HAKSÖZ-HABER
Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu 354. Basın açıklamasını gerçekleştirdi. Platform adına Vahdet Vakfı yöneticisi İsmail Aydar’ın yaptığı açıklamada “ABD emperyalizmine karşı mücadele ettiği” masalıyla Esed yönetiminden yana saf duranlar kıyasıya eleştirildi.
İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU
17 KASIM 2012 TARİHLİ 354. BASIN AÇIKLAMASI
Değerli basın mensupları ve katılımcılar!
Basın açıklamamıza hoş geldiniz.
Suriye’de 15 Mart 2011’de Dera kentinde duvarlara yazı yazan çocuklara işkence edilerek öldürülmesiyle başlayan direniş 20 ayını doldurdu. Baas rejimi kendi halkını tanklar, toplar ve uçaklarla bombalayarak katliama tâbi tutmaya devam ediyor. Suriyeliler “Zillet içinde yaşamaktansa ölmek daha iyidir” sözlerinin arkasında durarak zalim Esed rejimine karşı ölümüne mücadele ediyorlar. Ancak Suriye’de yaşanan bu direniş bütün taraflar için tam bir turnusol kâğıdı özelliği gösterir oldu. Rusya ve Çin’in zalim Esed yönetimi ile ortak menfaatleri gereği Baas diktatörlüğüne yardımı dahi insanlık açısından bir trajedidir. Çünkü zalim ve katil Esed, Suriye halkının temsilcisi değildir. Adı İran İslam Cumhuriyeti olan ve Tağûtî Baas rejimini desteklediği yetmiyormuş gibi bir de fiilen Esed güçleri ile birlikte Sünnî Müslümanları katleden İran’ı tarih, insanlık ve Müslümanlar affetmeyecektir. Öyle ki Şebbiha denilen rejimin milisleri, Esed’in askerleri ve İranlı keskin nişancılar sokaklarda Müslüman avlama yarışına girmişlerdir. Zulme karşı başkaldırıları destekledikleri iddiasında olan Türkiye’deki solcu aydınlar ise; Suriye’deki Müslümanların ayaklanması karşısında ağız değiştirerek Beşşar Esed’in “ABD Emperyalizmine karşı mücadele ettiği” masalını piyasaya sürmüşlerdir.
Solcu ve Liberaller karşısında komplekse kapılmış İslamcı geçinen bazı çevrelerde Suriye’deki ayaklanmayı ABD ve İsrail’in oyunu olarak yorumlamaktadırlar. Ancak Özgür Suriye Ordusu’na bağlı Liva El İslâm Birliği sorumlusu Zahran Alluş “Suriye halkı sadece Esed rejimine karşı savaşmıyor. İran, Rusya ve Çin Esed rejimine destek veriyor. İsrail’in maddi destek verdiğine dair elimizde deliller var. Suriye ordusundan ele geçirdiğimiz bazı silahlar İsrail yapımıdır. ABD ve Avrupa net bir duruşa sahip değil” demiştir. Söylemlerinde demokrasi istedikleri iddia eden batılı ülkeler ise, Esed’den sonra Müslümanların iktidara gelmesi korkusuyla muhaliflere yardım etmemekte, Nusayri rejimin Müslüman halkı katlemesini, ülkeyi harabeye çevirmesini sadece seyretmektedir. Otuzbeş bine yakın insanın katledilerek şehid edildiği, milyonlarca kişinin komşu ülkelere sığındığı Suriye’de direniş hâlâ devam etmektedir. Ülkede yaralılar için tıbbî malzeme sıkıntısı had safhadadır. Bütün Müslümanları Suriye’li kardeşlerimize yardıma ve duaya çağırıyoruz. Esed rejimini destekleyen ve “Müslümanız” diyenlere de Ahirette verecekleri hesabı düşünmeye davet ediyoruz.
Bu arada terörist korsan İsrail devleti, yıllardır açık hava cezaevi halindeki Gazze’ye yeniden saldırdı. Komutan Ahmed El Caberi ile birlikte aralarında çocuk ve hamile kadınlarında bulunduğu Müslümanları da şehit etti. İsrail muharref Tevrat’ta geçen “Bulut Sütunu” ismini verdiği operasyon gereği bombalama eylemlerine halen devam ediyor. Hamas ise İsrail’in saldırısına karşı “Siccil Taşı” adını verdikleri operasyonla cevap vereceklerini duyurdu. İsrail’in saldırıları Müslümanları yıldırmayacak aksine Müslümanlar arasında şehâdet duygusunun yayılmasına vesile olacaktır.
Bütün Müslümanları Suriye, Filistin, Gazze, Arakan, Afganistan ve Çeçenistan’da zalimlere karşı cihad eden Müslümanlara dua’ya davet ediyoruz. Hicrî yeni yılın bütün Müslümanlar için hayırlara vesile olmasını Allah-u Teâlâ’dan niyaz ediyoruz.
Bütün insanların akıl, nesil, can, mal ve din emniyetlerinin sağlandığı bir dünyada buluşmak temennisiyle katılımlarınız için teşekkür ederiz.
ANKARA İNANÇ ÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU