HAKSÖZ HABER
İşgal rejimi kırk gündür devam eden saldırılarla Gazze halkının direnişini kırmak istiyor. Bütün dünyada vicdan sahipleri Siyonist rejime karşı kitlesel gösterilerle tepkilerini gösteriyorlar.
Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya, Üsküdar Özgür-Der'de Gazze'deki son gelişmeleri değerlendirdi. Rıdvan Kaya, Gazze'de yaşanan katliama karşı Batı dünyası başta olmak üzere ortaya konan tepkilerin önemli bir duruş olduğunu vurguladı.
"Gazze'de vicdani hasletlere sahip olan herkesin tepkisini çekecek bir vahşet yaşanıyor. Gazze meselesi sadece Gazze ile alakalı bir sorun değil. Filistin'in sömürgeleştirilme tarihi neredeyse yüzyılı aşkın bir süredir devam ediyor. Gazze de yaşananlar da bu sürecin bir devamıdır. 1947'den beri süreklilik arz eden Filistin'i Filistinlilerden arındırma projesi sistematik katliamların esas sebebidir.
En başında Yahudilerin kurduğu Haganah benzeri örgütler baskı ve zulüm politikalarıyla insanları tehcire zorladılar. 2023 Ekim ayında yaşanan katliamlar ise oldukça yoğun bir zulüm zincirinin son halkasıdır. Buna karşın dünyanın her yerinde işgal rejimine yönelik tepkiler büyük bir ayrışmaya işaret ediyor. Batılı devletler katliamları açıktan savunurken halklar ise karşı tutum ortaya koyarak vicdan merkezli gösteriler düzenliyorlar.”
Var olan zorbalığa karşı herkesin elinden geleni yapması gerektiğini vurgulayan Kaya, yılgınlık halinin kabul edilemez olduğunun altını çizdi.
"İnsani değerleri ön planda tutan tepkilerin varlığı Filistin konusunda belirli bir bilince işaret ediyor. Böyle bir vasatta bazı kimselerde 'yaptığımız eylemlerin, gösterdiğimiz tepkilerin bir anlamı var mı?' şeklinde bir duygu durumu ortaya çıkabiliyor ne yazık ki. Buna karşı dikkatli olmamız gerekiyor. 18.yy'da başlayan sömürgeleştirme faaliyetleriyle İslam coğrafyasının neredeyse tamamı esaret altına alındı. Bugün karşı karşıya kaldığımız sonuçları bugünle sınırlı olarak algılarsak psikolojik tahribat kaçınılmaz hale gelir. Zulüm gibi mücadelenin de uzun soluklu bir tarihi olduğunu ve bugünden yarına bir değişim beklemenin gerçekçi olmadığını anlamamız gerekiyor. Duygusal yıkım sonucunda ortaya çıkan küskünlük ve yılgınlık haline karşı mücadelemizi gelecek nesillere taşıyacak bir perspektif inşa etmenin peşinde olmalıyız. Gazze direnirken bizler yılgınlığa düşemeyiz!"
Rıdvan Kaya, Filistinli Müslümanların direnişleriyle ahiret bilincinin ne kadar kıymetli bir husus olduğunu herkese hatırlattıklarını kaydetti.
"Filistin büyük acılarla sınanan bir coğrafyamız. Ancak hamdolsun ki Filistinli kardeşlerimiz büyük irade ortaya koyarak direnişten bir an bile geri adım atmıyorlar. Filistin ödediği bedellerle birlikte dava bilincine sahip olmanın ne kadar değerli olduğunu hepimize öğretiyor. Sadece mücahitler de değil hanımlar, çocuklar bütün bir toplum hepimize ibret olacak bir sabırla mücadeleyi sürdürüyorlar. Rabbimiz de bu mücadeleyi bereketlendiriyor ve aziz kılıyor. Filistinlilerin aksine bizim gibi toplumlarda ise izah etmekte zorlandığımız bir huzursuzluk hali hakim. Dünyevileşme vb. tartışmalar etrafında var olan bu huzursuzluk halini de düşündüğümüzde Gazze'nin 'neyin önemli olduğu' noktasında çok kıymetli hatırlatmalarda bulunduğunu görmek gerekiyor."
İşgal rejimi tarafından parçalanmış bir durumda olan Filistin topraklarında Gazze dışındaki vaziyete de değinen Kaya, Filistin’deki direnişin vicdan sahibi olan herkesi kendine getirdiğini vurguladı.
Abbas yönetiminin Batı Şeria halkında herhangi bir karşılığı yok. Cenin, Nablus, El Halil gibi vilayetlerde hem Abbas yönetimine hem de Siyonistlere karşı çok ciddi bir tepki var. Filistin halkı dayanışma içerisinde. Abbas rejiminin cezaevlerinde çok fazla mücahit var. Bir yandan ise ‘yerleşimci’ adı altında Batı Şeria’yı içerden bölen Siyonistler de Batı Şeria’da örgütlenmeyi çok zor hale getiriyor. Ancak buna rağmen olaylar başladığından beri bölgede 200’e yakın şehit verildi. Filistin’deki direnişin aynı zamanda bizleri de dirilttiğini unutmamalıyız. Şuan daha önce hiç haberdar olmamış insanlar dahi İslami direnişi konuşuyor. Gazze izzetli olmanın izzete tabi olmanın nasıl mümkün olduğunun somut örnekliğini gösteriyor. Rabbimiz bu mücadelenin sonunda Filistin halkına zaferler nasip etsin...
Program soru-cevap faslının ardından sona erdi.