HAKSÖZ HABER
Taksim’de var olan AKM’nin yıkılması herkeste bir heyecana sebep olmuştu. Türkiye’deki tepeden inmeci modernleşmenin sembol mekanlarından olan Atatürk Kültür Merkezi’nin binasının işlevsizlik ve depreme dayanıklılık gibi sebeplerle yıkılması laik-Kemalist çevreler tarafından ise tepkiyle karşılanmıştı.
AKM’nin merkezî yeri de düşünüldüğünde pekala çok daha anlamlı bir iş için kullanılması adına doğan imkan, ‘muhafazakar kompleksler’ sebebiyle kullanılamadı. Muhafazakar kompleksler Batılı beğenilere dönük abartılı alakadan oluşuyor. Taksim’de sembolik cami sorunu çözmek adına atılan adıma karşı laik-Kemalistlerin tepkisini azaltmak için yapılan bu işin bir anlamı yok. Onlar mutlaka bir sorun bulacaklardır merak etmeyin! Opera ve bale ‘etkinlikleri' içinde kullanılacak olan AKM tam da bahsettiğimiz bu abartılı ve anlamsız alakanın bir neticesi.
Doğrudan sormak gerekirse, bizim ne işimiz olur opera ve baleyle? İşimiz olmasına gerek de yok! Bambaşka bir dünyanın içinden gelen ve kendi içinde belki anlamlı olabilecek olan bir ‘şeyi’ sırf gelişmişliğin ve modernliğin(!) göstergesi olduğu için sahipleniyor görünmek hem komik hem oldukça acıklı. Bunun benzer bir örneği daha mevcut. Daha evvel bu konuyu da Haksöz Haber’de gündem etmiştik:
Bir de işin maliyet kısmı var ki orası komik kompleksleri, trajikomik bir duruma sokuyor. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un açıkladığı tahmini rakamlara göre AKM’nin yeniden yapılmasının maliyeti 1.8 Milyar. Bakan Bey, TL mi dolar mı yoksa Afyon Dinarı(!) mı olduğunu açıklamaya zahmet etmemiş ama rakamın büyüklüğünden TL olduğu zannına kapılıyoruz. TL veya dolar fark etmez bale salonuna harcanan bir kuruş bile israftır.
Memleketin ciddi ekonomik problemlerden geçtiği şu günlerde Bakan Bey’in bu rakamı büyük bir iş yapmış gibi açıklaması da oldukça düşündürücü. 1.8 Milyar ile neler yapılabilirdi acaba? Onu bilmiyoruz ama içinde bulunduğumuz şartlar düşünüldüğünde yapılmayacak listesinin başına opera ve bale salonu eklenirdi herhalde!