Halep’ten Geriye Ne Kaldı?

Rusya ve İran destekli Beşşar Esed güçlerince Suriye’nin Halep kentinde yapılan zulümlere dikkat çeken Selahaddin Eş Çakırgil, dünyanın bu zulümler karşısındaki sessizliğinden dem vuruyor.

Selahaddin Eş Çakırgil, Halep’te yaşananlara dikkat çekiyor:

Halep artık, Baasçı Suriye rejimi ve kanlı Esed diktatörlüğü’ne göre kurtarılmanın; bazılarına göre de düşme eşiğinin son kertesinde..

Savaş öncesi ve sonrası Halep’i mukayeseli olarak gösteren bir fotoğraf derlemesi gördüm.. Elem duymamak mümkün değil.. Bir zamanlar güzellikleri dillerden düşmeyen ve orayı görüp ayrılanlara, ‘İşte geldik gidiyoruz, şen kalasın Haleb şehri..’ türküsünü söyleten Halep şehri bugün, ‘İşte geldik; gidiyoruz, siz şen kalasınız..’ der gibi..

Halep’den geride yıkıntılardan, moloz yığınlarından ve caddelerde mezara konulmak bahtına bile erişememiş cesedler kaldı..

Bütün bir insanlığın dörtte birini oluşturduğunu söylediğimiz müslüman dünyası duyarsız, çaresiz ve de suskun..

Tıpkı, Bosna Faciası günlerinde olduğu gibi..

Hatırlayalım, 1993-94’lerde, sırf müslüman olduklarından dolayı on binlerce insan Bosna’da katledilirken.. İslam Konferansı (şimdiki adiyle, İslam Ülkeleri İşbirliği) Teşkilatı, ‘Bosna Savaşı’na 15 gün içinde bir çözüm bulunmazsa..’ diye bir açıklama yapmış ve bu mühlet veriş, bazı çevrelerde merak ve ümid, bazılarında da korku uyandırmıştı.

Ama, mühlet bitince ise.. Hiçbir şey olmamış, dünyada alay konusu da olmuştu.

(...)

Yazının devamı için tıklayın >>>

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!