Ermenek ilçesindeki kömür ocağında meydana gelen su baskını sonrası 18 işçinin hayatını kaybetmesiyle ilgili kusurlu oldukları tespit edilen şüpheliler hakkında, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma" suçundan hazırlanan iddianame kabul edildi.
Buna göre, 62 şikayetçinin olduğu davada, 16 şüpheli bulunuyor. Maden ocağının sahibi Saffet Uyar,maden sahasının ruhsat sahibi Abdullah Özbey, daimi nezaretçi maden mühendisi Yavuz Özsoy, Cenne firmasında fiilen şube müdürü olarak görev yapsa da, resmiyette ortaklar kurulu kararıyla yakın döneme kadar tarafına verilmiş bir görevlendirme olmadığını öne süren Mehmet Zeybek, daimi nezaretçi madenmühendisi Cemile Karaca, maden mühendisi Nuray Yetiş, iş güvenliği uzmanı Engin Yetim, bir süre ocakta çalışan Hayrettin Kirazcı, Cenne firması yöneticisi Hüseyin Hüsnü Özbey, bir firmada yönetici Şerafettin Zeybek, teknik nezaretçi Öjen Ünlü, teknik nezaretçi Ahmet Dağdeviren, İş Güvenliği Uzmanı Cemal Demircioğlu, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçlamasıyla yargılanacak.
Teknik nezaretçi Ali Kurt, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" ve "özel belgede sahtecilik", ocakta çalışan Naci Özsoy, "özel belgede sahtecilik", puantörlük yapan Mustafa Ayan, "bildirim yükümlülüğünün ihlali"nden hakim karşısına çıkacak.
Bilirkişi raporu
Bilirkişi raporunda, çalışanların acil çıkış yollarını bildiği fakat yeterli tatbikat yapılmadığından felaket karşısında paniğe kapıldıkları belirtildi.
Yapılan keşiflerde, çalışanların acil durumlarda kullanması için uygun ekipmanlarının olmadığı, jeneratörün gücü trafo gücüyle uyumlu seçilmediğinden su baskını sonrası gereken enerji ihtiyacını karşılayamadığı anlaşıldı.
Kazaya sebep olan su baskınının kesinlikle "doğal afet" olmadığı görüşüne yer verildi. Su baskınına yol açan ana sebebin, eski imalat bölgesinde yıllar içerisinde birikmiş olan suların çok büyük havuz görevi görerek, büyük bir hidrostatik basınç oluşturması olduğu bildirildi.
Eski imalat haritaları ve kontrol sondaj imkanları olmadığı için eski galeriye tehlikeli şekilde fazla yaklaşıldığı, zaman içinde tıpkı "baraj duvarının yıkılması gibi" suyun patlayarak maden galerisinin içine dolması sonucu kazanın meydana geldiği ifade edildi.
Çok hızlı gelen su ve çamur karışımı baskından kaçamayan çalışanların "boğularak vefat ettiği", kontrol sondajlarının gerekli sıklıkta ve metrajlarda yapılması halinde eski galerilerde biriken suların drenajla boşaltılabileceği belirtildi.
Raporda, "asli" ve "tali" kusurlular da ayrıntılı şekilde belirtildi.
İşçiler nasıl öldü?
İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun raporlarına göre işçilerden, Tezcan Gökçe, Hasan Tuncer, Ali Haznedar, Mehmet Özcan, Kamil Yaman, Mehmet Baha, Ömer Cansu suda boğulma, İsmail Gürses, Uğur İlhan, Hüseyin Çolak, Osman Çoksöyler, Mehmet Tokat, Hüsnü Çolak, karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu, Hüseyin Gültekin ağır genel beden travmasına bağlı, Recep Çillioğlu bulunduğu ortamda havasız kalmaya bağlı asfiksi sonucu yaşamını yitirdi. İsa Gözbaşı, Kerim Haznedar ve Bahir Üzer'in ölüm nedenini belirten raporlarının henüz savcılığa ulaşmadığı bildirildi.