HAKSÖZ HABER
Dünyada geleneksel yayıncılık form değiştiriyor. Karasaldan yayın yapan televizyon kanalları ücretli dijital platformlar karşısında mevzi kaybettikçe kendi ellerindeki imkanlara daha fazla tutunuyorlar…
Ücretli platformlar daha ziyade 35 yaş altı tarafından tercih edilirken üst yaş grupları geleneksel yayıncılık faaliyetlerini takip ediyor. Bu yaş gruplarının en büyük kısmını ise emekliler ve ev hanımları oluşturuyor. Yani gündüzleri evinde geçiren insanlar. Televizyon kanalları ise ekranları başındaki bu kitleyi kendilerine çekmek için birbirleriyle yarışıyorlar.
RTÜK, aralarında ATV, Kanal D, FOX, Beyaz TV, Star TV, TV 8, Show TV'nin bulunduğu 7 kanala uyarı yazısı gönderdi. Yazıda gündüz kuşağı programlarına dikkat çekilirken şu hususlara değiniliyor: "Bu tür yayınların geneli değerlendirildiğinde, içeriği oluşturan konuların daha çok eşlerin birbirlerini aldatması, çarpık ilişkiler gibi toplumun millî ve manevi değerleri ile bağdaşmayan ve Türk aile yapısına uymayan olaylar üzerine odaklandığı tespit edilmiştir"
Türk aile yapısıyla gelenek ve örfler kastediliyor olmalı. Neden bu şekilde değil de aileyi Türk’e indirgeyen bir bakış açısıyla yazıldığına anlam veremiyoruz ama bu başka bir haberin konusu. RTÜK’ün yayımladığı uyarı yazısı önemli. Milyonlarca insan gündüz kuşağı programları yüzünden haramları, yasaklanmış şeyleri zaman içinde içselleştiriyor.
Bu konuda ATV, Show TV, Star ve FOX suyun başını tutuyor. Haksöz Haber’de daha önce de dikkat çekilen muhafazakar medyanın tutumu ise gerçekten ibretlik. FOX, Star ve Show TV “hassasiyetlere” dikkat etmesi beklenen yayın organları değilken ATV ve Beyaz TV’den böyle bir tavır alış beklenebilir. Ancak onlar sanki diğerlerinden daha fazla mide bulandıran hususları ekranlara taşıyarak toplumun ifsadına sebep oluyorlar.
Bu tarz şov programlarını yayın hayatına sokan insanlardan birisi ATV’deki programıyla Müge Anlı. Ensest, cinsi sapkınlık, aldatma, fuhuş ne kadar hastalıklı durum varsa bunları gündelik şeyler gibi anlatan konuklarını milyonların önüne çıkartanlara “uyarı yazısından” öte bir şeyler yapmak gerekmiyor mu?
RTÜK’e bu konuda düşen artık uyarı yazılarının ötesinden ciddi yaptırımlarla ahlaksızlık üzerinden ekonomik kâr elde edenlerin rantını sonlandırmasıdır! Bu vebale son vermek için ne kadar acele edilse de geç kalınmıştır!