HAKSÖZ-HABER
Emeğin Partisi’nin yayın organı Evrensel Gazetesi’nde dün yayınlanan bir haber sol zihniyetin ihbarcı refleksini yansıtmaktaydı. Suriye’de devam etmekte olan Amerikan saldırılarını protesto için Özgür-Der’in düzenleyeceğini açıkladığı eylemle ilgili olarak gazete şu başlığı uygun görmüş: “Nusra Cephesi için İstanbul’da eylem yapılacak!”
Haber şöyle devam ediyor:
“ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin, El Kaide'nin Suriye uzantısı Nusra Cephesinin komutanlarını taşıyan bir aracı vurması İstanbul'da protesto edilecek.
Suriye'deki cihatçı gruplara yakın siteler 'ABD'nin İdlib'te Nusra Cephesine Yönelik Hava Saldırılarını 11 Temmuz Cumartesi Saat 15:00'da Saraçhane Parkında Protesto Ediyoruz' haberleri geçerken, eylemin düzenleyicisi Özgür-Der olarak görülüyor. Özgür-Der, Suriye'deki savaşta cihatçı örgütlere yardım ettiği iddialarıyla sık sık gündeme gelen bir yapı. Bilgi almak için aradığımız Özgür-Der, eylemi doğrularken, 'eylemin amacı'na ilişkin sorumuza da 'Suriye'de yaşanan ABD saldırıları için yapıyoruz. Birkaç kentte ABD saldırıları oldu. Ölen siviller de var. ABD, Nusra Cephesi ve diğer grupları, Ahrar'uş Şam'u da vurdu. Ayrıca İncirlik üssünün ABD'ye açılmaması için' cevabını verdi.
'Eylem için Valilikten izin aldınız mı' sorumuza ise 'Eylem için Valilikten izin almaya gerek yok' denildi.”
Anti-Emperyalizm Söylemi Boşa Çıkınca…
Başlığa çıkartılan vurgunun, yani “ABD saldırılarını protesto için değil de, Nusra Cephesi için” tercihinin gerekçesi solun zihinsel arka planında yatmakta. Öncelikle Amerikan saldırılarından söz etmeye yüzleri olmadığı için herhalde. Öyle ya, 4 yıldır sözde anti-emperyalist diye taltif ettikleri katil bir rejime verdikleri akıl almaz desteğin merkezine oturttukları anti-Amerikancılık söyleminin altının nasıl da boş olduğunun bu kadar faş olmasını kabullenmeleri kolay değil tabi ki!
İlaveten “Nusra Cephesi için eylem” vurgusu malum yerlere “Bakın İslamcılar terör örgütleriyle dayanışma içindeler!” uyarısı olarak da okunmaya müsait elbette. Yani bildiğiniz klasik “irtica tehdidinin farkında mısınız” gayretkeşliği!
Sen kalk yıllarca Amerikan karşıtı bir söylemle kendinden başka herkesi ve özellikle de Müslümanları işbirlikçi diye yaftala! Suriye meselesinde aynı nakaratı tekrarlayarak zulme, vahşete arka çık! Ardından PYD örneğinde açıkça görüldüğü üzere desteklediğin, özdeşleştiğin gruplar Amerikan Hava Kuvvetlerinin yerdeki uzantıları rolünü üstlensinler ve bunu da bir güzel sindir, görmezden gel. E, geriye ne kaldı? Terör örgütü, teröristler, aşırılar, vb. klasik Kemalist refleksleri devreye sokmaktan başka geriye bir şey kalır mı?
Valilikten izin mevzusu da aynı yaklaşımın tipik bir tezahürü sadece. Devrimci, sosyalist kimlik iddialı bir gazetenin yapılacak bir basın açıklaması ile ilgili olarak aklına gelen en önemli sorunun “Valilikten izin aldınız mı?” olmasına ise diyecek herhangi bir şey yok!