Beştepe'de Muhtarlarla Buluşma toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, OHAL için Fransa örneği verdi ve dün MGK'da uzatılması yönünde tavsiye kararı alınan Olağanüstü Hal için "Belki 12 ay da yetmeyecek" dedi.
Erdoğan OHAL'le ilgili şunları söyledi:
"Fransa'da üç ay, artı üç ay ve son olarak da altı ay olmak üzere toplamda bir yıllık olağanüstü hal var. Dünyadan kimse Fransa'ya diyor mu 'Siz niye bir yıl olağanüstü hal ilan ettiniz?'. Bakan arkadaşlara bunlar akıl veriyorlar, diyorlar ki 'Bir yıl olağanüstü hal Türkiye için doğru değil. Şu üç ayı bir daha uzatmayın ha'. Dur bakalım, sabırlı ol. Belki 12 ay da yetmeyecek."
Erdoğan, "Ana muhalefet partisinin, 'olağanüstü hâl yetkileriyle hayata geçirilen hususların Meclis'in rutin çalışmalarıyla çözülebileceği' görüşüne kesinlikle katılmıyorum. Meclis’in mevcut iç tüzüğü böyle pratik bir sürecin yürütülmesine izin vermiyor. 3 aylık bir süreyle OHAL’in uzatılması Türkiye’nin yararınadır" dedi.
Erdoğan, "Bu devletin, bu terör organlarının uzantılarından arındırılması için zamana ihtiyacı var. Biz şu anda zamanla yarışıyoruz. Mesele öylesine derin ve öylesine girift ki 3 aylık sürenin yeterli olmayacağı görülüyor. Bunun için dün yaptığımız Milli Güvenlik Kurulu toplantısında olağanüstü halin 3 ay daha uzatılması hükümete tavsiye edildi" ifadelerini kullandı.
"Sevr'i gösterdiler, Lozan'a iknâ ettiler"
Cumhurbaşkanı konuşmasında ayrıca 15 Temmuz darbe girişiminin "işgâl teşebbüsü" olduğunu tekrarladı.
"Hem projenin gerisindeki siluetler hem de darbenin başarılı olması halinde hayata geçirilecek niyetler itibarıyla 15 Temmuz, 1912'den 1923'e kadar geçen kısa sürede beşte bire düşen topraklarımızdan elimizde kalan son parçanın işgâli teşebbüsüydü. İşte, millet o toprakları bunlara teslim etmedi."
"1920'de Sevr'i gösterdiler, 1923'te bizi Lozan'a iknâ ettiler. Ege'de bağırsan duyulacak adaları biz Lozan'da Yunan'a verdik. Zefer mi bu?"
"Şayet bu darbe başarılı olsaydı Sevr’i dahi aratacak şartlarla önümüze çıkacaklardı."
"Şayet o gece milletimiz havalimanını çepeçevre kuşatmamış olsaydı FETÖ’nün uçakları bize de ölüm kustururdu."
"Bunların cebine üç beş kuruş ekstra para koy, istediğin notu al"
Erdoğan, Türkiye'nin kredi notunu düşüren Moody's'i de suçladı, "İstediğiniz kadar düşürün, Türkiye'nin gerçeği bu değil. Türkiye yatırımlarına devam ediyor, kalkınmaya devam ediyor, yükselmeye, güçlenmeye devam ediyor evelallah. Siz Türkiye'nin gerçeklerinden uzaksınız. Bunların cebine üç beş kuruş ekstra para koy, istediğiniz notu al. Bunlar böyle, böyle çalışıyorlar. Talimatları zaten nereden aldıklarını da biliyoruz. Biz gerçekleri her zaman konuşacağız" dedi.
"Ülkemize yönelik saldırılar çok farklı mecralardan yürütülüyor. Şimdi ekonomi kartı masaya sürüldü. Buna rağmen ekonomimizde hamd olsun önemli bir kırılma yaşamadık. 15 Temmuz darbe girişiminini ardından birileri yine kriz beklentisine girmişlerdi ama hayâl kırıklığına uğradılar. Şimdi de siyasi saiklerle hareket ettiklerini bildiğimiz kredi derecelendirme kuruluşları devreye girdi. Ben o kuruluşları çok severim, onlar da beni çok sever."
