Partisinin haftalık grup toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Diyarbakır Belediyesi önünde dağa kaçırılan çocukları için eylem yapan anneleri yürekten selamlıyorum. 15 yaşında çocukları dağa kaçırılan annelerin bu feryadını türkiye ve dünya medyasının özellikle görmesini istiyorum. Galatasaray Lisesi önündekileri görmeyi bilirdiniz. Türkiye medyasında duyarsız kalanlara sesleniyorum; siz niye görmüyorsunuz? Ey BDP, bu annelerin yavrularını da alın gelin bakalım. Bunların da adreslerini gayet iyi biliyorsunuz. Alıp gelmediğiniz takdrde bizim de B planımız C planımız devreye girer" dedi.
Erdoğan sözlerine şöyle devam etti:
"Bu güne kadar anneler tehdit nedeniyle ses çıkaramıyordu. Kimileri taciz ediliyor, infaz ediliyor ama annelerine bir şey demiyordu. Askerimizin mağaradan çıkardığı annesini özlediğini söyleyen kızın feryadı unutulmadı. Özellikle hanım milletvekili kardeşlerime, hepsine oradaki kardeşlerini yalnız bırakmadıkları için teşekkür ediyorum. Biz de annelerin çocuklarına kavuşturmak için kararlılıkla mücadele edeceğiz."
'Yeni Burakcanlar, terörize edilen yeni Berkinler'
Erdoğan Alevilerle ilgili de konuştu, "Biz Alevilerin sorunlarının istismar malzemesine kullanılmasına izin vermeyiz. Hızır paşalar asırlar öncesinde kalmıştır. Açın kapıları şaha gidelim sözü asırlar öncesinde kalmıştır. Halktan silah isteyen bir zihniyet Türkiye’nin iyiliğini isteyen olabilir mi. Soma’da da alevi vatandaşımızı sağdan soldan toplayıp oraya götürdüler. Silah ve şiddet hangi sorunu çözdü." dedi.
Erdoğan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'na da cevap verdi:
"Çıkmış Barolar Birliği'nde konuşuyor. Başbakan kırılan cam çerçevenin derdinde diyor. Belki de dünyada yalanı bu adam kadar mahir kullanan bir kişi daha bulamazsınız. Ya bunun özel eğitimini aldı ya da genlerinde var bunu bilemeyiz. Sadece oyuna gelmemek yetmez biz yeni Burakcanların, terörize edilen yeni Berkinlerin yitip gitmesine de taviz gösteremeyiz." dedi.
Okmeydanı'ndaki çatışmalarda Uğur Kurt'un vurulması ile ilgili gelişmelere de değinen Erdoğan şöyle konuştu:
"Gezi’de istediklerini elde edemeyenler bu kez de 17 Aralık ve 25 Aralık darbe girişimlerine başladılar. Milli iradeyi hedef aldılar. Orada da dik durduk. 30 Mart’ta milli irade tecelli etti. Ne oldu millet bu darbe heveslilerine en güzel cevabı sandıkta verdiler. Şimdi mezhep farklılıklarını kaşıyarak istismar etmeye çalışıyorlar.
Bakın bir süredir bunun provaları yapılıyordu. Almanya’daydım aynı gün bizim oradaki toplantımızın salonunun yakınında orada Alisiz Alevilere miting yapma izni veriliyor. Dert bizim yaptığımız o toplantıyı nasıl sabote ederiz çalışması var. Bütün bunlara rağmen Almanya hükümeti tedbirlerini iyi almıştı. O gün 5 merkezde bize karşı guruplar tarafından toplantılar yaptılar. Hiçbiri arzusuna ulaşamadı. Muhteşem buluşmayı gerçekleştirdik.
En son Okmeydanı’nda yine bunu denediler, yine başarısız oldular. Merhumun kız kardeşi ne diyor; "Eğer siz bu eylemi yapmasanız benim kardeşim ölmeyecekti." Uğur’un GBT'sinde de en ufak bir detay yok."
Merkez Bankası'na faiz eleştirisi
Konuşmasında Merkez Bankası'nın faiz kararını da eleştiren Başbakan Erdoğan şöyle dedi:
"Bakın faiz düşmeye başladı. Almanya dönüşü söyleşide de söyledim. Merkez Bankası bağımsızdır ama kanaat açıklamak başbakanın hakkıdır. Türkiye’de enflasyon yükseldiğinde vatandaş bunun hesabını Merkez Bankası’ndan sormaz. Hesabını gelir bize sorar. Biz atmosferi balans etmekle görevliyiz.
Bu faiz oranı düşmeli ki reel yatırım artsın. Biz sıcak parayla bir ülkenin kalkındığına inanan bir ülke değiliz. Bize gelecek fayda reel yatırımda. Finans sektörü şöyle kar etmiş. Öyle ballandıra ballandıra anlatılıyor ki tüketiciler bankaların kapısına kuyruğa giriyor. Tamam da biz finansın varlığından rahatsız değiliz. Dert daha fazla kazanmanın hırsı ülkeyi yüceltmenin çok üstünde.
Merkez Bankası'na sesleniyorum, hiç enflasyonu tutturabildiniz mi ? Yılda birkaç defa revize ettin. Ama artık yetti. Ve faiz sebeptir. Enflasyon neticedir. Neymiş bağımsızlarmış. Ama bilecekler ki biz millete hesap veriyoruz. Ha vakti dolar, biz gerekeni yaparız. Bu yarım puan düşürmekle olacak bir şey değil. Dedim bizimle dalga geçmeyin.
Al Jazeera