Erdoğan Kılıçdaroğlu’na “Aileme Dokunma!” Mesajı Yolladı mı?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim vaadleri bugün birçok gazetenin birinci sayfalarında manşet oldu. Gerçekliği tartışmalı maddeler aynı gazetelerde Türkiye’nin gelecek umutları olarak nitelendi.

Haksöz Haber

Kılıçdaroğlu, konuşmalarında sadece seçim vaatlerinden değil, aynı zamanda koalisyon görüşmelerinin gizlide kalan yönlerinden de bahsetmişti. Ancak biri vardı ki, yenilir yutulur cinsten değildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Davutoğlu üzerinden kendisinden dolaylı ya da direkt olarak “güvence” istemiş; “Aileme dokunma.” yani “Benim ve ailemin suçlarını yargıya taşıma!” mesajı vermişti. Koalisyonun da ancak bu şartlar altında kabul göreceğini, değilse gerçekleşemeyeceğini deklare etmişti. Tabî altını çizercesine “dolaylı ya da direkt olarak”.

Tam da bu noktada, “Koalisyon görüşmelerinin üzerinden onca zaman geçmesine rağmen, bu ‘vahim teklif’ neden şimdi manşetlere taşınıyordu?” sorusu önem kazanmakta. Tabî “direkt” gerçekleştiyse nasıl, “dolaylı” ise ne türden? sorularıyla birlikte. Bu gelişmeyle beraber, 1 Kasım vaatleriyle birlikte CHP’nin yeni mottosunun “Seni yargılayacağız!” olduğu açıklık kazanmakla beraber, CHP dışındaki seçmen de bu mottoyla etkilenmeye çalışılacağa benziyor. Nitekim Cumhuriyet’in manşeti ve haber içeriği de bir iddianın dillendirilmesinden ziyade, kesinlik arzeden bir durumun dışavurumu gibi sunulmakta. “Dokunmama” kelimesi de “suçun kesinliği”ni işaret etmek amacıyla seçmenin şuuraltına zerkedilen bir yanıltma-yönlendirme.

Öte yandan başta Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu olmak üzere AK Parti kurmaylarının bu çıkışa nasıl bir cevap verecekleri de merak konusu. Bu bir tezvirat ise eğer, kamuoyunun bu konuda ciddi manada bilgilendirilmesi ve Kılıçdaroğlu’na da kamuoyunu çirkin propagandalarla oyalaması ve yönlendirmesinin bir bedeli olduğunun kavratılması gerekir.

Yorum Analiz Haberleri

Sosyal medyanın aptallaştırdığı insan modeli
Dünyevileşme ve yalnızlık
Cuma hutbelerindeki prangalar kırılsın
Batı destekli spor projeleri neye hizmet ediyor?
Kemalizm’e has bu Laiklik Fransa’da bile yok!