Erzurum’da Kudüs Yürüyüşü

ABD’nin Tel Aviv’deki büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması ve işgalci İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği katliam Erzurum’da düzenlenen bir yürüyüşle protesto edildi.

“Erzurum Sivil Toplum Platformu’nun” (ESTP) çağrısı ile bir araya gelen STK’ların öncülüğünde ve Kudüs davasına gönül veren Erzurumlu camiaların da desteğiyle yürüyüş düzenlendi. Yağmurlu havaya rağmen Erzurumluların yürüyüşe katılımı yüksek oldu.

Narmanlı Camii’nden hareket edip Havuzbaşı Kent Meydanı’na doğru yürüyüşe geçen binlerce Erzurumlu, ABD’nin elçiliğini Kudüs’e taşıması ve Nakba yürüyüşüne karşı Siyonistlerin Gazze sınırında işledikleri cinayetleri telin etti.

Yürüyüş esnasında ve akabinde toplanılan meydanda “Diren Gazze, Erzurum Ayakta”, “Kudüs Kırmızı Çizgimizdir”, “Kudüs İslam’ındır” yazılı pankartlar taşındı. Yürüyüş esnasında “Erzurum’dan Kudüs’e Direnişe Bin Selam”, “Müslüman Uyuma İlk Kıblene Sahip Çık”, “Kudüs Bizim Onurumuzdur”, “Yaşasın Küresel İntifada”, “Hamas’a Selam, Direnişe Devam”, “Siyonist Trump Hesap verecek”, “Siyonist Elçilik Kapatılsın” vb. sloganlar atıldı.

Yürüyüş sonrasında Kur’an-ı Kerim tilavetiyle programa başlandı. Daha sonra STK’ların ortak tepkisini dile getiren basın açıklamasını Mustafa Karataş okudu. Basın açıklamasını müteakip Yrd. Doç. Dr. Mehmet Göktaş, topluluğa hitaben Kudüs davasının önemini vurgulayan bir konuşma yaptı. Program, Erzurum İl Müftüsü Hasan Hüseyin Sula’nın yaptırdığı dua ile sona erdi.

Basın Açıklaması

Bismillahirrahmanirrahim.

ABD’nin İsrail büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasına tepki göstermek, Filistinli kardeşlerimizin düzenlediği Büyük Dönüş Yürüyüşü’ne destek vermek, Büyük Felaket Nakba’nın 70. yılını protesto etmek için Gazze’de yürüyüşe geçen kardeşlerimizin üzerine ateş açarak katliam yapan İsrail’i lanetlemek ve kınamak için buradayız.

Terör devleti Siyonist İsrail’in, sırtını yasladığı Trump ile birlikte başlattığı kıyım, Gazzeli kardeşlerimizin ve tüm dünya Müslümanlarının kıyamı ile yeniden dirilişe dönüşecektir. Allah’ın izniyle.

Ey Kudüs, ilk kıblemiz, peygamberler otağı, namaz şehri, miracın şahidi…

Sen Mekke’sin, Medine’sin, İstanbul’sun, Erzurum’sun. Sen özgür olmadıkça tüm şehirler tutsaktır. Sen bize emanetsin. Sen Selahaddin’in rüyası, Kanuni’nin mirası, Abdülhamid’in davasısın. İlk kıblemiz ve sürekli cihadımızsın.

Kudüs’teki zulme susan dil, imanlı bir kalbe tercüman olmaz. Çünkü bu belde Allah’ın ayetlerinden ve peygamberlerimizden izler taşımaktadır. Allah’ın ayetlerinin ve peygamberlerin izlerinin Siyonist eli kanlı katillerce kirletilmesine sesiz kalınamaz, sesiz kalmamalıyız.

İşgalci İsrail ve onların taşeronları kutsallarımızı çiğniyor, değerlerimizi ayaklar altına alıyor, insanlığı katlediyor. Seyretmeye devam mı edeceğiz? Hiçbir şey yapmadan yerimizde oturacak mıyız? Selahaddinleri bekleyerek mi ömrümüzü tüketeceğiz? Artık her birimiz bir Selahattin olacağız. Eli kolu bağlı çaresiz oturmak Müslümanlara yakışmaz. Müslüman zalim karşısında eğilmez, zillet içinde yaşamaktansa izzet içinde ölmeyi tercih eder. Madem ölüm tek bir defa gelecek o da neden Allah için olmasın?

15 Mayıs, Büyük Felaket Nakba’nın 70. yıldönümüdür. 70 yıldan beri Siyonist İsrail, Müslümanları kışkırtmak amacıyla Mescid-i Aksa etrafında yaşlı, genç, kadın çocuk demeden katliamlarına devam ediyor.

