Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye askerinin Başika'dan çekilmesi yönünde açıklamalar yapan Irak Başbakanı Haydar İbadi'ye tepki gösterdi; "Sen benim muhatabım değilsin, seviyemde değilsin, kalitemde değilsin. Irak’ın Başbakanı, istediğin kadar bağır, çağır. Biz bildiğimizi okuyacağız. Önce haddini bil!" dedi.
İstanbul'da düzenlenen Avrasya İslam Şurası'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk askerinin Irak topraklarını terk etmesini isteyen Irak Başbakanı İbadi'yi sert sözlerle eleştirdi, "Irak’ın Başbakanı, istediğin kadar bağır, çağır. Biz bildiğimizi okuyacağız. Önce haddini bil" dedi.
Erdoğan'ın, İbadi'ye yönelik sözleri şu şekilde:
"Şu anda Irak'ta, yakında da Musul'da yapılacak operasyonlara aynı anlayışla, nasıl Cerablus'ta katıldıysak, nasıl Rai'de katıldıysak, evet şimdi yine söylüyorum. Şahsıma hakaretler ediyor, sen benim zaten muhatabım değilsin, seviyemde değilsin, kıratımda değilsin, kalitemde değilsin, Irak'tan senin bağırman çağırman bizim için hiç de önemli değil, biz bildiğimizi okuyacağız, bunu böyle bilesin. Kim bu? Irak'ın Başbakanı. Önce haddini bil... Şu anda kendileri Başika üssünü kurmamız için Sayın Davutoğlu döneminde bizlere talepleri var, bunların hepsinin canlı kayıtları var ve bugün yarın bunların hepsi televizyonlarda yayınlanacak. Buna rağmen Başika üssüne girilmiştir, şimdi diyor ki; 'Buradan çekilin.' Türkiye Cumhuriyeti'nin ordusu sizlerden talimat alacak kadar kalitesini kaybetmiş değildir. Gereği neyse bunu biz gerektiği şekilde bugüne kadar nasıl yaptıysak yapmaya devam edeceğiz."
ABD'ye: Söz vermelerine rağmen tutmadılar
Erdoğan, Menbiç'teki YPG'lilerin kentten çekilmemesine de tepki gösterdi, ABD'yi eleştirdi:
"Menbiç’te PYD, YPG olmayacak dedik. Bizzat başkan bana dedi ki 'Olmayacak.' Burasının yüzde 90 – 95’i Arap. Buraları temizlemek gerekirse beraber temizleriz. Niye bunları buraya sokuyorsunuz? Bunlar buraya gelmeyecek. Bu sözü vermelerine rağmen tutmadılar. Şu anda kendi planımızı kendimiz uyguluyoruz."
ABD’deki 11 Eylül tasarısı için Suudi Arabistan’a destek mektubu
Erdoğan, ABD’de kabul edilen ve 11 Eylül kurbanlarının yakınlarına Suudi Arabistan’a dava açma hakkı tanıyan yasayı eleştirdi ve bu yasanın geri çekilmesi için İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelere iletilmek üzere bir mektup yazdığını söyledi:
“Dolmabahçe Sarayımızdan sizlerin de şahsında tüm dünyaya sesleniyorum. İslam İşbirliği Teşkilatı dönem başkanı olarak, 56 ülkenin hepsinin devlet başkanlarına bir mektup gönderiyorum.
Mektubun metinini burada okuyacağım. Birkaç güne kendilerine ulaşır.
Başkan sıfatımla en kalbi selamlarımı sunarak, ABD Kongresi’nde kabul edilmiş bulunan, terörizme destek verenlere karşı... Ülkem tarafından 23 Eylül 2016 tarihinde yayınlanan ve bilahere tüm üye ülkelere dağıtılmış açıklamada vurgulandığı üzere, bu yasanın uluslararası hukuka, devlet egemenliği, eşitliği ve suçun şahsiliği ilkesi başta olmak üzere, BM şartlarında yer alan temel ilkelere ugun olmadığı inancındayız.
Bu çifte standartlı yasanın uluslararası ilişkilere ciddi hasar verme potansiyeli taşıdığını düşünüyoruz.
Bu endişenin İslam işbirliği teşkilatının tüm üyelerince paylaşılacağından kuşku duymuyorum. Nitekim bu hatalı yaklaşıma karşı ilk tepkilerden biri, 14 eylül açıklamasıyla, sayın genel sekreterden geldi. Bu çerçevede İslam ülkeleri olarak aramızdaki dayanışmayı pekiştirmemiz, bu yasanın uluslararası terörle mücadeleye olası tehdidine karşı ortak tutum geliştirmemiz gerektiğini belirtmek istiyorum.
56 ülke, hep birlikte tavrımızı koyacağız ve ABD kongresinin kararını gözden geçirmesini isteyeceğiz. Neden? Hep sessiz kalınmıştır. Bir yanağa vurulunca öbür yanak çevrilmiştir. Bizler artık haklarımıza sahip çıkmayı öğrenmeliyiz.
Bir terörist Müslüman halktan çıkmış olabilir. Peki, Benim ülkemde ABD’li terörist bir yeri bombalarsa, biz de çıkaracağımız kongre kararıyla ABD’yi mahkûm etme yoluna gidebilir miyiz? Aynı şekilde gideriz. Bu, bu demektir. Şimdi bunun yolunu bunlar açmış oluyorlar.
Suçların uluslararası hukukta şahsiliği ilkesi vardır. Suçu işleyen kimse bedelini öder. Siz onu bir devlete ödetemezsiniz, böyle hakkınız yok. Ama kişi halkı Müslüman ülkedense oyun bu. Bakın şimdi hemen bireysel davalar açılmaya başlandı, Suudi Arabistan’a. Açılan davalarla para alınacak.
Obama tek kaldı, bir kişi daha ona katıldı. O da bakın yarın bu size döner diye şerhinde ifade etmiş."
‘Stratejimiz farklı olacak’
Erdoğan, PKK ile mücadelede yeni ve farklı bir strateji izleyeceklerini belirtti.
“Kurucusu olduğum partimin ilçe başkan yardımcısını bölücü terör örgütü PKK evini basarak şehit etti. Aynı şekilde Dicle ilçe başkanını da işyerini basma suretiyle şehit ettiler. Şimdi bunlara sorduğun zaman ‘Bizim sivillerle işimiz yok’ diyorlar. 2013’te sokağa halkı çağırarak, Yasin Börü’yü şehit edenler kimdi? Yine aynı örgüt mensupları. Şimdi de yine aynısını yapmaya çalışıyorlar. Stratejimiz bundan sonra aynı olmayacak. Daha farklı bir stratejiyle terörle mücadelenin üzerine gideceğiz. Çünkü bu ülkede günahsız insanları, Kürt olmaktan başka günahı olmayan ama onların istemediği bir siyasi partide görev yaptığı için öldürmeye teşebbüs edenler bunun bedelini ağır ödeyecek."
Kaynak: Al Jazeera