Aydın Ünal / Yeni Şafak
Yalnız Filistin
İsrail’in yürüttüğü soykırımın şiddeti her geçen gün daha da artarken, İslam dünyasında Filistin duyarlılığı her geçen gün azalıyor, Filistin gündemden düşüyor.
Milyarlarca Müslüman, onlarca İslam ülkesi, bırakınız İsrail’e karşı bir adım atmayı, artık Filistin’i görmek, duymak, Gazze ile ilgili bir haber okumak, bir video izlemek istemiyor.
Filistin, Gazze, tam anlamıyla kendi kaderine terk edildi. Daracık bir alana sıkışmış milyonlarca Gazzeli bir yandan açlık, susuzluk, soğuk ve hastalıkla, bir yandan da İsrail barbarlığıyla baş başa kaldı.
ABD destekli İsrail’in vahşette sınır tanımadığını, bugüne kadar yaptıklarından çok daha fazlasını hiç çekinmeden yapabileceğini görmüş olduk.
Filistin’deki soykırımdan dolayı ABD ve İsrail’i suçlamanın artık gereği yok zira onlar doğalarının gereğini yapıyorlar.
Artık net şekilde anlaşılmıştır ki, gözümüzün önünde gerçekleşen Müslüman katliamının asıl sorumlusu bizatihi Müslümanların kendileridir.
Neden böyle oldu?
Çünkü Müslümanların Hakk’a ve hakikate imanı, Siyonistlerin ve Hristiyan Siyonistlerin batıla inancı kadar güçlü değil artık.
İsrail ordusu, İsrail askerleri, İsrail halkı, muharref bir kitabın ve batıl inançlarının tam motivasyonuyla ve “ibadet aşkıyla” soykırım yaparken, Müslümanlar Hakk’tan ve hakikatten uzaklaşıyor, hızla bozuluyor, çürüyor, özlerinden uzaklaşıyorlar.
Müslümanlar kendilerine inşa ettikleri güvenlikli ve konforlu adacıklarında “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” ya da “her koyun kendi bacağından asılır” bencilliğiyle günlerini gün ediyorlar. Allah’a ve hesap gününe inandıklarını söyleyip hiç ölmeyecek, hiç hesap vermeyecek gibi yaşamayı tercih ediyorlar.
Filistin; Siyonistler ve Haçlılarla Müslümanlar arasındaki son duvar, son hendek, son kale. Ah bir bitse şu Filistin direnişi! Ah bir yıkılsa o son kale! Bize özümüzü, aslımızı, bize Müslümanlığımızı hatırlatan o direniş ah bir kırılsa! Kukla diktatörlerle, sömürge valileriyle, ruhunu satmış münevverlerle, devşirilmiş kültür elçileriyle, filmlerle, dizilerle, sosyal medya ile, tamamen yabancılaşmış eğitim sistemi ve müfredatıyla dönüştürülmüş İslam dünyası ile Batı arasında artık hiç pürüz kalmayacak!
Gazze’de Gazzeliler değil, insanlık ölüyor, Müslümanlık ölüyor; Gazze’ye sırtını dönen insanlığa sırtını dönmüştür, İslam’a sırtını dönmüştür. Bu kadar net!