Hedef, Müslümanları Filistin ve Kudüs’ten atmak, ilk kıblemizi ele geçirmek, uydurdukları vaat edilmiş topraklarda büyük İsrail’i kurmaktır. Bu kirli oyunda zalim Amerika’nın desteğini alarak yine 62 Filistinli kardeşimizi şehit etti. Yaralıların sayısı 2 bin 800’e ulaştı.

Erzurum’dan devletimizin yetkililerine sesleniyoruz: Siyonist işgalci İsrail devletiyle olan ticari, ekonomik, siyasi, askeri ve bilumum ilişkilerimizi askıya alın. Yeterli değilse kesin. Ta ki bu zulme son verinceye kadar.

Milletimize sesleniyoruz: Bu eli kanlı katil terör devletinin ürettiği tüm malları boykot edelim. Almayalım. Evimize sokmayalım. Bilelim ki onların mallarına verdiğimiz her kuruş Filistinli kardeşlerimize mermi olarak geri dönüyor.

Ey Siyonist katil terör devleti İsrail…

Dünyanın her bir yanından geleceğiz. Kudüs fatihi Selahaddinler olacağız. İşgal ettiğin topraklardan atacağız. Çağın ebabil kuşları olacağız.

Kudüs Müslümanların kırmızı çizgisi, insanlığın kadim silueti, bağımsız Filistin devletinin başkentidir. Filistin asla yalnız değildir. Türkiye’deki bütün Müslümanlar mazlumun yanında durmaya, hakkın, adaletin ve vicdanın yılmaz savunucusu olmaya devam edecektir.

Ey kalbinde zerre imanı olan Müslüman sana sesleniyorum: Dünyanın neresinde olursan ol, hangi ırktan ve kabileden olursan ol, ilk kıblemiz, Peygamber efendimizin (S.) İsra yürüyüşüne çıktığı, çevresi mübarek kılınan, peygamberler mirası Kudüs kan ağlıyor. Ağlayan Kudüs değil ağlayan dünya Müslümanları. Kendimizi kurtarmak için Kudüs’ü kurtarmalıyız. İnşallah üzerimizdeki ölü toprağını Kudüs davası ve sevdası kaldıracak.

Artık susmayacağız. Haykıracağız. Evet, öyle bir haykıracağız ki tüm din düşmanlarının Kalpleri titreyecek, Mescid-i Aksa duvarlarında yankılanacak. Komutanı Muhammed (S.) olan bu ümmet, boyun eğmeyecek, zillete düşmeyecek.

Ey işgalci Siyonist İsrail, ey işbirlikçileri, ey zalimler ve ey Müslüman coğrafyadaki destekçileri, şunu bilin ki geçmişte Firavun, Nemrut, Ebrehe nasıl helak olduysa sizin de saltanatınız son bulacak ve cehenneme sürüleceksiniz. Diri diri toprağa gömdüğünüz çocukların hesabını vereceksiniz.

Bizler bir ölür bin diriliriz. Her şehit Kudüs’e vurulan mühürdür. Şairin ifadesiyle:

Bugün bir şehid kazandık Allah yolunda

Yeryüzünün damarlarına kan verildi

Kurban verdik bu davaya dirilmek için

Bir çocuğun döktüğü süt dişleri gibi

Katil İsrail ve yandaşları sanıyorlar ki, bizden kurtulsalar mesele kalmayacak. Hâlbuki bizden kurtulsalar vicdan azabından kurtulamayacaklar. Vicdan azabından kurtulsalar, tarihin azabından kurtulamayacaklar. Tarihin azabından kurtulsalar, Allah’ın gazabından kurtulamayacaklar.

Bütün dünya sussa da milletimiz Filistin’deki haksızlığa, hukuksuzluğa ve işgale karşı susmayacaktır.

Bugün burada Erzurum’da Kudüs dostlarıyla birlikte ABD’nin ve İsrail'in bu katliamlarına ve uygulamalarına karşı çıkıyoruz. Tüm Filistin ve Kudüs sevdalıları olarak bu davayı savunmaya, yanında olmaya devam edeceğimizi tüm dünyaya haykırıyoruz. Türkiye’yi, uluslararası mekanizmaları ve herkesi harekete geçmeye ve İsrail’in attığı hukuksuz adımları ve işgali durdurmaya çağırıyoruz. Tüm kamuoyuna duyurulur…

Etkinlik-Eylem Haberleri

Bursa’da Suriye devrimi ve Gazze konuşuldu
"Sürünün İçinde Dijital Dünyaya Bakışlar"
Başakşehir’den Gazze direnişine bin selam!
Adana Özgür-Der’de “Emperyalizm ve Siyonizm İlişkisi” konferansı düzenlendi
Özgür-Der Gençliği “İslami Perspektiften Psikoloji” kitabını değerlendirdi