HAKSÖZ HABER
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ürdün ziyareti dönüşünde gazetecilerin çeşitli sorularına verdiği cevaplar beklendiği üzere bugünkü tüm medya organlarında bir numaralı gündemi teşkil etti. Afrin’deki PKK varlığından Kılıçdaroğlu’nun atletine kadar değindiği konular arasında Erdoğan’ın adeta bir müjde verir gibi hatırlattığı tek tip kıyafet mevzusu da var. Tam olarak şöyle söylüyor:
“Tek tip kıyafet konusunda, arkadaşlar çalışmaları hızlandırıyor. 70 bin civarında bir kıyafet hazırlanacak. Cezaevleri falan da yapılıyor. Ağırlaştırılmış müebbet hapiste hücre farklı, orada yanılmıyorsam 5-6 metrekare hücre içinde kalıyorlar. Dolayısıyla değişik yerlerde, yeni cezaevlerinin yapımı da sürüyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri anlaşılan uçaktaki gazetecilerce gayet makul ve izah edici bulunmuş ki, herhangi bir itiraz, açıklama talebi vs. gelmemiş. Sadece tek bir soru sorulmuş. Gazetecilerden biri “Kıyafetler yargılama sürecinde mi giyilecek?” diye bir soru sorma ihtiyacı hissetmiş. Erdoğan buna da gayet net bir cevap vermiş: “Evet, yargılama sürecinde!”
Anlaşılan o ki FETÖ olayına kilitlenmiş görünen Erdoğan bu konuyu ilişkin farklı yaklaşımları, uyarıları görmüyor, duymuyor. Adeta müjde verircesine tek tip kıyafetten, hücrelerden, yapımı süren cezaevlerinden bahsetmesi bu duruma işaret etmekte.
Merak ediyoruz, acaba etrafındaki onca zevattan birileri yapılan işin, girilen bu sürecin son derece sıkıntılı, riskli olduğunu, hem hukuki, hem siyasi açıdan ciddi riskler barındırdığını kendisine anlatmıyor mu, anlatmaya çalışıyor mu?
Yaşananlardan ders çıkarmak, zaten hukuki-siyasi sorunlar deryasında yüzmekte olan ülkeyi yeni bir kriz dalgasına sürükleyebilecek yanlışlardan kaçınmaya çalışmak gerekmiyor mu? “Karar verdim yaparım, ben yaptım oldu” mantığının hiç kimseye hayr getirmediğini idrak etmek neden bu kadar zor?