Ergenekon sanıkları ve onların avukatları, sürekli itiraz ediyorlar ya, “Tutuksuz yargılama ilkedir. Tutuklu yargılanma istisnadır. Ergenekon sanıkları tahliye edilmeli!” diye..
Bununla da yetinmeyip, devam ediyorlar ya itirazlarına, “Ortada gerçekleşmiş bir darbe yok. Plan olsa bile, bu bir düşünceden ibarettir. Düşüncelere kısıtlama getiremezsiniz. Düşünülmüş olsa bile, eyleme geçilmedikten sonra, kimseye ceza verilemez. Derhal beraat kararı verilmeli!” şeklinde...
Ergenekon sanıkları lehine bu savunmaları yapan hukukçu profesörler, hukukçu milletvekilleri, bilim adamları, siyasiler vs., o itirazlarında samimiler mi?
Denemesi bedava..
Dün, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden bir dava vardı. Metin Kaplan’ın yargılandığı dava..
Kendisi 6 senedir tutuklu!
Var mı, Ergenekon avukatlarından, Deniz Baykal, Kemal Kılıçdaroğlu, Süheyl Batum, Şahin Mengü vesairden, tek bir itiraz: “Bu kadar uzun süreli tutuklama olmaz. Metin Kaplan derhal serbest bırakılmalı” diye..
Yok..
Var mı medyadaki Ergenekon avukatlarından, “Tutuklama istisnadır. Kural tutuksuz yargılanmadır. Metin Kaplan tutuksuz yargılanmalıdır. 6 senelik tutukluluk süresi, cezalandırmaya dönüşmüştür” diyen!
Yok...
Onlar, sadece Ergenekon sanıkları için istiyorlar, “tutuksuz yargılanma”yı..
O dava dışındaki herkes, 3 aylık ceza için bile tutuklu yargılansalar, onlar için hiç önemli değil..
Önemli olan, onların darbecileri.. Onlar tutuksuz yargılansın, geriye kalanı önemli değil!
Ergenekon sözcülerinin, “tutuksuz yargılanma” ile ilgili itirazlarındaki çelişkileri böyle..
Ergenekon savunucularının ikinci itirazları ne idi?
“Düşünce planında kalan darbe suç değildir. Darbe gerçekleşmediğine göre, derhal beraat kararı verilmeli!”
Aynı itiraz sebebini Metin Kaplan davasına uygulasak..
“Metin Kaplan, Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkarak, yerine Şeriat’a dayalı bir devlet öngörmüş olsa bile, böyle düşünmüş olsa bile, sonuçta bu yöndeki düşüncesini hayata geçirmemiştir. Düşünceden dolayı kimseye ceza verilemez. Metin Kaplan, derhal serbest bırakılmalıdır” denilse, destek verir mi, Ergenekon sözcüleri?
Destek nerdee.. Ter ter tepinirler, değil mi?
Düşünmek de, hatta darbeyi planlamak da kendilerine hak, başkalarına ise hak değil çünkü..
Kısık sesle de olsa, bir itirazları daha var Ergenekoncuların..
Bu itirazları da, Metin Kaplan davası ile birebir benzeşiyor!
Neydi o itiraz?
Şuydu: “Üç tane emekli albay, bir tane gazeteci, iki tane profesör.. Bunlar, koskoca hükümeti nasıl devirecekler?”
Olayı ne kadar da masumlaştırıyorlar, görüyor musunuz?
O zaman dört dörtlük örnek var önümüzde..
Metin Kaplan dosyası..
Benzer şekilde soralım Ergenekonculara: “Metin Kaplan, tek başına mı bu ülkede Şeriat’ı ilan edecek? Bu mümkün müdür? Adamın yanında ikinci yargılanan bir yardımcısı bile yok. Bir kişi, Türkiye Cumhuriyeti’ni tek başına nasıl yıkacak? Böyle bir şeyi akıl alır mı?”
Ne dersiniz Şahin Mengü Bey? Ne dersiniz, Çölaşan’lar? Ne dersiniz, Cumhuriyet gazetesinin yetim kalmış yazarları?
Buna paralel bir itiraz daha vardı Ergenekoncular tarafından dile getirilen: “Üç tane hatıra silah, beş tane Güneydoğu’dan getirilen mermi ile mi darbe yapılacak?”
Örgütü nasıl da aklıyorlar, görüyor musunuz?
C-4 patlayıcıları, Danıştay’da bir hakimin ölümüne sebeb olan cinayetleri, gayrimüslimlere yönelik saldırıları nasıl da örtbas ediyorlar, görüyor musunuz?
Darbe iki tane silahla (Aslında iki dedikleri, azlıktan kinaye.. Anlıyorsunuz sanırım) olmazmış!
O zaman biz de size soralım, “İki tane silahla olmayan darbeyi, hiç silahsız Metin Kaplan nasıl yapacak?”
Evet soralım bu zevata: “Metin Kaplan’da tek bir silah bulabilmiş miydiniz? Bir tanecik mermi bulabilmiş miydiniz? Hatıra olsun, veya bir başka şekilde olsun?..”
Tek bir küçücük silah var mıydı, Metin Kaplan’da ki; anayasal düzeni, cebren değiştirmeye teşebbüs suçundan yargılıyorsunuz?
Şimdi köşeye sıkıştı işte Ergenekoncular..
Bu ülkede, kimilerini tek bir silah bile olmadan, tek başına anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs ettiği gerekçesi ile müebbet hapse mahkûm ettiniz. Şimdi daha yeni, 17.5 yıla indiniz.
Ama iş kendinize gelince, “hemen tahliye”, “hemen beraat” istiyorsunuz.. Öyle mi, uyanık Ergenekoncular!
VAKİT