Tahir Alperen'in haberi:
Suriye'den kaçan sığınmacılara yönelik nefret kampanyasıyla Hatay ve çevresinde Sünni ve Alevileri birbirine düşürmek isteyenlere dini liderler 'kardeşliğimizi bozamazsınız' mesajıyla cevap verdi. İl Müftüsü Mustafa Sinanoğlu: İnsanlarımız tahriklere kapılmaz. Şeyh Nasreddin Eskiocak: Kardeşlik rüzgârını kimse engelleyemez. Musevi Şaul Cenudi: Biz burada cenaze dışında kimsenin dinine mezhebine bakmayız.
Farklı din ve mezhepler mozaiği Hatay, provokasyonlara kulaklarını tıkadı. Bölgeyi kaosa sürüklemek isteyen bazı kesimlerin oyununa gelmeyen Hataylı din ve mezhep liderleri hep bir ağızdan sağduyu ve kardeşlik mesajı verdi. Suriye'den gelen mültecilerle ilgili olarak "Biz ev sahibiyiz ona göre davranmalıyız" diyen Hatay İl Müftüsü Mustafa Sinanoğlu, "Suriye'den gelen sığınmacıların huzursuzluk oluşturduğuna inanmıyorum. Onlar bizim kardeşlerimiz, misafirlerimiz; bizler ev sahipleriyiz. Canlarını, namuslarını kurtarmak için gelmişler. İnsanlar keyif için vatanlarını terk etmezler" açıklamasında bulundu.
"KULAKLARIMIZ PROVOKASYONLARA KAPALI"
Alevi din adamlarının önde gelen isimlerinden Şeyh Nasreddin Eskiocak Hatay'da esen kardeşlik rüzgarını bozmaya çalışan mihrakların provokasyonlarına kulak asmadıklarını belirterek, "Bu bölgedeki en önemli şeyin kardeşliği sürdürüp, huzur içerisinde yaşamak olduğunu düşünüyoruz. Bizim kulaklarımız provokasyonlara kapalı ve sağduyulu yaşamak istiyoruz. Hatay'daki Alevi ve Sünni vatandaşlar arasında kız alıp verme dahil çok ciddi ilişkiler vardır. Sadece Alevi ve Sünniler arasında değil diğer dinler ve mezhepler arasında da yüzyıllardır sıkı bir dostluk vardır" diye konuştu.
"İNSANI YARATAN'DAN DOLAYI SEVİYORUZ"
Bölgede yüzyıllardır devam eden kardeşliğe vurgu yapan Hatay Musevi Cemaati Başkanı Şaul Cenudi ise, Hatay'da herhangi bir çatışmanın olmadığının altını çizerek, "Antakya, hoşgörü, kardeşlik ve sevgi dolu üç semavi dinin inancını taşıyanların huzur içerisinde asırlardır yaşadığı bir kenttir. Son yaşanan olaylarla buradaki değişik mezhep ve dinlere ait toplumları birbirine düşürmek istiyorlar. Hiç bir gücün buradaki hosgörü ve kardeşliği bozmaya gücü yetmez" ifadelerini kullandı.
ULUSAL BASIN KÖRÜKLEDİ
Hatay'da yaşanan olayların ulusal basın tarafından abartıldığını söyleyen Ortodoks Cemaati Başkanı Fadi Hurigil, endişelenmemelerinin nedenini ise şu şekilde açıkladı: "Bugüne kadar Antakya'da yaşayan farklı dinler ve mezhepler birbirlerine insan olarak baktı. Bir cenazede buluştuğumuzda, biz bu adam Alevi, Sünni, Hıristiyan ya da Museviymiş deriz. Ancak bir lokantada ya da baska bir sosyal ortamda kahve içerken, Alevi, Sünni, Musevi ya da Hristiyan olduguna bakmayız."
Asırlardır kardeşiz
"Bizler Antakya'da değişik dinlerin mensupları olarak kardeşlik içinde yaşıyoruz" diyen Hatay Musevi Cemaati Başkanı Şaul Cenudi temennilerinin kardeşlik olduğunu dile getirdi: "Kendi ibadethanelerimizde Allah'a dua eder, dışarı çıktığımızda ise birbirimizden farkımız olmaz." Biz olaylara şunun bunun gözüyle bakmayız. Temennimiz bu kardeşliğin asırlarca devam etmesi yönünde..."
Asla prim vermeyiz
Hatay'da daha önce de mezhep çatışmaları çıkarılmak istendiğini kaydeden Nasreddin Eskiocak, "Daha önceki yıllarda ufak tefek sürtüşmeler oldu. Fakat ne zamanki insanlar kardeşliğin ve dostluğun ne demek olduğunu anladı o günden beri herhangi bir tartışma zemini oluşturulamadı. Çevremizdeki olumsuz olaylardan ders alarak bu gibi kötü durumlara düşmemek için aklıselim hareket etmemiz gerekli. Fitnenin, öldürmek kadar kötü bir davranış olduğu bilinmelidir" dedi.
Temennimiz huzurun sürmesi
Suriye'deki zulümden kaçarak ülkemize sığınan Suriyeli sığınmacılarla ilgili de konuşan Ortodoks Cemaati Başkanı Fadi Hurigil, "En kısa zamanda Suriye'nin düzene kavuşmasını umuyoruz. Mülteci olan Suriyeli kardeşlerimizin ülkelerine dönmesi en büyük temennimizdir. Herkes kendi vatanına dönmek ister. Dileğimiz herkesin vatanına dönmesi ve eskisi gibi huzur içerisinde yaşamasıdır" dedi.
İnsanımız tahriklere kapılmaz
Farklı din ve mezhepten din adamlarıyla bir araya gelerek konuştuğunu açıklayan Müftü Mustafa Sinanoğlu, "Ufak tefek olayların olması normal. Ciddi anlamda bir tedirginlik yok. Yıllarca bu şehirde kardeşçe yaşadık. Bu şehirde karışıklık çıkarmaya kimsenin gücü yetmez. İnsanlarımız tahriklere kapılmaz buna Türk halkı inansın" değerlendirmesinde bulundu.
YENİ ŞAFAK / 09.09.2012