Esed Medyasının 'Ulubey Mülteci Kampı' Yalanı

Suriye Devlet Televizyonu ile rejim yanlısı yayın yapan El-İhbariye kanalında, Ramazan Bayramı'nda yayınlanan haberlerde, Suriyelilerin yoğunlukla yaşadıkları Ankara'nın Ulubey Mahallesi "Ulubey Mülteci Kampı" olarak tanıtıldı.

Suriye'de Esed rejimi yanlısı yayın yapan Suriye Devlet Televizyonu ve El-İhbariye televizyonu muhabirleri Edip Abdulfettah ile Salih Abdulfettah, Lübnan'ın NBC televizyonunun logosu bulunan kamera ve mikrofonla Ankara'nın Altındağ ilçesine bağlı Ulubey Mahallesi'nde Ramazan Bayramı'nda izinsiz çekim yaptı.

Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğünde akreditasyonu olmayan iki muhabir, Suriyelilerin yaşadığı yeri "Ulubey Mülteci Kampı" olarak anons etti.

Çekimler, kentsel dönüşüm nedeniyle yıkılan evlerin molozları arasında yapılarak Suriyelilerin zor şartlar altında burada ikamet ettikleri öne sürüldü.

Haberlerde, röportaj veren bazı sığınmacıların Türkiye lehine söyledikleri ifadeler kesilerek ülkelerine geri dönme istekleri ön plana çıkarıldı.

"RÖPORTAJI ÖĞRENİNCE ŞOK OLDUM"

Röportaj veren Suriyelilerden bakkal işletmecisi 55 yaşındaki İhsan El İmam, ülkesinde devlet memuru olarak çalışırken 4 yıl önce Türkiye'ye gelerek sığınmacılara ait ilk dükkanı açtı.

Bayramın ilk günü NBC logosu taşıyan kameralarla iki muhabirin mahallelerine geldiğini ve kendisiyle röportaj yaptığını anlatan İmam, Suriye ile Türkiye'deki bayram arasındaki farkı sorduklarını söyledi.

Suriye'de aile, akraba, arkadaş ve dostlar arasında bayramın buradan daha güzel olduğunu ancak burada da mutlu olduklarını belirttiğini aktaran İmam, haberde "Biz bayramda çocukların sevinciyle mutlu oluyoruz. Çocukların sevinci, bizim sevincimiz" cümlesinin yer almadığını anlattı.

İmam, "Suriye için temennilerin nelerdir?" sorusuna "Suriye'nin güvenli bir yer olmasını ve ülkeme geri dönmeyi arzu ediyorum. Türkiye'ye Suriyelileri misafir ettiği için teşekkür ederim." diye cevap verdiğini ancak bu cümlesinin de böyle yayınlanmadığını ifade etti.

"Ertesi gün arkadaşlarım beni arayıp röportajımın Suriye'nin El-İhbariye kanalında yayınlandığını haber verince şok oldum." diyen İmam, yetkililerin konunun takibini yaptığını, muhabirlerin kim olduklarını bilmeleri halinde röportaj vermeyeceğini dile getirdi.

"ESED KANALI OLDUĞUNU BİLSE KİMSE RÖPORTAJ VERMEZDİ"

Ankara İnsan Hakları ve Hizmet Derneğinin Mülteci Biriminde çalışan 28 yaşındaki Muhammed Vail Sabuni, NBC kanalından olduklarını belirten 2 Suriyeli muhabirin mahallelerine gelerek çekim yaptığını ancak çekimlerin ardından anons çekerken mikrofona Suriye Devlet Televizyonunun logosu olan süngerleri taktıklarını dile getirdi.

2 muhabirin kardeş olduklarına işaret eden Sabuni, aynı röportajın 2 farklı kanalda yayınlandığını belirtti.

Röportaj verenlerin kandırıldığına dikkati çeken Sabuni, "Millet, gelen muhabirlerin Esed'in kanalından olduğunu bilseydi, kimse röportaj yapmazdı." dedi.

Haberde iddia edildiği gibi bir kampta yaşamadıklarını bildiren Sabuni, "Biz burada kampta yaşamıyoruz. Gördüğünüz gibi dükkanlarımız, arabalarımız, şirketlerimiz var. Evlerde oturuyoruz, kampta da değiliz. Böyle bir durumun olduğunu yetkili kişilere bildirdik." diye konuştu.

