Filistin Esirler Kulübü'nden alınan bilgiye göre, İsrail'deki bir hapishanede 8 aydır açlık grevi yapan İsavi'nin, İsrail Askeri Savcılığı'yla anlaşmaya vardığı bildirildi.
Anlaşmaya göre Temmuz 2012'den bu yana tutuklu bulunan İsavi'nin 8 ay sonra serbest bırakılarak Kudüs'teki evinde yaşamasına izin verilecek. Daha önce Batı Şeria'ya gitmesi şartıyla serbest bırakılması teklif edilen İsavi, Kudüs'te yaşayacağını belirterek açlık grevine devam etmişti.
Açıklamada, 2011 yılında Hamas'ın elinde tuttuğu İsrail askeri Gilat Şalit'i teslim etmesine karşılık serbest bırakılan Filistinliler arasında yer alan İsavi'nin, tekrar tutuklanmasına tepki olarak Ağustos ayından beri açlık grevi yaptığı hatırlatıldı.
İsavi, İsrail askerinin kendisini kelepçelemek konusunda ısrar etmesine tepki olarak ek besin almayı kesmiş, İsrail Hapishaneler Yönetimi ise İsavi'ye açlık grevini bırakıp Gazze Şeridi'ne gitmesi halinde serbest bırakmayı önermiş ancak İsavi doğup büyüdüğü Kudüs'ten başka bir yere gitmeme konusunda ısrarcı olduğunu söylemişti.
8 ay daha tutuklu kalacak
Esirler Kulübü'nün Hukuk Bürosu Başkanı Cevad Bules, İsrail makamları 2011'deki esir takası ile serbest bırakıldıktan sonra tekrar tutuklanan ve Temmuz 2012'den bu yana açlık grevi yapan İsavi'nin 8 ay daha tutuklu kalacağını belirtti.
Bu anlaşmanın en önemli yanının askeri savcılığın İsavi'yi suçsuz bulması olduğunu kaydeden Bules, İsavi'nin, 8 ay daha devam edecek tutukluluk sürecinin ardından polis merkezine giderek imza verme zorunluluğunun da bulunmayacağını sözlerine ekledi.
Filistinli mahkumların hapishanelerde maruz kaldığı kötü muamelenin sembolü haline gelen İsavi adına İsrail'deki Ramon hapishanesinde dayanışma eylemleri, Batı Şeria ve Gazze'de ise çok sayıda gösteri düzenlenmişti.
Tepkiler artıyor
İsrail hapishanelerindeki tutuklularının maruz kaldığı kötü muamele ve şüpheli ölümler, uluslararası örgütler ve sivil toplum kuruluşları tarafından sıkça gündeme getiriliyor. Aylardır yargılanmadan hapishanede tutulanların da olduğu, gösterilerin ve tepkilerin de gün geçtikçe arttığı bildiriliyor.
Filistin'in BM Daimi Gözlemcisi Riyad Mansur, BM Genel Sekreterliği ve Güvenlik Konseyi'ne gönderdiği mektupta, yaklaşık 5 bin Filistinlinin haksız yere İsrail hapishanelerinde tutulduğunu belirterek, BM'nin bütün ilgili organlarına Filistinlilere karşı işlenen suçlar için harekete geçme çağrısı yapmıştı.
Filistinli Esirler Komitesi temsilcisi Abdullah Ebu-l Ata ise Dünya Sağlık Örgütü'nden (WHO) görevlerini yerine getirmelerini ve açlık grevi yapan Filistinli mahkumların sağlık durumlarının incelenmesi için bir heyet göndermelerini istemişti.
İsrail tarafından müebbet hapse mahkum edilen kanser hastası Meysere Ebu Hamdiye (64), 2 Nisan'da hayatını kaybetmiş, Filistin yönetimi Ebu Hamdiye'nin ölümünden tıbbi ihmale maruz bıraktığı gerekçesiyle İsrail yönetimini sorumlu tutmuştu.
Şubat ayında ise Arafat Ceradat (30) İsrail'in Megiddo Hapishanesi'nde sorgulanırken hayatını kaybetmiş, hapishane yönetimi Ceradat'ın ölümünün kalp krizi, Filistin tarafı ise işkence nedeniyle olduğunu iddia etmişti.
İsrail, hapishanelerde tutuklu ve mahkum Filistinli sayısını 4 bin 998 olarak açıkladı.
AA