Taraf gazetesi bugün Genelkurmay’da hazırlandığı iddiasıyla 11 sayfalık çok önemli bir belge yayımladı. Genelkurmay ‘ın “yalan” demediği belgeler, bazı gazetelere göre yalanlanmıştı.
“TSK’NIN ACİL EYLEM PLANI / Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, siyasete ve sivil hayata müdahale etmek için geniş kapsamlı bir ‘eylem planı’ hazırladığı ortaya çıktı. Planın amacı, ‘Kamuoyunu TSK’nın hassasiyet gösterdiği konularda’ yönlendirmek ve harekete geçirmek / Genelkurmay Başkanlığı tarafından hazırlıkları tamamlanan ve Eylül 2007’de yürürlüğe konan ‘Bilgi Destek Faaliyeti Eylem Planı’ uyarınca, kamuoyunu, ‘irticacı haraketlerin sorumlusu’ olarak görülen hükümete; ‘milli devlete karşı’ olarak nitelenen yeni anayasa paketine; ‘terörist’ olarak adlandırılan DTP’ye karşı TSK’nın görüşleri doğrultusunda yönlendirmek ve ‘topluma öncü olma’ rolünü sürdürmek için bir dizi karar alındı.”
Taraf’ın birinci sayfanın tamamını, içerde de iki tam sayfayı kaplayan haberi işte bu başlık ve sunuşla duyuruldu okurlara…
Birinci sayfada, 11 sayfalık eylem planının en önemli unsurları da şöyle formüle edilmişti:
“1. Yargıçlar ordu çizgisine çekilecek… Genelkurmay Başkanlığı’nın eylem planı, ‘üst yargı organı başkanlarının TSK ile aynı paralelde hareket etmelerini sağlamayı’ amaçlıyor.
“2. Gazeteciler kullanılacak… Taraf’ın elindeki Genelkurmay belgesine göre, basın mensupları ve medya kanalları düzenli temasla yönlendirilecek ve yandaş kılınacak.
“3. TSK muhalifleri yıpratılacak… Genelkurmay Bilgi Destek Planı, ‘Bazı sanatçı ve yazarların desteklenmesi ve ön plana çıkarılması, TSK karşıtı fikir ve eylemleri ile bilinenlerin yıpratılması hedef alınacaktır’ diyor.
“4. Kanaat önderleri yönlendirilecek… Çizelgenin 12. maddesinde TSK’yı yıpratma kampanyasının etkisiz kılınması için kanaat önderlerinin yönlendirilerek kullanılması öngörülüyor. Belge, bu ‘kanaat önderlerinin masraflarının doğrudan veya dolaylı olarak karşılanması gerektiğini’ belirtiyor.
“5. DTP’nin terörist olarak görüldüğü vurgulanacak… Eylem planında DTP’nin kendi ifadeleri ve davranışları nedeniyle TSK tarafından terörist olarak görüldüğünün ve muhatap kabul edilmediğinin kamuoyuna ilan edileceğini kayda geçiriyor.
“6. Kürt bölgesi silahla rahatsız edilecek… Çizelgede, ‘teröre sağlanan desteğin bedelsiz kalmayacağını bölge halkına hissettirmek için sıklıkla arama, operasyon düzenleneceği, Irak’ın Türkiye sınırında yaşayan sivillerin ağır silahlarla vurulacağı yazıyor.”
Genelkurmay ne dedi?
Haberin bugünkü (20 Haziran) Taraf’ta yayımlanmasından sonra, öğle saatlerinde Genelkurmay’dan şu açıklama yapıldı (tam metin):
“Bir günlük gazetenin 20 Haziran 2008 tarihli baskısında, Genelkurmay Başkanlığına ait olduğu ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bilgi destek planını ihtiva ettiği iddia edilen bir belge ve bununla ilgili haberler yayımlanmıştır.
Genelkurmay Başkanlığı kayıtlarında, Komuta Katı tarafından onaylanmış böyle bir resmi evrak veya plan bulunmamaktadır.
Türkiye Cumhuriyetini sonsuza dek korumak ve kollamakla görevli olan Türk Silahlı Kuvvetleri, bazı çevrelerin ucuz propagandalarından etkilenmeyecek kadar güçlüdür. Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”
Medya Andıcı’nda ne denmişti?
Ben bu açıklamayı okuyunca aklıma hemen Nokta’da yayımladığımız “medya Andıcı” haberi geldi. Türkiye’deki gazetecileri “TSK yandaşı” ve “TSK karşıtı” olarak ikiye ayıran Genelkurmay çalışmasıyla ilgili olarak Genelkurmay önce “Belge doğru, fakat henüz taslak aşamasında” açıklamasında bulundu. Ardından, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt 12 Nisan’da yaptığı ünlü basın toplantısında “Söz konusu taslağın kesinlikle kendisine sunulmadığını ve taslağı hiç görmediğini” söyledi.
Aslında bugün yapılan açıklama “yalanlama”dan çok “doğrulama” niteliğinde. Tıpkı Genelkurmay Andıcı ile ilgili yapılan açıklamada olduğu gibi; tek fark, yayımlanan belgenin “doğru” olduğunun bu defa açıklıkla söylenmemiş olması. Öte yandan açıklamada “yalan” sözcüğü kesinlikle geçmiyordu. Taraf, yayımladığı belgenin “onaylanmış olduğundan” da söz etmiyordu. Bu durumda Taraf’ın haberi yalanlanmış mı olur? Bazı gazetelere göre evet!
Taraf’ın geçenlerde “Darbenin dört atlısı” dediği dört Doğan Grubu gazetesinden üçü (Hürriyet, Milliyet, Vatan) internet sayfalarında “Genelkurmay Taraf’ı yalanladı” ibaresini kullandı. Genelkurmay’dan daha Genelkurmay’cı bir gazetecilik!
CHP’den de geri!
Öte yandan sivil siyaseti ve demokratik meşruiyeti savunmada CHP’nin bile gerisine düşen bir gazetecilikle karşı karşıyayız. Bakın CHP Genel saymanı Mustafa Özyürek nasıl bir tepki vermiş Taraf’ın haberine ve Genelkurmay açıklamasına (ANKA’nın haberinden aktarıyorum):
“CHP’li Özyürek, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin siyasete ve sivil hayata müdahale etmek için geniş kapsamlı bir ‘Eylem Planı’ hazırladığına ilişkin iddialarla ilgili olarak, açıklamalarda bulundu.
Özyürek, basına yansıyan söz konusu belgenin geçerli bir belge olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerektiğine işaret etti.
Genelkurmay Başkanlığı’nın ‘onaylanmış böyle bir belge yok’ şeklindeki açıklamalarını hatırlatan Özyürek, ‘Ayrıntılı bilgiler var. Onaylanmamışsa, TSK’nın hiyerarşisi içerisinde hazırlanmamışsa kim veya kimler böyle bir çalışma yapmıştır? Çünkü oradaki öngörülen, çalışmalar ve önlemler TSK’nın görev ve sorumluluk alanını aşan çalışmalar. TSK’nın yetki ve sorumluluğu yasalarla öngörülmüştür’ diye konuştu.”
Bunlar ne güzel gazetecilikler böyle! Özü “merak” ve “kuşku” olan bir mesleğin “yalanlama olmayan bir yalanlama”dan bu kadar hızlı bir şekilde tatmin olup defteri kapaması olacak iş mi?
Durun bakalım, belki CHP’den utanıp vazgeçilir bu tuhaflıktan. Belki yarın (21 Haziran) gazeteler, internet sayfalarından bambaşka bir havada çıkarlar.
Medya Kronik / 20.06.2008