Gariplik Hissi Sandıklara Çökmesin

Kenan Alpay, İstanbul’a kilitlenen seçim gündemini değerlendirdiği yazısında "şike", "şaibe" iddialarını ve AK Parti cenahındaki arayışları analiz ediyor.

Kenan Alpay’ın konuyla alakalı yazısı şöyle:

Seçimlerden önce en üst perdeden şaibeli seçmenler sorunu vardı. Seçimlerden sonra hem seçmenlerin bir kısmını hem de seçimleri şaibeli göstermeye çalışmak ne derece makul ve hukuka uygun olur? Hatırlayacak olursak “hayali seçmen, ölü seçmen, oy kullanması için seçmen listelerine geçirilen Suriyeliler” gibi iddiaların ardı arkası kesilmedi. Bu iddialar alışıldığı üzere sistematik olarak CHP’den ve biraz da İYİ Parti sözcülerinden neşet etti hemen çoğunlukla. Sahte seçmen söylentileriyle ilgili olarak haberlere konu olan mahaller ve konutlar için doğal olarak YSK göreve davet edildi.

Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Sadi Güven’in 22 Ocak tarihinde Anadolu Ajansı’na verdiği beyanatın özeti şöyleydi:  “Mükerrer seçmen de sahte seçmen de hayali seçmen de yok.” YSK başkanı Güven’in meseleyi detaylarıyla izah eden beyanının “mükerrer seçmen var mı?” sorusuna verdiği cevapla ilgili kısmına bakmakta fayda var: “Türkiye'de vatandaşımız doğduğunda Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü bir kimlik numarası veriyor ve herkese tek bir numara veriliyor. Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının, sisteme iki kere kayıt olması söz konusu değil. Mükerrer seçmen olmadığı gibi sahte seçmen de yok, hayali seçmen de yok. Seçmen nerede kayıtlı olursa olsun ancak bir kez kayıt olabiliyor.

Şaibe İddiaları Kimin işine Yaradı ki?

Peki, “hayali seçmen” kayıtları üzerinden seçimlere müdahale edilmesini YSK nasıl bertaraf ediyor? (…)

Yazının devamı >>>

Yorum Analiz Haberleri

Meşru olanı savunursan karşılığını elbet görürsün!
Türkiye solu neden hala Esed rejimini savunuyor?
Sosyal medyada görünürlük çabası ve dijital nihilizm
İran aparatlarının komik antipropagandalarına vakit ayırmak bile coğrafya için zaman kaybı...
Nasıl ki ilk Müslümanlar tüm zorluklara rağmen direndiyse Gazzeliler de öyle direniyor!