Gültan Kışanak Diyarbakır Cezaevi'ni Hatırlar mı?

Yazısında Gültan Kışanak’ın tutuklanmasını mercek altına alan Aydın Ünal, kendisi de mağduru olduğu 12 Eylül Darbesi ve Diyarbakır Cezaevi üzerinden değerlendirmelerde bulunuyor.

Yenişafak gazetesindeki köşesinde yayınlanan “Diyarbakır Zindanı ve Gültan Kışanak” başlıklı yazısında “Gözaltına alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak da Diyarbakır Zindanı'nı yaşayanlardan. Bu konuda çok az açıklaması var. Belli ki, o günleri konuşmayı, o günleri hatırlamayı pek istemiyor. Vücudunda hala o günlerden işkence izi olduğunu, ‘Co’nun kulübesinde 6 ay zorla yatırıldığını söylüyor.” diye hatırlatmada bulunan Aydın Ünal şu soruyu soruyor: ““Şimdi soru şu: Diyarbakır Cezaevi'nde insanlık dışı işkencelere maruz kalmak, terörü meşrulaştırır mı?”

Aydın Ünal’ın yazısında konuyla ilgili olan bölüm şöyle:

“Diyarbakır Zindanı'nı en ağır, en insanlık dışı şekilde yaşamış Gültan Kışanak, acaba PKK'nın Türkiye'yi her gün Diyarbakır Zindanı'na çevirmesi karşısında nasıl bir ruh hali taşıyordur? Yaşananları kendisine acaba nasıl izah ediyordur?

Yasin Börü, Fırat Simpil, Serap Eser, Mizgin Doru, Hatice Belgin ve daha nicesi alçakça katledildiğinde, acaba Gültan Kışanak ne hissetmiştir?

PKK'nın iç infazlarını duyduğunda, dağda ırzına geçilen militanların haberi geldiğinde, kaçarken yakalanıp işkenceyle öldürülen kızları öğrendiğinde ne düşünüyor acaba Gültan Kışanak?

Belediye binasının önünde, dağa kaçırılan çocukları için eylem yapan anneleri tartaklarken acaba Diyarbakır Zindanı gözlerinin önüne geliyor mudur?

Ankara'da, İstanbul'da, Diyarbakır'da, PKK canlı bombalarıyla bedenleri parçalanan insanları gördüğünde acaba Esat Oktay Yıldıran ve köpeği Co gözünün önünde beliriyor mudur?

PKK, gözünün önünde, belediye başkanlığını yaptığı şehri yıkarken, tarihi yok ederken, yakarken, yağmalarken, Diyarbakırlılara hayatı zindan ederken Diyarbakır Zindanı'nı hatırlıyor mudur Gültan Kışanak?

Gençleri hendek kazmaya teşvik ederken, onlara belediye araçlarını tahsis ederken, onların cesetleri üzerinden şov yaparken acaba bedenindeki işkence izleri sızlıyor mudur?

İşbirliği yaptığı Fetullah Gülen çetesi bir gecede 246 masumu katlettiğinde, Diyarbakır Cezaevi'nin duvarları, mazgallar, yanı başında çığlık atan kadınlar, 2 yıl hiç konuşmayan Düriye Ana, Co'nun köpek kulübesi Gültan Kışanak'ın aklına gelmiş midir?

Kimbilir; belki de hiç unutmuyordur Diyarbakır Zindanı günlerini Gültan Kışanak. Belki de onun için, terör yoluyla, terörü perdelemek, teşvik etmek yoluyla bütün insanlıktan intikam almaya çalışıyordur.

Bugünlerde düşünmek için epey vakti var Gültan Kışanak'ın... Belki Esat Oktay Yıldıran üzerine düşünür. Yüzbaşı Esat'ın, PKK'nın güçlenmesine nasıl katkı sağladığını fark eder belki. Kendilerine şiddeti öğrettiği için hayranlık bile duymaya başlar belki.

Dinsizin hakkından imansız gelir derler. Ama günün sonunda hukuk, insanlık ve tarih, her ikisine de hesap sorar.”

Yazının Tamamı >>>

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!