Eski Susurluk Komisyonu Başkanı Mehmet Elkatmış’tan Sedat Peker’in iddialarıyla ilgili çarpıcı değerlendirmeler

Eski Susurluk Komisyonu Başkanı ve AK Parti'nin kurucu üyesi Mustafa Elkatmış, Sedat Peker'in iddialarıyla gündeme gelen siyaset-mafya-medya ilişkisi için "Böylesini görmedim" dedi ve ekledi: “Türkiye'de biten bir şey var: Hukuk, adalet.”

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, Türkiye'deki şüpheli ölümler, kara para, uyuşturucu trafiği, siyaset-medya ilişkisi üzerine videoları yayımlamayı sürdürüyor. Peker'in son günlerdeki açıklamalarının hedefinde ise kendisine Türkiye'den kaçması için yardım ettiğini öne sürdüğü İçişleri Bakanı Süleyman Soylu var. Ankara'da dikkatler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Soylu ile alacağı karara ve yapacağı açıklamaya çevrilmiş durumda. Muhalefet partilerinden ise Soylu ile ilgili iddiaların mecliste soruşturma başlatılması talepleri yükseliyor.

Peker'in ortaya attığı iddialar, kamuoyunda ise devlet-mafya-siyaset ilişkilerini açığa çıkaran Susurluk kazasını akıllara getiriyor. Türkiye'de 3 Kasım 1996'da Susurluk'ta meydana gelen trafik kazasıyla ortaya çıkan ilişkileri araştırmak için kurulan eski TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu'nun başkanı ve kapatılan Refah Partisi'nin milletvekili Mehmet Elkatmış, bugün yaşananları "Türkiye'de adalet yok. Kaos yaratılıyor" diye değerlendirdi. Aynı zamanda AK Parti'nin kurucu üyelerinden olan Elkatmış, DW Türkçe'nin sorularına verdiği yanıtlarda çarpıcı tespitlerde bulundu.

DW Türkçe’den Hilal Köylü’nün Mehmet Elkatmış’a yönelttiği sorular ve cevaplardan öne çıkan bazı hususlar şöyle:

-Sedat Peker'in İçişleri Bakanı Soylu’yu hedef almasına, Türkiye'de karanlık ilişkiler ağı kurulduğunu iddia etmesine ne diyorsunuz?

İddialar uzadıkça uzuyor. Bitmiş değil. Türkiye'de biten bir şey var: Hukuk, adalet. Hukuk yok, yargı yok. Memlekette bugün bunların yaşanmasının en temel nedeni hukukun olmayışıdır. Yargı etkin bir şekilde görevini yapmıyor. Siyasette didişme almış başını gidiyor. Ben böylesini görmedim. Ortalık toz-duman olmuş. Siyasette bırakın saygıyı, sevgiyi tahammül kalmamış. Oysa ki adalet mülkün temelidir. Bunu dinimiz açık bir şekilde söyler. Türkiye'de adalet yok. Kaos yaratılıyor. Vatandaş adaletten soğutuluyor.

-Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde savcılar görevdeki bir bakan için soruşturma başlatma yetkisine sahip değil. İddiaların soruşturulmasını engelleyen bu sistem midir?

Sistem yargıçların, savcıların elini kolunu bağlıyor olabilir. Ama yargı yargıdır. Geldiysen o makamlara, olduysan yargıç görevini yapacaksın. Bu, kişilik meselesidir. Görev bilincidir. Ama bakıyorsunuz korkuyorlar. Memlekette liyakat kalmamış. Kişiliksizlik, bilgisizlik açıkça ortada. Yaranma ve yalakalık üzerine kurulmuş bir adalet sistemi kabul edilemez. Olur olmaz, gereksiz yerlerde devreye giren savcıların şimdi de devreye görev bilinciyle girmesi gerekir.

-Soylu'nun istifa etmesi ya da görevden alınması gerektiği üzerine değerlendirmeler var. Siz nasıl değerlendirdiniz bu durumu?

Demokratik ülkelere bakalım, neler oluyor, ne yapılıyor? Demokrasinin gereği neyse o yapılmalı. İlgili kişiler bunu görsün, buna baksın. Toplumun bu kadar duyarlı olduğu bir meselede araştırma-soruşturma ne gerekiyorsa yapılmalıdır. Olayı kendi mecrasına bırakmak hiç doğru değil. Umarım siyasetçilerin aklı başına gelir de yaşanan soruna doğru düzgün bir çözüm bulunur.

-Susurluk için TBMM'de araştırma komisyonu kurulmuştu. Bugün neden kurulamıyor böyle bir komisyon?

Türkiye geçmişinden ders çıkartmıyor. Ne zaman çıkardı ki? Yıllarca siyasette bulundum. Bugün geldiğimiz ortama bakın. Toplumun ortak bir sorunu var ve siyaset çözüm üretemiyor. Böylesi nerde görülmüş. İncelersin, gerekeni yaparsın. Mecliste komisyon kurarsın. Niye olmuyor bunlar? Çünkü Türkiye'de gerçekten adalet yok. Adalet hepimizin olmazsa olmazıdır. Devletin, halkın güvencesidir. Ortaya bir kirli ilişkiler ağı dökülmüşse bunun araştırılması, soruşturulması elzemdir. Adalet içinde, hukuk içinde araştırılması yapılmalıdır.

Röportaj Haberleri

“Suriye’ye geri dönüş tartışması, empati yoksunu ve yersiz”
Türkiyeli bir mücahid ile Suriye devrimi üzerine…
"Solun bir kısmı mezhepçilikten bir kısmı da İslam düşmanlığından Esed'i destekliyor"
Suriye'nin korku hapishaneleri: Sednaya, Tedmur ve Suriye’nin yeni hafızası
"Suriye devrimi Türkiye'nin de zaferidir!"