu hep beraber aramamız gerekiyor. Barışı yeniden kurma çabası içinde olmalıyız."
Tuğluk'un terör örgütü üyeliğinden 8 yıl hapisle cezalandırılmasına hükmeden mahkeme heyeti, cezayı 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'na göre yarı oranda artırarak 12 yıla çıkardı. Mahkeme, cezadan 1/6 oranında indirim yapılmasına karar vererek Tuğluk'un 10 yıl hapisle cezalandırılmasına hükmetti.
Davanın 8 Eylül 2017'deki duruşmasında esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet savcısı, Tuğluk'un "terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan 22,5 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istemişti.
İddianame
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Abdullah Öcalan'ın 4 ayaklı örgüt şeması içinde faaliyet yürüttüğü, Öcalan'ın talimatları doğrultusunda faaliyetlerde bulunan DTK yöneticisi Tuğluk'un da bu kapsamda PKK'ya yakın yayın organlarına demeçler verdiği, PKK militanlarının cenazelerine katıldığı belirtilmişti. İddianamede, Tuğluk'un "terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan cezalandırılması istenmişti.
Dava dosyası, yetkisizlik kararıyla Diyarbakır'dan Ankara'ya gönderilmişti.
AA