"Esed Rejimi Uluslarası Ceza Mahkemesi'nde Yargılanmalı"

BM İnsan Hakları Komisyonu, BM Güvenlik Konseyi’nden, insanlığa karşı işlediği suçlar nedeniyle rejimi Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne gönderecek prosedürü başlatmasını istedi.

BM İnsanları Hakları Komisyonu’nun raporuna göre, Esed rejimi aralarında 7 yaşındaki çocukların bile olduğu on binlerce tutukluyu sistematik işkenceyle katletti.

Suriye’de savaş başladıktan beş yıl sonra Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komisyonu, rejimin gözaltına aldığı on binlerce kişiyi sistematik işkenceyle katletmetsini “imha” ve “insanlığa karşı suç” olarak tanımladı ve BM Güvenlik Konseyi’nden harekete geçmesini istedi.

621 Tanıkla Görüşüldü

BM İnsan Hakları Komisyonu, rejimin Suriye'ye girişlerine izin vermemesi nedeniyle bu ifadeleri yerinde tespit edemediği ve sâdece 621 tanıkla görüşerek bu raporu hazırladığına dikkat çekti. Rapor, rejimin emir komuta zinciri altında sistematik işkence yaptığını anlatıyor.

Rapora göre, bu kitlesel hak ihlallerinden yalnızca rejim değil, üst düzey askerî yetkililer, polis ve işkencelerin farkında olmasına rağmen harekete geçmeyen Suriyeli memurlar da sorumlu tutulmalı.

BM İnsan Hakları Komisyonu’nun raporu, gözaltına alınanların bir çoğunun tecavüz de dâhil cinsel saldırıya maruz bırakıldığını vurguluyor. Rapora göre, tutuklular ve gözaltındaki kişiler, kadın akrabalarına da tecavüz edilme tehdidiyle karşılaşıyor.

Rapordaki İşkenceler

Rapor, işkencenin boyutlarını ortaya koyan detaylar da içeriyor. Örneğin 2014 yılında Seydnaya Cezaevi'nde cinsel organları kesilen bir tutukluya tıbbî müdahale yapılmadı ve tutuklu üç gün sonra kanamadan öldü.

Humus’ta bir tutuklu Filistin askısına alındı ve gözlerinde sigara söndürüldü, dövülerek katletildi.

Tutuklulara işkence sonrası tıbbî müdahale yapılmadığı gibi, tıp personeli de işkence yapılmasına katkıda bulunuyor.

Kötü Koşullar da Ölüm Nedeni

Rapora göre, gözaltında ölümlerin tek nedeni işkence değil. Tutuklular, hijyenik olmayan koşullarda yaşamaya zorlanıyor, su bulamadıkları için idrarlarını içmek zorunda kalıyor. Çok az yiyecek veriliyor. Sırayla oturmayı gerektirecek kadar kalabalık ortamlarda tutuluyor ve bu şartlar altında bulaşıcı hastalıklar nedeniyle de ölüyorlar.

Tutukluların ölüm nedenlerinin başında ishal geliyor. Diyabet ya da kalp hastalığı gibi, kronik hastalıkları olan tutuklularsa, gerekli ilaçlar verilmeyerek ölüme terk ediliyor.

BM Şartı'nın 7. Maddesine Atıf

“Hükûmet, öldürme, zalimce muamele, işkence, tecavüz, cinsel şiddet ve insan onurunu ayaklar altına alma gibi savaş suçları işlemiştir.” diyen raporun BM Güvenlik Konseyi’ne tavsiyeleri ise BM Şartı’nın 7. maddesi uyarınca harekete geçmesi. 7. madde, dünya barışı tehlikeye girdiğinde ya da insanlığa karşı suç işlendiğinde askerî müdahalede dâhil kuvvetli yaptırımları düzenliyor.

İnsan Hakları Komisyonu, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve diğer hukukî süreçlerin başlatılmasını, ilgili kişilerin de yaptırıma tâbi tutulmasını istedi.

“Yedinci Maddeye Atıf İlk Ama Sonuç Beklemiyoruz”

Suriyeli muhalif Avukat Heysem Malih, BM İnsan Hakları Komitesi'nin daha önce Suriye ile ilgili çok sayıda rapor hazırladığını ve o raporlarda rejimin ihlallerinin Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından ele alınmasını talep ettiğine dikkat çekti. Malih'e göre, bu raporda yeni olan tek şey 7. fasıla atıfta bulunulması. Ancak Malih, Rusya'nın BMGK'da böyle kararları veto etmesi nedeniyle bu raporun eyleme dönüşmesini beklemediklerini belirtti.

Kaynak: Al Jazeera

Suriye Haberleri

Ahmed el-Şaraa: Türkiye her zaman Suriye'nin yanında yer aldı, bunu unutmayacağız
Hakan Fidan: Doğru tarafta yer almış olmanın haklı gururunu yaşıyoruz
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye devrim lideri Ahmed el-Şaraa ile görüştü
İşgalci Çin’den Suriye’nin yeni yönetimine Uygur küstahlığı
Suriye'de 14 yıl sonra köyüne kavuşan Semir Akça evini mayınlarla çevrili buldu