ABD'nin Afganistan'a müdahalesi sonrası dünyanın farklı yerlerinde gözaltına alınıp Guantanamo'ya götürülen insanların mağduriyeti son bulmuyor.
Suriyeli Jihad Deyab'da (1971) bunlardan sadece birisi. 12 yıl boyunca Guantanamo'da tutulan ve gördüğü işkenceler sonunda sakat kalan Deyab sonunda 2014 yılında ABD Mahkemesi tarafından herhangi bir terörist faaliyeti olmadığı ve suçsuz bulunduğunun anlaşılması üzerine serbest bırakıldı.
Fakat Jihad Deyab serbest kaldığında kendi ülkesi Suriye'de iç savaş başladığından bu ülkeye gönderilmedi. Latin Amerika ülkesi Uruguay Deyab'ı ülkesine kabul etti. Hatta Uruguay Devlet Başkanı José Mujica kendisini ziyaret ederek desteğini iletti. Fakat Uruguay'da yönetimin değişmesinin ardından Deyab Venezuela'ya gönderildi.
Venezuela üç hafta içerisinde hiçbir ülkenin kabul etmemesi halinde Jihad Deyab'ın Suriye'ye ya da üçüncü bir ülkeye gönderileceğini açıkladı. Esed rejimi muahlifi olan Jihad Deyab'ın Suriye'ye iade edilme tehlikesi üzerine İMKANDER uluslararası bir kampanya başlatarak Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro'ya, insan hakları kuruluşlarına ve Türkiye Dışişleri Bakanlığı'na birer mektup gönderdi.
Aile Birliği Sağlanmalı
Jihad Deyab'ın yaşadığı mağduriyeti dünya kamuoyuna duyuran İMKANDER Genel Başkanı Murat Özer, Afganistan'ın işgalinin dünyada tamiri mümkün olmayacak derin yaralar açtığını vurgulayarak: "İşgalin verdiği en büyük tahribat ABD gibi güçlü ülkelerin istediği ülkenin vatandaşını gözaltına alıp yıllarca işkence ederek hapsetmesinin adeta normalleşmesi olmuştur. Bu işkenceden çok daha büyük bir suçtur. Deyab'ın ailesi Suriye iç savaşı sebebiyle Türkiye'ye sığınmış bulunuyor. Eşi Yousra Alhousne ve üç çocuğu 14 yıldır babalarını göremediler. Suçsuzluğu ispatlanmış olmasına rağmen mağduriyeti sürüyor. Aile birliğinin sağlanması için ya Türkiye Jihad Deyab'ın ülkemize gelmesine izin vermeli ya da Venezuela ailesini ülkeye kabul etmeli" dedi.
İMKANDER, Nicolás Maduro'ya gönderdiği mektupta şu ifadeler yer verdi: "Jihad Deyab'ın suçsuzluğunun anlaşılması üzerine gönderildiği Uruguay'dan ülkenize geldiği ve gözaltına alındığı ifade edilmektedir. Söz konusu şahsın vatandaşı bulunduğu ülke olan Suriye'deki iç savaş ortamı dikkate alınarak, bu ülkeye gönderilmemesi, aynı zamanda Suriye'ye teslim edebilecek Üçüncü bir ülkeye gönderilmemesi kişinin can güvenliğinin sağlanması açısından hayati önemi haizdir. Ülkenizde herhangi bir suça karışmamış olan Deyab'ın "aile birliğinin tesis edilebilmesi" için Türkiye'de yaşayan eşi Yousra Alhousne ve çocuklarına ülkenize gelmeleri konusunda kolaylık gösterilmesini rica ederiz"
Guantanamo'dan suçsuzluğu anlaşıldıktan sonra serbest bırakılan diğer bazı tutsakların da benzer şekilde mağduriyet yaşadığı biliniyor. Özellikle Doğu Türkistanlı Uygur Türkleri de Çin'e teslim edilmek istemediğinden memleketlerine dönemiyorlar. Başka ülkeler de kabul etmediği için esaret hayatları son bulmuyor.