Habercilikte malumun inkârı devri!

Televizyon programcısı Afşin Hatipoğlu, GP Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ ve Yeniçağ Gazetesi Ankara Temsilcisi Orhan Uğuroğlu'nun uğradıkları organize saldırının yankıları sürerken, A Haber’den malumu inkâr eden bir habercilik örneğiyle karşılaştık

HAKSÖZ HABER

Geçtiğimiz haftalarda '17-25 Aralık Bahçeli için ne ifade ediyor?' diye soran Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ evinin önünde kimliği şu sıralar ortaya çıkan “Ülkü ocakları mensupları ve MHP teşkilat üyeleri” tarafından darp edilmişti. Siyasiler ve ana akım medya tarafından sessizce geçiştirilmeye çalışılan olaya karşı getirilen tepkiler de oldukça cılız kalmıştı.

Şimdi ise ana akım medyanın yayın organlarından A Haber olayı manipüle etmeye kalkışarak MHP savunuculuğu yapmaya başladı. Dün akşam saatlerinde A Haber’in Twitter üzerinden paylaştığı video haberi kanalında gün boyunca farklı saatlerde yayımlandı.

A Haber’in video haberinde; MHP’nin olayla ilişkilendirilmesinin doğru olmadığı, MHP’nin hedef tahtasına konulduğu iddia edildi.

MHP’nin saldırının faillerine söylem olarak destek verdiği, saldırıları gerçekleştiren faillerin Ülkü Ocakları ve MHP il ve ilçe teşkilatlarında yer alan kişilerce düzenlendiği kamuoyunda bilinmesine rağmen A Haber’in bu tarz bir haberi üretip gündemde tutması iktidarı savunmaktan öteye geçildiğinin bariz bir kanıtı olarak görülüyor. A Haber ve ana akım medyanın diğer yayım organlarının saldırılara ilişkin sessiz kalması yetmezmiş gibi bir de arka çıkması akıl alır gibi değil!

Berat Albayrak’ın istifa sürecinde de benzer bir durumla karşılaşılmıştı. Medya suskunluk sarmalına bürünerek “istifa” gerçekleşmemiş gibi davranmıştı. Bugün de gazetecilere ve siyasilere saldırılar düzenlenirken A Haber ve diğer ana akım medya organları suskun kalmayı tercih etmekle yetinmiyor bir de olayları farklı lanse etmeye çalışıyor.

Ana akım medyanın söylemlerini, iktidarın söylemlerine göre şekillendirmesi Türkiye’deki medyanın halini göstermesi açısından kayda değer bir eleştiriyi hak ediyor. Medyanın kendi ahvalini toplaması ve “kendi çalışanları için de bir gün saldırılar olabileceğini düşünerek” en azından empati ile olaylara bakması ve haberlerini buna göre üretmesi gerekiyor! Ana akım medyanın “iktidar ortaklarını” da kollayıcı bir tavır ile haberler ortaya çıkarması haberciliğin geri plana atıldığını siyasi erklerin belirleyiciliğinin ön plana çıkarıldığını bir kez daha kanıtlıyor.

A Haber'in malumu farklı bir şekilde sunan ilgili haberi,

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!