Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Konfederasyon Genel Merkezi'nde düzenlenen Başkanlar Kurulu toplantısı öncesi gündem ve çalışma hayatına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Diyarbakır'da annelerin HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemine değinen Arslan, çocukları ellerinden alınan annelerin acılarını paylaştıklarını söyledi.
“Annelerin Evlatları İçin Yaptıkları Soylu Mücadeleyi Destekliyoruz”
Annelerin yüreğindeki yangını hissettiklerini vurgulayan Arslan, şöyle devam etti:
"Onların evlatları için yaptıkları bu soylu mücadeleyi destekliyoruz. Bölgedeki şartları yakinen bilen biri olarak bu anaların bu feryadının ve bu çıkışının ne kadar değerli olduğunu biliyorum. Bölgedeki hakimiyetlerinin sarsıldığını hisseden terör örgütü ve onun yandaşları, çok ciddi şekilde bölge insanına baskı uygulamakta ve sindirmektedir. Ailelerin açıklamalarına göre, yıllardır 'çocuklarınızı size vereceğiz' deyip oyalamışlar ve beklemelerini söylemişler. Beklemeyenler tehdit edilmiş, korkutulmuş silahla 'başka bir çocuğunuzu da dağa kaldırırız' tehditleriyle bu aileler bugüne kadar susturulmuş. Artık bıçağın kemiğe dayandığını ve daha fazla tahammül edemeyeceğini söyleyen anneler HDP örgütüne gelerek bu soylu itirazlarını ortaya koymuştur. Bence Türkiye Cumhuriyeti tarihinde sivil ve bölgede yaşayan, uzun süredir bölgedeki siyasi oluşumlara destek veren insanların bile buralardan desteğini çekmiş olmaları çok değerli. Milletimizin bu çıkışı desteklemesi gerekiyor. İnanıyorum ki önümüzdeki günlerde bu eyleme katılım daha da artacak. Çünkü bu alanda binlerce insanın mağduriyetlerinin olduğunun şahidiyiz."
“Anaların Eylemi Anadolu'nun Umududur”
TYB İstanbul Şubesinden, çocukları dağa kaçırılan Diyarbakırlı annelerin HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemine ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Mahmut Bıyıklı, TYB İstanbul Şubesi olarak yaralı annelerin yanında oldukların belirtti.
Uzun yıllardır devam eden terör sorununun toplumda derin yaralar açtığını aktaran Bıyıklı, "Binlerce insanımızın katili olan PKK, kandan ve kaostan beslenmektedir. Bu örgüt tarafından başta özgürlük vaat edilen Kürt vatandaşlarımız, terörden en büyük zararı görmüş, yıllardır çetin bedeller ödemiş ve ödemeye devam etmektedir. Diyarbakır'da eli öpülesi annelerin evlatlarını örgütten kurtarmaya yönelik başlattıkları direniş, terörle mücadelede bir dönüm noktasıdır. Yıllardır halkımıza kan kusturanlara, 'Artık yeter' diyerek terörle mücadelede asil bir sayfa açmışlardır. Özellikle terör kapısı olarak gördükleri partinin kapısı önünde eylemlerini sürdürmeleri gayet manidardır." ifadelerini kullandı.