Yahya Fırat / HAKSÖZ HABER
Türkiye’de tabanı olmayan marjinal sol gruplar, HDP ile girdikleri ittifak sonucu meclise giriyorlar. Dindar Kürt seçmenin de oyunu alan söz konusu partiler, Kürt sorununun çözümüne katkı sağlamadıkları gibi Kürtlerin temel değerlerine de düşmanlık yapmakta bir sakınca görmüyorlar.
Bunun son örneklerinden birini Türkiye İşçi Partisi (TİP) oluşturuyor. Bilindiği üzere TİP’in milletvekilleri olan Ahmet Şık, Barış Atay ve Erkan Baş HDP seçmeni tarafından seçilerek meclise girdiler. Daha sonra HDP’den ayrılan malum kişiler TİP’e geçtiler.
HDP’nin başını çektiği Emek ve Özgürlük İttifakı’nda olan TİP’e o kadar büyük bir özgüven gelmiş ki seçimlere kendi listelerinden girme kararı aldılar.
HDP’lilerin onca itirazlarına rağmen kararını değiştirmeyen TİP, HDP’nin güçlü olduğu yerlerde aday çıkarmayacağını deklare etti. Kamuoyunda tanınan sol-sosyalist sanatçı ve gazetecileri aday gösteren TİP, Kürt seçmen üzerinden kitleleşme çabasını gözettiği görülüyor.
HDP veya stepne partisi Yeşil Sol Parti’nin TİP gibi bir particiğe bu toleransı niye gösterdiği merak ediliyor doğrusu. HDP bu anlayışı diğer marjinal sol partiler için de gözetiyor.
Dindar Kürtlerden HDP vasıtasıyla oy alan Barış Atay, Ahmet Şık ve Erkan Baş gibiler, İslami değerleri aşağılamaktan çekinmiyorlar. Bu isimlerin İslami değerlere savaş açmasının HDP’yi çok rahatsız etmediği ortada.
HDP’nin muhafazakâr, mütedeyyin seçmeninin hassasiyetlerine uzak ve kendisine bağımlı solcu profilleri beslemesinin arka planında köhnemiş sol-sosyalist ideolojiyi ayakta tutma anlayışı yatıyor.