Uluslararası Af Örgütü Suriye’de 2011-2015 yılları arasında tam 18 bin insanın işkence, tecavüz vb. uygulamalar neticesinde cezaevlerinde can verdiğini açıkladı.
Örgüt, ayrıca dünyayı Suriye’de süregelen işkence gerçeği karşısında Beşşar Esed rejimine baskı yapmaya da çağırdı.
Şubat ayında da BM’nin insan hakları raporunda rejimin bir devlet politikası olarak işkenceyi sistemli hale getirdiği belirtilmişti.
Uluslararası Af Örgütü Mart 2011’den Aralık 2015’e kadarki zaman içinde 17.723 insanın zindanlarda ya da gözaltında can verdiğini, bunun ortalama olarak günde 10 kişi demek olduğunu açıkladı.
Kadın tutsaklara tecavüzün sıradan hale geldiğinin ifade edildiği raporda, tutuklananların daha ilk adımlarını attıkları anda ‘hoş geldin partisi’ adı verilen korkunç dayağa muhatap oldukları belirtildi.
“Kanın Nehir Gibi Aktığını Gördüm”
Uluslararası Af Örgütü’ne konuşan eski tutsaklardan Samir müstear isimli kişi “Bize hayvanca muamele ediyorlardı. Kanın nehir gibi aktığını gördüm. İnsanın bu kadar alçalabileceğini tahayyül edemezdim. Herhangi bir anda bizi öldürmekten onları alıkoyan hiçbir şey mevcut değildi.” diyor.
Ziad ismini kullanan bir başka eski tutsak ise istihbarat gözetim merkezinde havalandırmanın durdurulması neticesinde kısa bir süre içinde 7 kişinin nasıl can verdiğine şahitlik ettiğini belirtiyor. “Kimin ölüp kimin hayatta kaldığını anlamak için bizi vahşice tekmeliyorlardı.” diyor.
“İnsanlığa Karşı Açık Bir Suç”
Uluslararası Af Örgütü’nün Ortadoğu ve Kuzey Afrika direktörü Philip Luther “On yıllarca Suriye rejimi işkenceyi muhaliflerine karşı bir sindirme aracı olarak kullandı, bugün ise artık işkence sivil halka karşı bir imha aracı haline gelmiş durumda ve insanlığa karşı açık bir suç teşkil etmekte.” diyor.
Kaynak: BBC, Zaman al-Wasl, Haksöz Haber