Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, 'Suriyeli muhaliflere askerî eğitim veriliyor' iddiasına konu olan Hatay'daki Apaydın Kampı'nda inceleme ve denetleme yapacak.
Komisyon, inceleme talebini, dün Dışişleri Bakanlığı'na resmî yazıyla iletti ve olumlu cevap aldı. Başkan Ayhan Sefer Üstün, üyelerle görüşerek en kısa sürede kampı ziyaret edeceklerini söyledi. Üstün, CHP'li vekillerin içeri alınmamasıyla başlayan tartışmalar üzerine Apaydın Kampı'nı ziyaret etmek istediklerini Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na telefonla ilettiğini aktardı. Bakan'ın da bu taleplerine son derece olumlu yaklaştığını ifade etti.
Apaydın Kampı'yla ilgili ortaya atılan iddialar üzerine 'sanki bu kamp denetlenemez' gibi bir algı oluştuğunu belirten Ayhan Sefer Üstün, böyle bir durumun söz konusu olmadığını vurguladı. Dışişleri Bakanlığı'nın izninden sonra bir planlama yapacaklarını vurgulayan Üstün, "Komisyonumuzun üyeleriyle görüşeceğim, Meclis başkanlığımızla istişare edeceğim. Üyelerimizin durumuna göre inceleme gezisinin tarihini ve sürecini belirleyeceğiz. Başta Apaydın Kampı olmak üzere diğer kampları da ziyaret edip raporumuzu hazırlayacağız." diye konuştu.
Ayhan Sefer Üstün, CHP'li vekillerin Apaydın Kampı'na alınmamasıyla ilgili düşüncelerini de paylaştı. Üstün, şu görüşü dile getirdi: "Bu kamplardaki güvenlik zafiyetinden dolayı bir albay kaçırıldı, Suriyelilere teslim edildi ve idam edildi. Hatay raporumuzda da güvenlik zaafıyla ilgili 'tedbir alınsın' demiştik. Bu tür ziyaretler altyapısı oluşturulmadan çat kapı olmaz. Bu işler kurumlar arası diyalog içinde olursa hiçbir engel olmaz. Bunlar biraz da usul çerçevesinde yapılması gereken işler."
Meclis Komisyonu'nun Apaydın Kampı'nda inceleme ve denetleme kararı iddiaları gündeme getiren anamuhalefeti tatmin etmedi. Hatay'a giden heyet içinde yer alan CHP Kocaeli Milletvekili Hurşit Güneş, komisyonun ziyaretiyle "kamuoyunda oluşan rahatsızlığın örtbas edilmek ve yatıştırılmak istendiğini" savundu. MHP ise kararı olumlu buldu. Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Gerçekten bu topraklar içerisinde milletvekillerinin bir yere girmesi konusunda oluşturulan tereddüt yanlış olmuştur; bunun değiştirilmesi konusundaki adım olumludur. Gidip inceleme yapılsın." dedi.
Herkes sorumlu ve sağduyulu davranmalı
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan ile yapılan istişare neticesinde kampın ziyarete açılması kararı aldıklarını bildirdi. Davutoğlu, askerlerin ayrı kampta tutulmasıyla ilgili eleştirilere "Bu bir tercih değil, mevzuat gereği." karşılığını verirken uygulamanın BM prensiplerine uygun olduğunu kaydetti. Bu konuda başta anamuhalefet olmak üzere herkesten sorumlu ve sağduyulu davranmasını isteyen Davutoğlu, "Herkesten beklentimiz bu kritik geçiş sürecinde insanî kaygıları ve Türkiye'nin milli çıkarlarını öne almalarıdır." ifadelerini kullandı.
Hiçbir kampta silah eğitimi verilmiyor
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Suriyeli mültecilerin hiçbir kampta silah eğitimine tabi tutulmadığını, silah veya mühimmat verilmediğini söyledi. 'CHP Türkiye'nin Baas'ıdır' sözünü tesadüfen söylemediklerini belirten Çelik, anamuhalefete şöyle seslendi: "PKK'ya kol kanat geren, terör örgütünü Türkiye'ye karşı kullanan Esed rejimiyle neyiniz örtüşüyor, hangi dünya görüşünüz örtüşüyor? PKK ile iç içe geçmiş bir Esed yönetimine CHP'nin hâlâ sempati ile bakmasını halkımıza, acılar içinde kıvranan toplumumuza anlatamayız, CHP hiç anlatamaz."
CHP'nin 'tecavüz' iddiası asılsız çıkmıştı
TBMM İnsan Hakları Komisyonu, geçtiğimiz ocak ayında Hatay'daki Yayladağı ve Altınözü kamplarını ziyaret ederek incelemelerde bulunmuştu. İddia, kamplardaki bazı kadınlara tecavüz edildiği, mültecilerin zor şartlarda yaşadığı, kötü muameleye maruz bırakıldığı ve sığınmacıların bölge halkının huzurunu kaçıracak asayiş problemlerine neden olduğu şeklindeydi. Ancak komisyon, yerinde yaptığı tespitlerle bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını ve Suriye rejiminin manipülasyonu olduğunu ortaya koymuştu. 15 Şubat 2012 tarihli raporda, şu ifadelere yer verilmişti: "Alt Komisyon, incelemeleri ve görüşmeleri sırasında bu iddiaların doğruluğuyla ilgili olarak hiçbir emareye rastlamamış, hiçbir duyum alınmamıştır. Yerel mercilerin ve Dışişleri Bakanlığı'nın da araştırmaları neticesinde iddiaların asılsız olduğu, Suriye makamlarınca haberlerin Türkiye'ye geçişleri önlemek maksatlı yapıldığı kanaatine varılmıştır."
Ahmet Dönmez / Zaman