"ESED'İN AJANLARININ BÜYÜK ÇALIŞMALARI VAR"

Sabuni, son dönemde Türkiye'nin çeşitli yerlerinde Suriyeli sığınmacılar ile Türk vatandaşlar arasında yaşanan tartışmalara ilişkin de şu değerlendirmeleri yaptı:

"Benim düşüncem şu an Esed'in ajanlarının büyük çalışmaları var. O çalışmalar Ankara'nın üzerinde de değil, Türkiye'nin üzerinde. Türkiye'nin dışından karıştırmaya çalışan kişiler var. Suriyelileri, plana dahil ettiler. Suriyeliler 2011'den beri Türkiye'de. Şimdiye kadar herhangi bir kız meselesi ya da şeref namus meselesi olmadı. Şimdi niye Adana, İstanbul, Ankara, Solfasol ve Demetevler mahallesinde kız meselesi oldu. Niye şu an oldu? 6-7 yıldır Suriyeliler burada. Allah razı olsun, Türk halkı, hükümeti ve devleti herkes bize 'Siz muhacirsiniz, biz ensarız' dedi. Aramızda çok iyi ilişkiler var.

Aramızda fitne çıkarılmasına ve büyütülmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz çünkü Müslüman, Müslüman'ın kardeşidir. Biz Türkiye Cumhuriyeti, Türkiye halkı, Türkiye Cumhurbaşkanı ve bütün yetkililere çok teşekkür ediyoruz. Beş parmak aynı değil. Bizden de yanlış yapan kişiler olabilir, sıkıntı çıkartan kişiler olabilir. Onların da cezası kesilsin. Kesinlikle kesilmesini biz de istiyoruz. Hatta biz bilirsek bir kişi bizden yanlış yaparsa biz kendimiz elimizle tutup emniyete götürürüz."

"BU İDDİALARIN HEPSİ YALAN VE İFTİRADIR"

Suriye'de müteahhitlik yaparken 5 yıl önce ülkesinden ayrılmak zorunda kalan 35 yaşındaki Mustafa Asla da Ankara'da dükkanları, alüminyum ve marangozluk atölyeleri olduğunu söyledi.

Suriye Devlet Televizyonu'nun yaşadıkları mahalleyi kamp olarak tanıtmasının kendilerini şaşırttığını belirten Asla, şöyle devam etti:

"Buralarda çalışıyoruz ve işlerimiz iyi. Türkiye hükümeti bize ruhsat, çalışma izni konusunda destek oluyor ve hayatımızı kolaylaştıracak her türlü yardımı sağlıyor. İstediğimiz yere rahatlıkla gidip geliyoruz. Hayatımızdan memnunuz, her şey çok güzel gidiyor. Burada Türk kardeşlerimiz gibi normal bir hayat yaşıyoruz. Suriye kanalının burada çekim yapıp, çadır kentlerde yaşadığımızı iddia etmesi bizi şaşırttı. Bu iddiaların hepsi yalan ve iftiradır. Biz burada, Ankara'da güzel bir hayat yaşıyoruz. Herhangi bir sıkıntımız yok."

Türkiye'ye teşekkür eden Asla, "6 yıldır Suriyelilere karşı hizmette kusur edilmedi. Başka ülkelerde ilaç, okul, sağlık hizmetleri bulunmamaktadır. O ülkelerin hükümetleri tarafından kötü muameleye tabi tutulmaktayız ama çok şükür burada böyle bir muameleyle karşılaşmıyor ve Türklerle kardeş gibi yaşıyoruz." dedi.

Son günlerde yaşanan Suriyeli sığınmacıların karıştığı olaylara işaret eden Asla, "O sorunları çıkaranlar Suriye halkının tamamını temsil etmez. Biz sadece Türk kardeşlerimizle aramızda sorun yaşanmasını istemiyoruz. Sadece bizi bu açıdan etkiledi." dedi.

"SURİYE MEDYASINDA YAYINLANAN HER ŞEY YALANDAN İBARET"

Bahse konu habere ait çekimleri marketi önünde yapılan 50 yaşındaki Abdulilah Sultan ise kamplarda kaldıkları yönündeki haberlerin doğruyu yansıtmadığını söyledi.

Sultan, "Evlerde yaşıyoruz, evim doğalgazlı. Suriyeliler iyi yerlerde yaşıyor. Dükkanlarımız var, işlerimiz güzel. Suriye medyasında yayınlanan her şey yalandan ibaret."

Kaynak: AA

Medya Haberleri

Ciner Grubu medyadan çekiliyor: Habertürk ve Show TV satıldı
Facebook, Filistinli haber kaynaklarını yüzde 77 kısıtladı
İsmail Saymaz sen tam bir yalan makinesisin!
Yeni Akit bu saçmalıklara yer vermek zorunda mı?
Milyonların katili Esed'in Halk Tv’de CHP’ye teşekkürünü unuttunuz mu?