Libya'da darbe girişiminde bulunan emekli Tuğgeneral Halife Hafter'in dış güçler tarafından desteklendiği belirtiliyor.
Uzmanlar, Kaddafi’nin devrilmesinden sonra iç karışıklığın bir türlü sona ermediği Libya’da Hafter'in, bazı Arap ve Batılı devletlerin desteğiyle Mısır’daki darbenin benzerini gerçekleştirmeye çalıştığını savunuyor.
Libya ile Çad arasında meydana gelen 1987 yılındaki savaşta, Libya kuvvetlerine komutanlık ederken esir düşen Hafter'in ABD tarafından kurtarıldığı için Washington yönetimine borçlu olduğunu öne süren uzmanlar, ABD'nin Libya’da yaşananlar karşısında sessiz kalıp "ne yanındayız ne karşısında" tavrı sergilediğini vurgulayarak, söz konusu durumun "Hafter ile ABD arasında gizli bağ" olmasından kaynaklandığını iddia ediyor.
Amerika'nın tanınmış haber sitelerinden Huffington Post yazarı David Hearst, "İslami gruplara, Müslüman Kardeşlere (İhvan) ve teröristlere karşı savaşıyorum" propagandasıyla hareket eden Hafter’in dış güçler tarafından yönlendiriliyor olabileceğine dikkati çekerek, Suudi Arabistan ve Mısır medyasında Hafter'in "İhvan ve tekfirci teröristlere karşı" savaştığı ve El-Kaide lideri Eymen ez-Zevahiri'nin Libya'da olduğuna dair sık sık haberler yayımlandığını kaydetti.
Bu tür haberlerle Hafter lehine kamuoyu oluşturulmaya çalışıldığını ifade eden Hearst, hatta bazı yazar ve düşünürlerin Mısır'ın Libya'ya fiilen müdahalede bulunmasını istediğini ayrıca ABD'nin Sicilya'da bulunan askeri üssüne 200 deniz piyadesi takviye ettiğini ileri sürdü.
Hafter’in Bingazi’de harekete geçmesinden hemen sonra Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) Mısır’a askeri bir heyetin gittiğini belirten Hearst, Mısır eski Savunma Bakanı Abdülfettah es-Sisi’nin BAE'ye, Libya’ya müdahale sözü vermiş olabileceğini öne sürdü.
Hearst, Hafter'in Bingazi’nin kontrolünü ele geçirme girişiminin ardından Libya halkına "Bu bir darbe girişimi değildir. Amacımız Libya’yı, huzursuzluğun kaynağı, demokrasiye engel olan, polis ve asker öldüren yasadışı silahlı grupların, teröristlerin, elinden kurtarmaktır" diyerek faaliyetlerine meşruiyet kazandırmaya çalıştığını vurguladı.
"BAE, Sisi’nin Libya’ya müdahale etmesini mi istiyor?"
Hearst analizinde, "BAE, Sisi’nin Libya’ya müdahale etmesini mi istiyor, istiyorsa neden şimdi, neden Sisi’nin cumhurbaşkanı olmasını beklemiyor" sorularını yöneltti.
Hafter’in öteden beri ülkede kontrolü ele geçirmeye çalıştığına ve bu konuda "çok hırslı" olduğuna işaret eden Hearst, "Önce denedi başaramadı, bir daha denedi olmadı ve bir kez daha denedi sonra çekildi ama hala umutlu” ifadesini kullandı.
"Hafter’i reddetmemiz için 1969 darbesinde yer almış olması yeter"
Libyalı düşünür Nidal eş-Şerkesi, Hafter’le ilgili yazısında, “İslami gruplar birçok şehirde mevcut ancak neden özellikle Bingazi’de? Yani senin adamlarının da bulunduğu kentte... Neden bu kentte faili meçhul cinayetler işleniyor ve karışıklık had safhada?” şeklinde sorular yöneltiyor.
Hafter'in yürüttüğü savaşı "Onur Savaşı" şeklinde isimlendirerek halktan destek bulmaya çalıştığına işaret eden Şerkesi, "Hafter, ülkeyi İhvan'ın elinden almaya çalışıyorum" diyerek, Libya’nın İslami grupların eline geçmesinden korkan Batı’yı, Suudi Arabistan ve BAE gibi Körfez ülkelerini kendi safına çekmeye çalışmakla suçladı.
Şerkesi, "Hafter’i reddetmemiz için 1969 darbesinde yer almış olması yeter. Bu da yetmezse 1987 yılında Bingazi’de masum 9 genci idam etmesi, o da yetmezse Çad’da işlediği suçlar yeter" değerlendirmesinde bulunarak, Hafter'in Libyalılar için hiç de iyi şeyler ifade etmediğini belirtti.
Hafter kimdir?
Emekli Tuğgeneral Halife Bilkasım Ömer Hafter, 1949 yılında Libya'da dünyaya geldi. 1969 yılında darbeyle iktidara gelen albay Muammer Kaddafi’yi destekledi. 1973 yılındaki Mısır- İsrail savaşında, Süveyş bölgesinde Mısır güçlerinin safında subay olarak görev yaptı.
Komutanlığını yürüttüğü Libya-Çad savaşında yenilerek beraberindeki birçok subayla 1987 yılında esir düştü. Bu yenilgide Kaddafi’nin kasıtlı olarak kendisini desteklemediğini ve yenilmesini istediğini ileri süren Hafter, hapisteyken yanındaki subaylarla Kaddafi’ye karşı Libya Ulusal Ordusu’nu kurdu. Aynı yılın sonlarına doğru Çad’da hapisten çıkarıldı ve ABD’ye giderek Kaddafi karşıtlığını orada sürdürdü.
Hafter, uzun yıllar ABD’de kaldıktan sonra 2011'de Libya’ya döndü. Devam eden iç savaşta devrimcilerin safında Kaddafi’ye karşı savaştı. Gözle görülür bir başarı sağlamamasına rağmen Kaddafi düştükten sonra kendisine generallik rütbesi verilerek emekli edildi.
Sağlık Bakanlığı, geçen cuma gününden bu yana Hafter'e bağlı birliklerle orduya bağlı Ra'fallah es-Sehati Taburu arasında çıkan çatışmalarda 75 kişinin öldüğünü, 141 kişinin yaralandığını açıklamıştı.
Savunma Bakanı Yardımcısı Halid eş-Şerif de Hafter'den talimat aldığı belitilen El-Ka'ka' ve Es-Savaık adlı silahlı gruplara bağlı milislerin, pazar günü meclis binasına baskın girişiminde bulunduğunu ve bazı milletvekilleriyle görevlileri kaçırdığını belirtmişti.