Tunus Cumhurbaşkanı Muhammed Munsif el-Merzuki, seçimleri kazanması halinde rakibi El-Baci Kaid es-Sibsi'nin liderliğini yaptığı Nida Tunus Partisi (Tunus'un Çağrısı) ile işbirliğine hazır olduğunu belirtti.
Merzuki, AA muhabirine yaptığı açıklamada, seçimi kazandığı takdirde, genel seçimleri kazanan ve hükümeti kurması beklenen Nida Tunus Partisi ile işbirliğine hazır olduğunu ifade ederek, "Sorumluluk sahibi biri olarak, hükümet ile anayasanın belirlediği şekilde çalışmalar yürüteceğim" dedi.
Nida Tunus Partisi ile aralarında uyumsuzluk olması ihtimallerine dair Merzuki, "Tek parti içinde bile bazı konularda anlaşmazlıklar bulunabilir. Ancak insanlar birlikle yaşayabilirler" diye konuştu.
Merzuki, cumhurbaşkanlığı programı hakkında, "Anayasayı korumaya devam edeceğim. Milli birliği, özgürlükleri korumak için anayasayı muhafaza edeceğim. Kartaca Sarayı, daima diyalog için açık olacak. Ulusal diyalog devam edecek" ifadelerini kullandı.
Ülkenin güvenliği hakkında Merzuki, şunları söyledi:
"Geniş kapsamlı bir milli güvenlik davam var, dar askeri kapsamlı değil. Gıda güvenliği, enerji güvenliği, su güvenliği hepsi bunların içine giriyor. Şu an önümüzdeki en önemli şey, fakirlik oranıyla mücadele. Fakirlikle mücadelede klasik ekonomik fikirlerin yanında yeni bazı düşüncelerimiz var. Bu mücadele çokça yatırım gerektiriyor. Aslında ülkede temel olarak yatırım var ama yabancı yatırımı daha fazla çekmek gerek, benim görevim de bu olacak. Gelecek cumhurbaşkanının yetkileri, güvenlik, savunma, diplomasi ve dış politikaya odaklanacak. Hükümetin yetkileri ise iç siyasete odaklanacak."
Tunus'taki çatışmanın eski-yeni çatışması olduğunu belirten Merzuki, "Tüm gücüyle geri dönmek isteyen eski sistem ile yavaş ilerleyen ama demokratik yeni sistem arasında çatışma var. Bu nedenle bazı tartışmaların olması normal" diye konuştu.
Rakibini televizyon programına davet ederek eski-yeni mukayesesi yapma, Tunusluların zihninde bir netlik oluşması için cumhurbaşkanlığı programlarını anlatma çağrısında bulunduğu, ancak Sibsi'nin bunu kabul etmediğine dikkati çeken Merzuki, şunları ifade etti:
"Sibsi'yi televizyon programına çıkmaya çağırdım. Bu demokrasinin bir gereğiydi ama o kabul etmedi. İnsanlar da bunun üzerine eski rejimin geri dönmesi tehlikesini gördüler. Ben eski rejiminin bir kurbanı olarak, binlerce Tunuslunun da bu konuda mağdur olduğunu söyleyebilirim. Ve bu noktada eski sistemin mağduru olan Tunus halkına, 'siyasi mücadeleye dikkat edin' diyebilirim."
Kamuoyunda rakibini tartışmaya çağırmasının "bölünme çağrıları" olarak algılanmasına karşı çıkan Merzuki, "Maalesef bölünme diğer taraftan kaynaklanıyor. Sorumsuzca açıklamalar, bazı kesimlerin hareketlenmesine yol açtı. Allah biliyor ki halka 'ulusal birliğimiz kırmızı çizgimizdir' dedim. Sağduyu çağrısında bulundum" dedi.
Cumhurbaşkanlığı yarışında "Selefilerin" desteğini aldığı yönündeki iddilara cevap veren Merzuki, şöyle konuştu:
"Bunlar doğru değil. Bu, bana karşı olanların ortaya attığı bir iddia. Solcuları, işadamlarını, entellektüelleri, kadınları bırakıp kampanyama katılmak isteyen birkaç vatandaşın fotoğrafını kullandılar. Sosyal paylaşım sitelerine koydular, durum bundan ibaret."
Bu durum karşısında üzüldüğünü ifade eden Merzuki, "Seçim kampanyası, fikir, düşünce, ilke, program çerçevesinde olması gerekir. Böyle iddialara odaklanılmaması lazım. Bu benimle kalmıyor, bir milyondan fazla Tunusluyu, terörist göstermek anlamına geliyor. Bu da halkın Nida Tunus Partisi'ne karşı tepkisini çekti" diye konuştu.
