Evleri Yıkılır, İşkence Görür Filistinli Çocuklar

Uluslararası Çocukları Savunma Örgütü'nün son raporu, evleri yıkılan, yerleşimcilerin şiddetine maruz kalan ve gözaltında işkence gören Filistinli çocukların çileli hayatlarına bir pencere açıyor.

Uluslararası Çocukları Savunma Örgütü Filistin birimi "Doğu Kudüs'ten Sesler: Filistinli Çocukların Karşılaştığı Durumlar" başlığı altında yeni bir rapor yayımladı. İsrailli yerleşimcilerin işgal altındaki topraklara akınını teşvikle oluşan durumu aktaran rapor, Doğu Kudüs'ün Filistinli sakinlerinin nüfus artışı ve gelişimini sınırlamaya yönelik idari ve yasal uygulamalara dikkat çekiyor.

İsrail'in tek taraflı ilhak ettiği Doğu Kudüs'te 15 Filistinli çocuk ve annelerle yapılan görüşmelerle hazırlanan rapor, üç ana konuya odaklanarak, uzun süreli askeri işgal altında yaşanan zorluklara ışık tutuyor:

Ev yıkımları: İsrail'in keyfi imar sınırlamalarına uymayan, Doğu Kudüs'teki tüm Filistinlilerin evlerinin yaklaşık yüzde 32'sini etkileyen yıldırma politikası yüzünden en az 86 bin 500 Filistinli evlerinin yıkılması riskiyle yaşıyor.

Yerleşimci şiddeti: Ocak 2010 ve Mayıs 2011 tarihleri arasında, BM Filistinli çocukları hedef alan 24 şiddet eylemi kaydetti. Doğu Kudüs'te yaşanan bu olaylarda bir çocuk öldü, onlarcası yaralandı.

BM'ye göre, bu rakamlar 'kapsamlı, ancak ayrıntılı değil,' ve aynı zamanda fiziksel yaralanmalara yol açmamış taciz ya da sindirme
durumlarını içermiyor.

Yakalama ve gözaltılar: Kasım 2009 ve Ekim 2010 tarihleri arasında, taş atmakla suçlanan, Doğu Kudüslü çocuklara karşı bin 267 suç dosyası açıldı. Gözaltına alınan 20 çocukla yapılan görüşmeler, çocukların yüzde 80'inin, tutuklama, transfer veya sonraki sorgulama sırasında fiziksel şiddete maruz kaldığını ortaya koydu.

 

Filistin Haberleri

Batı Şeria’da 24 saatte 16 direniş eylemi gerçekleştirildi!
Hamas: İsrail Gazze'ye yardım ulaşmasını engellemek için her yolu deniyor
Katil İsrail, Gazze'de hastanenin jeneratörünü bombaladı
Siyonistlerin Gazze'de bıraktığı konserveler 15 çocuğu zehirledi!
İşgal rejiminin UNRWA kısıtlamalarına karşı UAD'den alınacak görüş bağlayıcı olacak