Emperyalist Kuşatma Çabalarına Karşı İran’ın Yanındayız!

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 12 oyla kabul ettiği İran’a yaptırım kararı üzerine Özgür-Der bir açıklama ile kararı protesto edip, emperyalizmin kuşatmasına karşı İran’ın yanında yer alacaklarını belirtti.

Basın Açıklamasının Tam Metni:

EMPERYALİST KUŞATMA ÇABALARINA KARŞI İRAN'IN YANINDAYIZ!

10 Haziran 2010

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin dün yapılan oturumunda kabul edilen 1929 nolu kararı küresel emperyalizmin yeni bir saldırganlık girişimi olmuştur. Nükleer programı nedeniyle İran'a karşı yeni ve sıkılaştırılmış yaptırımlar uygulanmasına yönelik bu karar, başını ABD'nin çektiği sömürgeci güçlerin hukuk adına nasıl bir ikiyüzlülük içerisinde olduklarını ortaya koymuştur. Bu karar aynı zamanda Müslüman ve mazlum halklar sözkonusu olduğunda sömürgeci ülkelerin aralarındaki farklılıkların ve ihtilafların bir anlam ifade etmediğini, bu sözde rakip güçlerin emperyal çıkarlar etrafında rahatlıkla bir araya gelebildiklerini de bir kere daha göstermiştir.

Sahip olduğu potansiyel nükleer kapasitesi nedeniyle, İran'a nükleer silah geliştirebileceği suçlaması yönelten güçlerin tümü dişinden tırnağına kadar nükleer silahlarla donanmıştır. Bunların elebaşılığını yapan ABD tarihte ilk kez nükleer silah kullanarak Japonya'nın iki şehrinde onbinlerce insanı vahşice katletmiş bir güçtür. ABD ile birlikte diğer batılı ülkeler ve Rusya ile Çin yakın tarihte dünyanın farklı coğrafyalarında sayısız insanın ölümünden sorumlu güçler olmak yanında halen pek çok ihtilafın tarafı ve çeşitli bölgelerde işgalci güç konumunda ülkelerdir. Aynı şekilde ABD'nin hamiliğini üstlendiği İsrail isimli azgın çete sahip olduğu nükleer silahlarla tüm Ortadoğu'yu tehdit etmeyi sürdürmektedir. 

Tüm bu açık çelişkilere, hukuksuzluklara karşın emperyalist güçlerin İran'ı hedef tahtasına oturtmaları ve ellerinden gelen her şeyi yaparak İran'ı tecrit etmeye kalkışmalarının ardında yatan neden bellidir. Sorun iddia edildiği gibi İran'ın bölgeye ve komşularına yönelik bir tehdit oluşturması değil, emperyalist statükoya boyun eğmemesidir. Ve statükoya direnen tüm unsurlar gibi İran da aşamalı bir biçimde cezalandırılmaya çalışılmaktadır.

Bu ikiyüzlülüğe, zorbalığa İran'ın boyun eğmeyeceğini biliyoruz. İnanıyoruz ki İran İslam Cumhuriyeti, halkıyla devletiyle bu zorbalığa, küfür kuşatmasına karşı hakkını, hukukunu koruyacak, onuruna sahip çıkacaktır. Ve yine inanıyoruz ki, bir bütün olarak İslam Ümmeti ve dünyanın adaletten ve haktan yana tüm halkları aşamalı bir tarzda İran aleyhine geliştirilmesi planlanan kuşatma, tecrit ve saldırganlık politikalarına karşı duracak, küresel bir dayanışma içerisine gireceklerdir.

Bu çerçevede Türkiye'nin tüm baskı ve tehditlere karşın BMGK'da yapılan oylamada Brezilya ile birlikte "hayır" oyu kullanmasının da takdir edilmesi, alkışlanması gereken bir eylem olduğu açıktır. Oylamanın sonucu belli olmasına rağmen, Türkiye'nin gerek emperyalist güçlerin dayatmalarına, gerekse de içerideki "emperyalizme teslimiyet cephesi"nin yoğun ve sistematik yönlendirme çabalarına karşı dik durmayı başarması ve ilkeli bir tavırla pozisyonunu sürdürmesi halkımız adına onurlu bir tavır olmuştur.

Unutmayalım ki, Türkiye, Cumhuriyetle birlikte dış politik geleneğinde her zaman açık biçimde Batı yanlısı bir tutumun izleri görülen ve dünyanın mazlum ve mahrum halklarına karşı istikrarlı bir tarzda işbirlikçi politikalar içinde olmuş bir ülkedir. Bu arkaplan göz önünde bulundurulduğunda, Türkiye'nin son yıllarda bu geleneksel zillet geleneğinden farklılaşan bir çizgi izlemesinin, ABD ve İsrail'e eklemlenme politikalarını terk etme sinyalleri vermesinin önemi ve değeri ortadadır. Bu gelişmeden duyduğumuz memnuniyeti vurguluyor, bunun kalıcı kılınması için çabalarımızı yoğunlaştırmamız gerektiğinin altını çiziyoruz.

Rıdvan Kaya

Özgür-Der Genel Başkanı

Basın Açıklaması Haberleri

Türkiye’nin göç raporu yayınlandı
“Çocuk katliamlarına, ayrımcılık ve şiddetine dur de!”
İslami STK'lar: Gazze için meydanlara inmekten vazgeçmeyeceğiz
Ey Sisi, Gazze halkının açlık ve susuzluktan ölümünü daha ne kadar seyredeceksin?
ANFİDAP: “Sisi Gazze’deki soykırıma sessiz kalma utancından kurtulmalıdır”