Evren Paşa söylüyor: “Kafama sıkar giderim!”

Tamer Korkmaz

Evren Paşa, 12 Eylülcülerin yargılanmasıyla ilgili tartışmayı bu defa ciddiye alıyor olmalı; konunun gündemde kalmasından pek rahatsızmış, çok üzülüyormuş…

“Referanduma gidilsin, 'Evren yargılansın' sonucu çıkarsa intihar ederim” sözleriyle duygu sömürüsü yapmıştı ya…

Dün de bir gazeteye “Bir mermiye bakar iş. O mahkemeye çıkacağıma kafama kurşun sıkarım” demiş.

12 Eylül faturasının hesabını vermek yerine; “Kafama sıkar giderim” numarasıyla bir de üste çıkmaya çabalamaz mı, paşa?

*

Evren, 12 Eylül darbecilerinin yargılanması tartışmasında en çok Deniz Baykal'a bozulmuş.

Son tartışmayı CHP lideri başlattı ya…

Kenan Paşa da diyor ki:

“Baykal, madem darbelere karşı, o zaman evvela 27 Mayıs darbesini sorgulaması lazım. Yirmi yıl boyunca bu ülkede bayram havasında kutlanan 27 Mayıs'a Deniz Baykal da alkış tuttu.”

Deniz Bey'in yaman çelişkileri için o kadar uzağa gitmeye gerek yok…

28 Şubat sürecinde de dik duramamıştı, CHP lideri.

Onu da geçtim, darbeci Ergenekon örgütünün gönüllü avukatlığına soyunması bile tek başına nerede durduğunu anlatmaya yetiyor.

*

Kendi darbesi masaya yatırıldığında “Kafama sıkar giderim”i söylüyor da; sahi, Evren Paşa 28 Şubat hakkında ne düşünüyor?

Mesela, 28 Şubat'ın gözde ismi Çevik Bir için ne diyor?

Pek merak ediyorum.

12 Eylül darbesini müteakip Evren Paşa'nın özel kalem müdürlüğünü yapan Binbaşı Çevik Bir'di.

Evren'in Cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte Başyaveri olmuştu; Çankaya Köşkü'nden bir yıl önce albaylığa terfi etmişti, Çevik Bir.

İçimden bir ses, Evren Paşa'nın 28 Şubat'ın Çevik Bir'i hakkında kötü konuştuğunu söylüyor.

Evren Paşa'nın özellikle 90'lı yaşlarında geçmişin muhasebesini çok daha sık yaptığına kuşku yok.

“İntihar ederim” lakırdısında bu psikolojinin de etkisi olduğunu düşünüyorum.

Evren, zihninde 28 Şubat'taki Çevik Bir'i sorguluyorsa…

12 Eylül'ün arka planı da mütemadiyen 'film şeridi gibi' gözünün önünden geçiyordur.

Kenan Paşa'nın o çok kanlı ve karanlık dönem hakkında itiraflarda bulunmayacağı aşikar…

12 Eylül'de kendisini istihdam eden de, 28 Şubat için Çevik Bir'i sahneye çıkaran da aynı gizli mekanizma idi.

Evren'in bunun sarsıcı anlamını en iyi bilen belli başlı isimlerden olduğu hususunda kuşkum yok.

Bir kamuoyuna yıllardır söylenen resmi yalanlar var; bir de son derece şok edici gerçekler…

Hal böyleyken…

“Suskunluk Yasası” işlemeye devam ediyor.

*

12 Eylül'ün devasa sırlarını “Evren'den İtiraflar” babında olmasa da; er ya da geç mutlaka öğreneceğiz.

Çevik Bir ise günümüzde “28 Şubat'ın güçlü paşası” konumundan en uzak noktada bulunuyor; o artık Ergenekon soruşturması kapsamında ifadesi alınmış bir emekli orgeneral…

YENİ ŞAFAK