Gülen Camiasından Yeni Açıklama

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı, son günlerde medyaya sızan belgeler hakkında böyle bir yöntemin kabul edilemez olduğunu vurguladı ancak bazı uyarılarda bulunmaktan da geri durmadı.

Dershane konusunda mücadelenin bir hak arayışı olduğunu iddia eden Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı yaklaşan seçimlerle ilgili de yeni açıklamalar da bulundu.

Cemaat vakfının açıklamasında yaklaşan yerel seçimlerde CHP'ye oy vereceklerine ilişkin iddialara da yanıt geldi. Cemaat, tabanının seçimlerde oy kullanmada serbest olduğunu duyurdu.

Açıklamada, "Önceki seçimler arefesinde denenmiş olan özel hayatın mahremiyetini ihlal edici ahlakdışı metod ve girişimlerin, tekrar denenebileceğine dair endişe verici işaretler görülmektedir" denilerek adeta MHP'yi geçen seçimlerde sarsan kasetlere gönderme yapan kısım dikkat çekti.

Açıklamadan bazı bölümler:

Camianın ilkeleri çerçevesinde faaliyet gösteren kurumların ve gönüllülerinin yanı sıra, birçok sivil toplum kuruluşunun da yurt içinde ve yurt dışında takip edilmesi, fişlenmesi ve bunlara karşı eylem planı hazırlanması gibi unsurlar içeren 2004 tarihli MGK kararının hükümet üyelerince de imzalanmış olması gerçeği görmezden gelinemez. Kararın, o dönemin anti-demokratik şartlarında sivil iktidarın isteği ve iradesi dışında imzalandığı, ancak bu kararın hükümetin daha sonraki demokratik uygulamalarıyla örtüşmediği görülmektedir. Bu noktadan hareketle anti-demokratik dönemden kalma eski Türkiye’yi hatırlatan bütün mevzuatın bir kez daha gözden geçirilip, temel hak ve özgürlüklerleuyumlu hale getirilmesi önem arz etmektedir.

FİŞLEMELER KAYGI VERİCİ

Dershanelerin yasaklanma teşebbüsünden kamudaki fişlemelere; medyada yer alan bürokrasideki tasfiyelere kadar, söz konusu MGK kararını çağrıştıran uygulamaların olması kaygı vericidir.

BU TARTIŞMAYI CAMİA BAŞLATMADI!

Dershanelerin yasaklanması ve demokrasiyle bağdaşmayan girişimlere karşı gösterilen sivil-demokratik tepkinin, siyasi bir komplo olarak gösterilmesi konuyu hedefinden saptırmak ve gerçeği tersyüz etmektir. Unutulmamalıdır ki, dershanelerin yasaklanması tartışmasını Camia başlatmamıştır. Ayrıca, bu konunun tek muhatabı ve tepki göstereni de Camia değildir. Böylesi bir siyasi komploya inanılıyorsa, bu tartışmayı bitirme ve gerginliği giderme; eğitim, hukuk ve demokratikleşme hamleleriyle hâlâ mümkündür.

ERDOĞAN'SIZ AK PARTİ İDDİALARI İFTİRADIR!

Dershanelerin kapatılmasına gösterilen sivil ve demokratik tepki ile Hizmet Hareketi’nin “Erdoğan’sız AK Parti”, “Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’na seçilmesini önleme”, “Parti kurup siyasete girme”, “yurtdışı güçlerle AK Parti’ye karşı komplo kurma” gibi siyasi projeler içinde olduğuna dair üretilen komplo teorileri mesnetsizdir, temelsizdir, apaçık iftira ve bühtandır.

Hiçbir demokratik ülkede benzeri görülemeyecek dershane yasağını gündeme getirip, yasağa karşı haklı itirazları “otonom yapı”, “operasyonel cemaat” iddialarıyla boğmaya çalışmak açık bir hedef saptırmadır ve vakfımızın daha önce yaptığı açıklamalarda vurguladığı gibi gerçeklerle bağdaşmamaktadır. (http://www.gyv.org.tr/Aciklamalar/Detay/77/ )

Kamuoyunun yakından bildiği gibi Gönüllüler Hareketi’nin siyasete yaklaşımı; hukukun üstünlüğü, demokrasi, çoğulculuk, evrensel insan hak ve özgürlükleri, adalet, eşit vatandaşlık, uluslararası hukuka ve anlaşmalara riayet, devletin şeffaflığı ve hesap verebilir olması gibi temel ilkelere dayanır.

Hizmete gönül veren insanlar bu değerlere uygun politikaları izleyen siyasi parti ve/veya adayları sadece ve sadece kendi vicdani kanaatleri ve bireysel tercihleri çerçevesinde destekler. Bu şekildeki bireysel vicdani tercih, sadece demokratik bir hak olmayıp, aynı zamanda ülkeye ve gelecek nesillere karşı bireysel sorumluluğun da gereğidir.

KİME OY VERECEKLER?

Bünyesinde birbirinden farklı siyasi anlayışlara sahip gönüllüler bulunan Camia, gönüllülerine herhangi bir siyasi parti ya da aday yönlendirmesi yapmaz. Özellikle son günlerde hedef gösterici ve tercih belirleyici yaklaşımlar tamamen hayal ürünüdür. Dolayısıyla seçimlerde herhangi bir partinin alacağı netice, parti politikaları ve halkı ikna kabiliyetine bağlıdır.

Hizmet Hareketi, Türkiye’nin gerçek bir demokrasiye, şeffaf ve dört başı mamur bir hukuk devletine kavuşmasını can-u gönülden arzu etmekte, milletin demokratik tercihlerine ve parlamentosuna saygı göstermektedir.

Seçim sath-ı mailine girdiğimiz bu günlerde, camianın hayatın her alanında olduğu gibi siyasette de her türlü gayr-i ahlaki ve gayr-i meşru yönteme karşı olduğu aşikardır.

KASET UYARISI MI?

Önceki seçimler arefesinde denenmiş olan özel hayatın mahremiyetini ihlal edici ahlakdışı metod ve girişimlerin, tekrar denenebileceğine dair endişe verici işaretler görülmektedir. Haklı, meşru ve demokratik taleplere gölge düşürmeye matuf olmak üzere, gerginlikten istifade etmek isteyecek bu yöndeki her türlü art niyetli girişim, herkes tarafından şiddetle reddedilmeli ve lanetlenmelidir. Ayrıca meşru taleplerin gündeme getirilmesinde kullanılan üslup rencide edici, haksız duruma düşürücü olmamalıdır.

Ülke olarak yaşadığımız bu zorlu süreçte özellikle sivil toplum hareketi temsilcilerinin, entelektüellerin, kanaat önderlerinin ve medya mensuplarının gösterdikleri ve bundan sonra gösterecekleri demokrasi, toplumsal uzlaşı, hak ve adalet yanlısı tavırları her türlü takdirin üzerindedir. Böylesi sıkıntılı günlerde hak ve adaletten yana olanları tarih ve gelecek nesiller hayırla yâd edecektir.

Gönüllüler Hareketi, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sivil insiyatif çerçevesine bağlı kalarak her türlü demokratik haklar ve özgürlüklerden yana kararlı tavrını, toplumsal uzlaşmayı esas alarak sürdürecektir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

 

Haber Haberleri

Suriye yeni bir hikayeye başlarken bize düşen sorumlulukların farkında olmalıyız!
Sistematik bir katliamı "Bahane" olarak görme hezeyanı
Türkiye’deki Suriyeli muhacirler Halep’e dönmeye başladı
Şeyho Duman vefat etti
BM temsilcisine Hamas protestosu