"Notumuzu düşürdüler de ne oldu? Hazine hemen bir piyasa yaptı ve dışarıdan içeriden bunalrın beklediğini çok üstünde bir ilgi Hazine’nin kağıtlarına oldu. Neden? Türkiye’nin gerçeği bu değil ki. Batmış bir ülkeye bakıyorsun bir anda dört kat büyümede derece vermeye kalkıyorlar. Türkiye gibi kendi ayakları üzerinde duran bir ülkeye de durağan diyor. Bu sefer durağan da değil, notu düşürdüler. İstediğiniz kadar düşürün, Türkiye’nin gerçeği bu değil. Türkiye kalkınıp güçlenmeye devam ediyor."
"İstediğiniz kadar düşürün, Türkiye'nin gerçeği bu değil. Türkiye yatırımlarına devam ediyor, kalkınmaya devam ediyor, yükselmeye, güçlenmeye devam ediyor evelallah. Siz Türkiye'nin gerçeklerinden uzaksınız. Bunların cebine üç beş kuruş ekstra para koy, istediğiniz notu al. Bunlar böyle, böyle çalışıyorlar. Talimatları zaten nereden aldıklarını da biliyoruz. Biz gerçekleri her zaman konuşacağız. Kimmiş bunlar ya? Sanayicilerimizle, tüccarlarımızla da konuşuyorum bunları. Siz de bir haykırın be. Ne sattığınızı siz biliyorsunuz. Krediyi bunlar mı veriyor. Dik durun be. Siz Türksünüz Türk, bunu gösterin. Not ekonomik değil siyasi saiklerle verilince kimse o notu dikkate almadı. Piyasalarda ciddi dalgalanma olmadı. Türkiye ile ilgili o kadar yalanlar attılar ki kimse artık onları ciddiye almıyor. Biz reel ekonomiye bakıyoruz. Üretimi, ihracatı artıracak önlemler alıyoruz ve almaya da devam edeceğiz. 20 Aralık’ta Avrsaya Tüneli’ni açıyoruz. Bu kuruluşlara ada tavsiyem gelip tünelden geçiversinler."
'PKK eylemlerinin tek sebebi...'
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan diğer başlıklar şu şekilde:
"PKK'nın son dönemde artan eylemlerinin tek bir sebebi vardır, FETÖ'nün üzerinde oluşan baskıyı azaltmak ve Suriye'nin veya Suriye'de Türkiye'nin dikkatini dağıtmak."
"Terör örgütü Fırat Kalkanı Harekâtı’ndan çok rahatsız oldu. TSK Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı sınır dışı operasyonunu başarıyla sürdürüyor. Halep’te ve diğer Suriye şehirlerinde katledilen çocukların, kadınların, sivillerin kanları ellerinde olanların işi giderek zorlaşıyor. Artık Türkiye ve ÖSO’nun DEAŞ’a karşı verdiği gerçek bir mücadele var. Suriye meselesi artık yeni bir safhaya girmektedir. Bunun en önemli göstergesi Suriye halkının kendi içinde tesis edeceği birlik, beraberlik ve dayanışma olacaktır."
"Cerablus’u DEAŞ’tan temizledik, halk evlerine dönmeye başaldı. DEAŞ’ın elindeyken Cerablus’ta 2 bin insan kalmıştır. Şimdi 30 bine ulaştı. Bizim Suriye’den istediğimiz uçuşa yasak bölge oluşturulabilirse yeni göç dalgalareı önlenir. Batı bizim lafımızı dinlese birçok şeyden kurtulur. Her zaman slogan 'haklısın, biz sizin kadar cesur konuşamazdık' diyorlar. Uçuşa yasak bölge oluşturulursa göç sorunu ortadan kalkar."
Kaynak: Al Jazeera, AA