"Sosyal solcular seçimlerde beni destekleyecek, ideolojik solcular ise karşı tarafı"
Tunus'taki sol siyasetin iki kola ayrıldığını belirten Merzuki, "Benim fikrime göre Tunus'taki sol siyaset ikiye ayrılmış durumda. Biri diktatörlüğe ve yoksulluğa karşı mücadeleyi temel alanlar ki ben bunları 'sosyal solcular' olarak kabul ediyorum ve seçimlerde beni destekleyeceklerini düşünüyorum. Diğeri ise İslamcılara karşı düşmanlığı temel alan 'ideolojik solcular' ki bunların da beni değil karşı tarafı destekleyeceğini düşünüyorum" dedi.
"Darbeyi önledim ve demokrasiyi korudum"
Merzuki, ilk döneminde önemli başarılara imza attığını dile getirerek, geçiş döneminde kendilerinden istenenin anayasanın yazılması, bağımsız kurumların oluşturulması ile meclis ve cumhurbaşkanlığı seçimine gidilmesi olduğunu ve tüm bunların sağlandığını ifade etti.
Bu dönemde muhalif lider Muhammed Brahmi'nin 25 Temmuz 2013'te suikaste uğramasının ardından ülkede bir darbe çabası olduğunu, darbe havasına girildiğini ve bu durumun aynı yılın Eylül ayı sonuna kadar sürdüğünü savunan Merzuki, "Ben bu darbeyi önledim ve demokrasiyi korudum. Dolayısıyla geçiş döneminde önemli bir görevi yerine getirdim" diye konuştu.
"Orduyu ve emniyeti silahlandırdık aralarında bir koordinasyon oluşturduk"
Merzuki, terör konusuna da değinerek, yönetime geldiğinde güvenlik alanında birçok sorunla karşılaştığını söyledi.
Ordunun seksenli yıllardan beri silahlandırılmamış olduğunu, en basit teçhizat ve teknik imkanlardan yoksun, ordu ile emniyet birimleri arasında koordine eksikliği bulunduğunu aktaran Merzuki, "Orduyu ve emniyeti silahlandırdık, aralarında bir koordinasyon oluşturduk, terör çetelerine de büyük darbe indirdik" ifadelerini kullandı.
"Mısır ile ilişkiler iyi de değil kötü de"
Merzuki, dış politikaya ilişkin ise şunları söyledi:
"Zeynel Abidin bin Ali döneminde diplomatik ilişkilerde Tunus uluslararası alanda yoktu. Şimdi Tunus, devrim ve ortaya koyduğumuz diplomasi sayesinde var."
Afrika ülkeleri ile ilişkilerin de kendi döneminde daha önce hiç olmadığı kadar geliştirildiğini ve karşılıklı pek çok ziyaretler gerçekleştirildiğini belirten Merzuki, Afrika pazarını açmak için 100'den fazla iş adamı ile ziyaretler gerçekleştirdiğinin altını çizdi.
Merzuki, Arap ülkeleriyle de güçlü ilişkiler kurduklarını, Libya'daki durumu düzeltmek için önemli rol oynamaya çalıştıklarını ve çalışmayı sürdüreceklerini ifade etti. Mısır ile ilişkiler için " iyi de değil kötü de" diyen Merzuki, "Mısır'daki kardeşlerimiz kendi yollarında biz de kendi yolumuzdayız. Biz onların iç işlerine karışmayız onlar da bizim" şeklinde konuştu.
"Esed rejimi ile ilişkileri kesmek diplomatik hata değildi"
Suriye meselesine ilşikin ise Merzuki, şunları ifade etti:
"Bazıları bizim Beşşar Esed rejimi ile ilişkilerimizi kesmekle diplomatik bir hata işlediğimizi iddia etti. Ben ise böyle düşünmüyorum. Bizim halkımız Arap Baharı'nın ve Suriye devriminin çıkış noktası oldu. Ben yolsuzluğa, diktatörlüğe ve halkın öldürülmesine karşı çıkan insanları çok beğeniyorum."
Tunus'ta 23 Kasım'da düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda Nida Tunus Partisi Lideri Sibsi yüzde 39,4, mevcut Cumhurbaşkanı Merzuki ise yüzde 33,4 oy almıştı. Sibsi ve Merzuki arasında geçecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu 21 Aralık'ta yapılacak.