Çin seyahatini tamamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, buradan Endonezya'ya geçerken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin "Türkiye’de son terör saldırılarında hükümetin hâlâ kurulamamış olmasının bir etkisi var mıdır?" şeklindeki sorusuna, "Hayır, sanmıyorum. Dediğinizin bir etkisi olduğunu düşünmüyorum" diyen Erdoğan, ardından şöyle konuştu:
"Koalisyon olup olmayacağı görülecek. Ama son 20- 30 yıla bakınca en uzun süreli koalisyon 3.5 sene sürmüş. Ondan önce 16 ay süren koalisyon bile var. Bunlardan ülkemiz için fayda bekliyorsak boşuna bekliyoruz."
"İstikrar ve güven olmazsa yatırım gelmez" diyen Erdoğan, "Bizim dönemimizde, yılda 22 milyar dolar yatırımın geldiği zamanlar oldu. Bizden önceki dönemler yıllık 1 milyar dolar yatırım zar zor çekilebiliyordu. Tek başına iktidarın en önemli avantajı bu oldu" ifadelerini kullandı.
Azınlık hükümetiyle erken seçim
Erdoğan, "Koalisyon görüşmelerinden olumlu sonuç çıktı, çıktı. Çıkmadığı takdirde, hemen milli iradeye müracaat edelim ki, tekrar kararı millet versin ve böylece de şu andaki durumdan bir an önce kurtulmuş olalım" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Azınlık hükümetine karşı mısınız?" sorusuna ise "Benim karşı olduğum kalıcı azınlık hükümetidir. Seçime götürmek kaydıyla bir azınlık hükümeti pekâlâ mümkündür. Kendisine görev verilen bir partiye diğer bir partinin veya partilerin dışarıdan destek vermesi suretiyle oluşturulacak bir azınlık hükümeti ülkeyi seçime götürebilir" yanıtını verdi.
"Süreç istismar edildi"
Erdoğan, 'Son yaşananlardan çözüm süreci nasıl etkilenir? HDP masada olur mu, İmralı görüşmesi gerçekleşir mi? sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"Çözüm süreci benim başbakanlığım döneminde başladı. Biz bu yola çıkarken “demokratik açılım” diye çıktık. “Milli beraberlik ve kardeşlik” dedik. Çözüm süreciyle de taçlandıralım istedik. Ama ne yazık ki çözüm sürecini istismar edenler çıktı. Bedelini son yapılan seçimlerde ağır ödedik."
" 'Sandıklarda tehdit yoktu sıkıntı yaşanmadı' iddiaları doğru değil. Tehdit vardı, bizzat bize gelip anlatanlar oldu. Muhtarlardan dahi dinledik. Doğu ve Güneydoğu’da büyük şehirlerde bile kısmen yaşandı bunlar. Yakılan, yıkılan parti merkezleri oldu. Bunlar medyaya da yansıdı. Artık mızrak çuvala sığmıyor. Dolayısıyla bundan sonra çözüm sürecinin istismarına müsaade edilmemeli. Önemli olan içeriktir, temel hak ve özgürlüklerdir. 10 yıllardır görülmeyen her türlü özgürlüğü biz sağladık. Ret, inkâr ve asimilasyon politikalarını kaldırdık bunlar kolay şeyler değildi."
Kaynak: Hürriyet, Milliyet