26 Temmuz'da askeri cuntanın yönetime el koyduğu Nijer'deki gelişmeler hem Afrika kıtasını hem de dolaylı olarak dünyayı etkilemeye devam ediyor.
Bölgede Batılı devletlerin son müttefiki konumunda olan ve dünyanın en büyük uranyum üreticisi olduğu bilinen Nijer'deki darbenin ardından yeni yönetim, Fransa ile askeri iş birliğini sona erdirdi.
Bu gelişme sonrası Wagner ile bir sözleşme imzalandı ve Rus paralı askerler ülkeye giriş yaptı. Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu, Cumhurbaşkanı Bazum'un serbest bırakılmasını talep etmiş aksi durumunda 1 hafta içinde askeri müdahalede bulunacaklarını açıklamıştı. Darbe yapan cuntacılar ise bu sözlere meydan okuyarak "Nijer'e askeri müdahalede bulunursanız dostlarımız Gine, Mali, Burkina Faso hariç üye ülkelerden birine ani bir saldırı düzenleriz." açıklamasını yaptı.
Ülkenin komşusu olan Nijerya'nın Devlet Başkanı Bola Ahmed Tinubu, ülkesindeki senatoya mektup yazarak darbenin yaşandığı Nijer'e askeri müdahale için destek istedi. Tinubu, yüzde 70'ini karşıladıkları Nijer'in elektriğinin kesilmesi konusunda da senatonun desteğini istedi.
Öte yandan dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Nijer, Batı ülkelerinin mali yardımı kesmesinin yanında ekonomik yaptırım kıskacına da girdi.
Nijer'de Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum, 26 Temmuz'da Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı unsurlarınca alıkonulmuş ve o akşam asker yönetime el koyduğunu duyurdu. Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı General Abdurrahmane (Ömer) Tchiani, 28 Temmuz'da Vatanı Koruma Ulusal Konseyi (CNSP) isimli cuntanın liderliğini üstlenerek geçiş hükümetinin başına geçti.
Grubun devlet televizyonunda yaptığı açıklamada ülkenin anayasasının askıya alındığı, tüm kurumların lağvedildiği, ülke sınırlarının kapatıldığı bildirildi. Televizyonda darbe bildirisini okuyan bir komutan, giderek kötüleşen güvenlik durumu ve ülkenin içinden geçtiği sosyoekonomik kriz nedeniyle darbe yapıldığını bildirildi. Bildiride, 22.00-05.00 saatlerinde sokağa çıkma yasağı uygulanacağı ve tüm sınırların kapatıldığı kaydedildi. Ordunun da darbeye katılacağı belirtildi.
Nijer'in demokratik şekilde seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Bazoum darbeden saatler sonra Twitter'dan yaptığı açıklamada "Zor elde edilen kazanımlar korunacaktır. Demokrasiyi ve özgürlüğü seven tüm Nijerliler de bunu görecek" dedi. Daha sonra yapılan açıklamada ise Bazoum'un gözaltında olduğu belirtildi.
Darbeden günler sonra darbeye destek verenler sokaklara döküldü. İktidar partisinin binaları yağmalandı, bazı binalar ve çevresindeki arabalar ateşe verildi. Rusya bayrağı taşıyan eylemcilerden bazılarının taşıdığı dövizlerde, "Kahrolsun Fransa" ve "Yabancı üsler dışarı" yazısı görüldü.
Nijer, dünyanın en büyük uranyum tedarikçileri listesinde de 7. sırada yer alıyor. Tek başına küresel uranyum arzının yüzde 43'ünü karşılayan Kazakistan, geçen sene ürettiği 21 bin 227 metrik tonluk uranyumla dünyanın en büyük uranyum tedarikçisi olarak kabul ediliyor. Kazakistan'ı 7 bin 351 metrik tonla Kanada, 5 bin 613 metrik tonla Namibya izliyor. Dünyadaki uranyum arzının yüzde 5'ini karşılayan Nijer'de 311 bin 110 metrik tonluk uranyum rezervi bulunuyor.
18 nükleer santralde 56 reaktörü çalıştırmak için yıllık ortalama 7 bin 800 metrik ton doğal uranyuma ihtiyaç duyan Fransa, eski sömürgesi Nijer'den yaklaşık 50 yıldır uranyum temin ediyor. Fransız devletine ait nükleer enerji şirketi Orano, eski ismiyle "Areva", Nijer devletiyle Sahra Çölü'nde yer alan Arlit kenti yakınlarındaki açık ocak maden sahasını işletiyor.
Euratom Tedarik Ajansına (ESA) göre, Nijer, 2005-2020 döneminde, Kazakistan ve Avustralya'nın ardından arzın yüzde 19'unu karşılayarak Fransa'nın 3. en büyük uranyum tedarikçisi konumunda bulunuyor. Uranyum tedarikinde sadece Nijer'e bağımlı olmayan Fransa'nın halihazırda 3 yıllık ihtiyacı karşılayacak zenginleştirilmiş uranyum stoku olduğu tahmin ediliyor. Buna karşın Avrupa Birliği (AB), uranyum ihtiyacının yüzde 25'ini Nijer'den karşılıyor. Nijer, Kazakistan'ın ardından AB'nin en büyük 2. uranyum tedarikçisi olarak kabul ediliyor.
Fransa da "Nijer halkı tarafından demokratik olarak seçilen Cumhurbaşkanı Mohamed Bazoum, Nijer Cumhuriyeti'nin tek Başkanıdır. Fransa, General Tchiani liderliğindeki askeri darbeden ortaya çıkan yetkilileri tanımıyor" açıklamasında bulundu ve ülkeye yönelik tüm mali yardımları askıya aldıklarını belirtti.
Nijer'de iktidarı ele geçiren cunta, Fransa ile askeri işbirliğinin sona erdirildiğini duyurdu. Askeri cuntanın sözcüsünün bu kararı devlet televizyonundan açıklamasının ardından Fransa'nın birliklerini ülkeden çekip çekmeyeceği henüz bilinmiyor.
Batı Afrika'da eski sömürgeci güç olan Fransa, Mali ve Burkina Faso'daki askeri darbeler sonrasında bu ülkelerdeki askerlerini çekmek zorunda kalmıştı. Nijer, Batı'nın bölgedeki son müttefiki sayılıyordu. Sahel bölgesindeki radikal İslamcı milislerle mücadele amacıyla Fransa'nın Nijer'de konuşlandırdığı askerlerinin sayısı bini geçiyor.
Fransa Dışişleri Bakanlığı, Nijer'de faaliyet gösteren France 24 ve RFI kanallarının yayınlarının da askeri yönetim tarafından durdurulduğunu duyurdu. Bakanlıktan yapılan açıklamada basına yönelik tedbirlerin, darbecilerin otoriter baskılarının bir parçası olduğu belirtildi.