HAKSÖZ-HABER
Putin ile Moskova’da yaptığı görüşmenin ardından kamuoyuna açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye konusunda altını çizdiği hususlarla Rusya, ABD ve Batı’ya da net mesajlar sunmuş oldu:
“Mesela, Esed giderse DAİŞ’in geleceğini düşünenler var. Niçin DAİŞ gelsin? Esed giderse halk gelir. Suriye’nin yetişmiş insanları var. Onlara zemin oluşturmak lazım. Bizim ülkemizde de Avrupa ülkelerinde de Suriye’de elini taşın altına koyabilecek yetişmiş, kaliteli insanlar var. Kimileri bu gerçeği görmek yerine ‘Esed giderse DAİŞ gelir’ demekte ısrar ediyor. Şu anda Suriye’nin yüzde 35’i DAİŞ’in kontrolünde. Esed ülkenin yüzde 15’ini kontrol edebiliyor. Şam’dan başlayıp Humus, Hama üzerinden Lazkiye’yle Akdeniz’e açılan bir butik devlet kurma peşinde.”
Erdoğan’ın sözleri Batılı güçlerin Suriye konusundaki tezlerine temelden bir itiraz içermekle birlikte; Türkiye’nin bundan sonraki süreçte de geleneksel duruşundan taviz vermeyeceğinin de işaretlerini barındırıyor.
Açıklamaların şu bölümü de manidar:
“…Esed giderse halk gelir. Suriye’nin yetişmiş insanları var. Onlara zemin oluşturmak lazım. Bizim ülkemizde de Avrupa ülkelerinde de Suriye’de elini taşın altına koyabilecek yetişmiş, kaliteli insanlar var…”
Bu sözler, Türkiye’nin Suriye’nin geleceği konusunda kadroların var olduğu, bunların oluşturulması konusunda Türkiye’nin hazırlıkları ve önerileri olduğu intibaını yansıtıyor. En azından Batılı diplomasi odaklarına bu konularda somut öneriler sunulacağı, onların da ESED ve IŞİD konusunda kendi tezlerini gözden geçirip yeni sürece odaklanmaları gerektiğini salık veriyor.
Erdoğan’ın Rusya’nın hala zihninin net olmadığı, tereddütleri olduğu konusundaki göndermelerinin bu hususları da kapsadığı açık.
“Butik devlet” vurgusu her ne kadar Esed’in niyetine gönderme yapılarak açıklansa da aslında “arkasında büyük güçler görmek istediği”, onların da Akdeniz’e dönük hedeflerinin olduğu göndermesi de Rusya’ya mesajlar iletildiği anlamına geliyor.
Erdoğan’ın sözleri, hem Suriye’nin bölünmesi konusunda Türkiye’nin durduğu yeri, hem de IŞİD bahanesiyle Rusya, ABD ve Batı’nın tezlerindeki açmazları göstermesi açısından oldukça net.
Suriye’nin yetişmiş insanları ile sahadaki Suriye muhalefetinin aynı noktalarda nasıl buluşturulacağı konusunun cevabını ise zaman gösterecek. Tabii Batılı devletlerin ve bölgesel güçlerin hâlihazırda çatışan çıkarları ve bunların hangi noktalarda paralelleşebileceklerini de.
Okuyucularını Aldatan Tezviratçının Mumu Söndü
Bu arada Erdoğan’ın sözleriyle alakalı dünkü bazı gazetelerdeki tezviratlar da bugünkü gazete haberleri ve yorumlarıyla silinip gitti. Geriye Cumhuriyet, Sözcü ve onlara eşlik eden Zaman’ın attıkları haber başlıkları ve manşetler kaldı. Tabii aynı zamanda, okurlarına uygulanan algı operasyonu. Yalan ve gerçeği gizleme; haberi eksik sunma ve manipülasyon konuları, basın tarihinin kara sayfalarına arşivlenmiş oldu!